Fotoğraf: MA
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekilleri, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle bugün de Adalet Bakanlığı önündeydi.
Bugünkü eyleme milletvekilleri Serpil Kemalbay, Gülistan Kılıç Koçyiğit, Abdullah Koç, Feleknas Uca, Nuran İmir, Şevin Coşkun, Dilan Dirayet Taşdemir ve Erdal Aydemir katıldı.
HDP’nin aktardığına göre polis, basın mensuplarının nöbeti takip etmesine izin vermedi.
Nöbetteki vekiller adına konuşan Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir, şunları söyledi:
“AKP iktidarı üç maymunu oynuyor”
“İmralı’da uygulanan tecridin bugün toplumun her alanına nasıl ilmek ilmek işlendiğini, bugün burada basın mensuplarına izin verilmemesi açık ve net gösteriyor. Bu engelleme tutumunu kınıyoruz. Her halükarda biz halklarımıza sesimizi duyurmanın yolunu buluyoruz. Basına yönelik bu sansürü de kabul etmiyoruz.
“Biz uzun zamandır İmralı’da yürütülen tecrit rejimine karşı AKP iktidarını ve Adalet Bakanlığını hukuku uygulamaya davet ediyoruz. Kendi hukukunu, kendi anayasasını ihlal eden, kendi yasalarını tanımayan bir iktidarla karşı karşıyayız.
“Her platformda, Meclis’te tecridin sonuçlarının neler olduğunu, Türkiye siyasetine etkisinin neler olduğunu yüksek sesle dile getirdik, eleştirilerimizi paylaştık. Ama maalesef her konuda olduğu gibi İmralı tecridinde de AKP iktidarı üç maymunu oynuyor. Bakın 24 yıldır bu tecrit devam ediyor ama son 21 aydır mutlak bir iletişimsizlik hali var.
“İmralı Cezaevi hangi hukuka bağlı?”
“AKP iktidarı sorulara cevap vermiyor. Dün Meclis’te bir kez daha sorduğumuzda, AKP Grup Başkanvekili Türkiye cezaevlerinde kesinlikle tecrit uygulanmadığını söyledi.
“O zaman ya AKP halka bilinçli olarak yalan söylüyor ya da İmalı Cezaevi Türkiye sınırları içerisinde değil. Türkiye hukukunun işlediği bir yerde değil. Peki, İmralı Cezaevi hangi hukuka bağlı?
“Adalet Bakanlığına bağlı değilse burada yetki kimdedir? Sorumlu kimdir? Onu açıklasınlar. Biz biliyoruz ki bu bilinçli bir politikadır. Türkiye cezaevlerinde tecrit vardır ama İmralı Cezaevinde de mutlak tecrit, mutlak iletişimsizlik hali vardır. Biz bunu kabul etmiyoruz.
“CPT görüşme yaptı mı?”
“CPT’nin İmralı Cezaevine gittiği söylendi ama orada bir görüşme yapıldı mı, yapılmadı mı, buna yönelik bir açıklama yapılmadı. Asrın Hukuk Bürosu adaya gidildiğini ama herhangi bir görüşme yapılmadığını söylüyor. Peki, neden görüşme yapılmadı?
“Öcalan, neden CPT heyetiyle görüşmedi? Bir sorun mu var? Nasıl bir sorun var? Kaygılarımız var. Halkın kaygıları var. Türkiye’nin geleceğini düşünen demokratların, halkların bu konuda kaygısı var. Bir an önce iktidarın ve Adalet Bakanlığının bu meseleyle ilgili bir açıklama yapması gerekiyor. Ben zamana yayarım, ben oyalarım, bu mesele unutulur sanmasınlar. Bu mesele unutulmaz.
“Buradan Adalet Bakanlığına sesleniyoruz: Kendi hukukunuzu uygulayın. Anayasanızı uygulayın. Suç işlemekten vazgeçin, çünkü tecrit insanlığa karşı işlenen suçtur.” (AS)