İstanbul 10. Özel yetkili Ağır Ceza Mahkemesi, gazeteci Cihan Hayırsevener cinayetiyle ilgili örgütlü suç dosyasını esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için Cumhuriyet savcısı Hüseyin Kaplan’a sundu.
Tutuklu yargılanan, cinayetin azmettiricisi olduğu iddia edilen İhsan Kuruoğlu, cinayetten yargılanan Serkan Erakkuş ve tetikçi zanlısıyla birlikte hareket etmekle suçlanan şoför Kerem Yılmaz de, 26 Şubat’ta gerçekleşen davanın yedinci duruşmasında hazır bulundular.
"Güney Marmara'da Yaşam"gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Cihan Hayırsevener, ihaleye fesat karıştırmak iddiasıyla Kuruoğlu Ailesi ve bazı belediye yetkililerini hedef alan polis operasyonuna yazılarıyla destek verdikten iki ay sonra, Bandırma merkezinde 18 Aralık 2009'da uğradığı silahlı saldırıda yaşamını yitirmişti.
Hakim tanığı azarladı
Duruşma başlangıcında Mahkeme başkanı hakim Ömer Diken, Erakkuş’la bağlantısı olabileceği veya cinayeti aydınlatacak bilgilere sahip olabilecekleri ihtimaliyle dinlenmeleri istenen Tuncay Karaman, Samet Şıvgın, Yıldırım Gömeç ve Ayten Şıvgın’ın Bandırma Ağır Ceza Mahkemesi’nde tanık sıfatıyla ifadelerinin alındığını açıkladı.
Samet Şıvgın’ın Bandırma’da ifade verdiğini ancak kendilerinin ifade verilirken hazır bulunamadıklarını ifade eden bir sanık avukatı, Samet Şıvgın’ın duruşma salonunun dışında beklediğini, dört sayfalık dilekçe de sunduğunu belirterek mahkemece yeniden dinlenmesini talep etti.
Samet Şıvgın’ı duruşma salonuna davet eden Diken, Erakkuş, “cinayetten hemen önce alkol almıştı. Beni aradı, çok sinirliydi. Beni arabayla aldı, cinayetin olduğu yere yakın bir yerde beni arabadan indirdi. Uzaklaştığımda birkaç el silah sesi geldi” şeklinde bir ifade verdi.
Sinirlenen mahkeme başkanı, Şıvgın’ı davanın esasını saptırmaya yönelik yalan beyanda bulunduğunu belirterek azarladı. Diken, tanıktan gelecek duruşmaya kimliğiyle birlikte gelmesini istedi.
Küçük: Üç yıldır delil sunamadılar
Hayırsevener Ailesi’nin avukatı Gökhan Küçük ise, davanın manipüle edilmeye çalışıldığının çok açık olduğunu ifade ederek, cinayetin üzerinden üç yıl geçmesine karşın sanıkların ve vekillerinin mahkemeye aksi yönde delil sunamadıklarını kaydetti. Avukat, daha fazla zaman yitirilmemesi amacıyla esas hakkındaki mütalaa hazırlığı için dosyanın iddia makamına sunulmasını istedi. Mahkemenin kararı da bu yönde oldu.
Tutuklu İhsan Kuruoğlu’nun avukatı da, müvekkilinin geçmişte iki kez kalp ameliyatı geçirdiğini ve şeker hastası olduğunu ifade ederek, adli kontrol uygulanarak tahliye edilmesini talep etti. Ancak mahkeme, “kuvvetli suç şüphesi” olduğu gerekçesiyle üç tutuklunun tahliye edilmesi yönündeki talepleri reddetti.
Dosya kapsamında daha önce dinlenen gizli tanık, Erakkuş’u Hayırsevener’e ateş eden kişi olarak teşhis etmiş, cinayetin “15-20 santimetre mesafeden” işlendiğini belirtmişti. Davanın görülmesine 30 Nisan’da devam edilecek.
Yargıtay: Dosya örgüt suç kapsamına girer
Yargıtay 5. Ceza Dairesi, Bandırma Ağır Ceza Mahkemesi ile İstanbul özel yetkili 10. Ağır Ceza Mahkemesi arasındaki görev itilafına son vererek cinayetin ihaleye fesat karıştırma fiilinin bir devamı olarak işlendiğine ve bu sebeple dosyanın örgütlü suç kapsamında İstanbul’da ele alınacağına kanaat getirmişti. 26 Mayıs 2011'de İstanbul özel yetkili 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlayan yargılama yaklaşık iki yıldır sürüyor. (EÖ)