Halkların Demokratik Kongresi (HDK), 13-14 Kasım'da İstanbul'da gerçekleştirdiği 11. Dönem 3. Genel Meclisi toplantısının sonuç bildirgesini kamuoyu ile paylaştı.
HDK, "3. yol" olarak da tarif ettikleri, demokrasi ittifakının geliştirilmesi ve güçlendirilmesinin önem kazandığını belirtti:
"Bu ittifakın yerelde, toplumsal mücadele zeminlerinde inşası seçimi aşan, kalıcı bir birliktelik yaratılması bakımından hayati önemdedir."
"İki blok arasında önemli bir farklılık görünmüyor"
Seçimlere yönelik olarak iktidar blokunun Cumhur İttifakı'nın karşısında, CHP-İYİ Parti'nin omurgasını oluşturduğu Saadet Partisi, Deva ve Gelecek Partisi'nin de katılmasıyla genişleyecek Millet İttifakı'nın yer aldığını ifade eden HDK, "Ancak bu iki blok arasında, kirli savaş, dış politika, ekonomi, üretim-paylaşım, hak ve özgürlükler gibi temel alanlarda önemli bir farklılık görünmüyor" dedi.
Suriye tezkeresine CHP'nin ve kimi muhalefet partisi milletvekillerinin "hayır" oyu kullanmasının, 3. yolun üzerinde şekilleneceği, toplumsal muhalefet zemininin etkileme kapasitesine işaret ettiğini ifade eden HDK, şöyle dedi:
"Ülke kaynaklarının sonsuz bir açgözlülükle yağmalandığı AKP iktidarı yıllarında gerçekleşen kayıpların radikal önlemlerle giderilmesi, bu amaçla halktan çalınanların geri alınması; savaş suçlarının hızla yargı önüne çıkarılması, insan hakları ihlallerinin soruşturulması ve suçluların cezalandırılması gibi konularda sonuç alınması halkın örgütlülük düzeyi ile doğrudan ilgilidir.
"Benzer şekilde, artan kadın cinayetleri ve LGBTİ+'lara yönelik nefret saldırıları, mülteci ve göçmenlerin gerek Erdoğan iktidarı gerekse diğer iktidarlar tarafından pazarlık aracı olarak kullanılması, yoksulluğun ve eşitsizliğin dayanılamayacak boyutlara gelmesi Millet İttifakının olası bir iktidarı tarafından çözülecek sorunlar olarak görülemez.
"Dolayısıyla HDK'nin tarif edici misyonunu gerçekleştirmek, halkın yerel iktidar odaklarına doğru gelişecek yerel toplumsal örgütlenmeler ağı inşa etmek amacıyla çabalarımızı yoğunlaştırmak, inisiyatif geliştirmek, planlı, perspektifli çalışmalar yapmak tarihi sorumluluğumuzdur."
"Çözülme hız kazandı"
İktidar etrafındaki çözülmelerin hız kazandığını savunan HDK, "Türkiye'de, yaşanan çoklu krizin ekonomik boyutunun yarattığı kitlesel yoksulluk ve açlığın hızla derinleştiği ve iktidarın bu konuda geçici bile olsa hiçbir çözüm üretemediği, zaten bu yönde herhangi bir isteğe sahip olmadığı açık bir gerçektir" dedi.
"COP 26 tam bir fiyasko"
HDK, Glasgow'da düzenlenen 26. BM İklim Değişikliği Konferansı'nın (COP26) tam bir "fiyasko" ile sonuçlandığını öne sürdü: "Halklar, kadınlar, LGBTİ+'lar, işçi-emekçiler lehine bir tedbir ve plan ortaya çıkmadığı gibi ekolojik krizi derinleştirmeye yönelik örtük ve açıktan pazarlıklar yapılmıştır."
Kadın ve trans+'lara yönelik şiddet
20 Kasım Nefret Suçu Mağduru Trans Bireyleri Anma Günü ve 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü'nün yaklaştığını hatırlatan HDK, kadın özgürlük mücadelesinde yaşamını yitiren tüm kadınları ve trans+'ları andığını belirterek şöyle dedi:
"Erkek şiddetine karşı kadınların temel kazanımlarından biri olan 'Kadının beyanı esastır, erkek aksini ispatlamakla yükümlüdür' ilkemize sahip çıktığımızı tekrarlıyor ve İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmeyeceğimizi bir kez daha ifade ediyoruz." (KÖ)