Fotoğraf: HDP
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Dersim’de HDP Halklar ve İnançlar Komisyonunun Alevi Masasınca düzenlenen “Alevilere Eşit Yurttaşlık Hakkı” kampanyasının tanıtım toplantısında konuştu.
Sancar sözlerine, “Alevi toplumunun yaşadığı sorunların sayısını buradan listelemeye kalksak, bu toplantıyı sadece bu konuyla sınırlı yürütmek zorunda kalırız. Her alanda ayrımcılık ve inkar yoğun biçimde uygulanıyor” diye başladı.
Sorunun çözümünün anahtarının eşit yurttaşlık olduğunu belirten Sancar, başlatılan kampanyada Alevilerin on yıllardır yürüttükleri mücadeleden süzülen bilinci ve birikimi esas aldıklarını ifade etti.
Alevilerin taleplerinin çeşitli başlıklar altına sınıflandırılarak bir programa dönüştürüldüğünü ekledi.
“Ayrımcılık AİHM kararlarıyla da sabit”
Mithat Sancar, Alevilerin yaşadıkları sorunlara da özetle değindi:
“Alevilerin ibadethaneleri tanınmıyor. Eğitim asimilasyona göre düzenlenmiştir. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerinde hangi içeriklerin verildiği ve bunun nasıl bir ayrımcı anlayışa dayandığı sadece bizlerin sözleriyle değil AİHM’in ve AYM’nin kararları ile de sabittir.
“İbadethane ve eğitimde saygı esasına dayalı bir müfredat temel talepler arasındadır. Sadece bundan ibaret değildir taleplerimiz.
“Bu program eşit yurttaşlık hakkının hayata geçirilmesi için var olan asimilasyoncu ve inkarcı bütün uygulamaların terk edilmesi gerektirmektedir.
“Önce bunları ortadan kaldırmalı, sonraki adım olarak da bu inkarcı, asimilasyoncu, imhacı anlaşın bir daha bu topraklarda vücut bulamayacağı toplumsal yaşam ve siyasal düzeni inşa etmeliyiz. Temel hedefimiz budur.”
“Eşit yurttaşlığı anayasal güvenceye bağlamak”
HDP Eş Genel Başkanı Sancar, kampanya programına ilişkin de şunları söyledi:
“Bu programda hangi uygulamalara dair ne gibi düzenlemeler yapılması gerektiği yer alıyor.
“Programda yer almayan bir hususu da burada bulunmamız vesilesiyle sizlerle paylaşmak istiyorum. Kampanyayı Dersim'de Pir Seyit Rıza’nın memleketinde açıklamamızın elbette nedenleri var.
“Bu programı sadece bir çevre ve bölgede yaşayan Alevilere değil, Türkiye'nin dört bir yanından hangi etnik kimliğe ve dile sahip olursa olsun tüm Alevilerin hakların savunmak, eşit yurttaşlık statüsünü yasal ve anayasal güvenceye bağlayacak mücadeleyi yükseltmek için hazırladık.
Katliamlarla yüzleşme politikaları
“Açık kıyım politikalarının en ağır örneği Dersim Tertelisidir. Dün bu tertelenin yıl dönümünde anmalar yapıldı. Programımızın startını bu anmanın yıl dönümüne denk getirmemizin nedeni Alevi canların yaşadığı sorunların temelinde yatan kıyımcı zihniyetin en kara örneğinin yaşandığı tarih olmasıdır.
“Dersim de işte bu kara tarihin, bu kanlı politikaların, kıyımcı zihniyetin merkezi olarak seçilmiştir. Bir yandan eşit yurttaşlık için neler yapılması gerektiğini anlatırken öbür yandan da bir yüzleşme programının da ayrıntılı olarak hayata geçirilmesini istiyoruz.
Adalet ve hakikat
“Yüzleşme programında neler olması gerektiğini de sizler ve kamuoyu ile paylaştık. Yüzleşme önce hakikatin ortaya çıkarılmasını gerektirir. Hakikati ortaya çıkarmadan geçmişe adalet, bugüne adalet, geleceğe adalet sağlanamaz. Adalet önce hakikatin üzerine kurulacaktır.
“Nerede kaç insanımız kefensiz ve mezarsız yatıyorsa bunları tespit etmek için gerekli yöntemlerin mutlaka kurulması gerekir. Eğer hakikati ortaya çıkarabilirsek bunun üzerine adaleti inşa etmek de mümkün olacaktır.
Sadaka değil hak
“Sadaka değil hak istiyoruz. Bütün yurttaşlar için olduğu gibi Kürtler ve Alevi canlarımız için de istiyoruz. Aynı şekilde bir sinsi yöntem de lütuftur. Biz diyoruz ki, lütuf değil yasal ve anayasal güvence. Bunun yerine hak, yasal ve anayasal güvenceye bağlanan güvenceli statü istiyoruz.
“Aleviler, eşit yurttaşlık haklarına özgür yaşam talep ettiğimizde kavuşacaktır. Eşit yurttaşlık, kendilerini makbul vatandaş statüsünde görmeye meyledenleri de özgürleştirecek ve eşit yaşama kavuşacaktır.”
Kampanya broşürüne buradan ulaşabilirsiniz. (PDF)
(AS)