'Hayata Dönüş' ismi verilen ve 20 cezaevinde eşzamanlı başlatılan operasyonun dün 4. yıldönümüydü. Cezaevlerinde 6'sı kadın, 32 kişinin ölümüyle, 600'den fazla mahkumun yaralanması ile sonlanan operasyonlar dün Bayrampaşa Cezaevi, İstiklal Caddesi ve Kadıköy'de düzenlenen eylem ve mitinglerle protesto edildi.
Bayrampaşa Cezaevi önünde aralarında İnsan Hakları Derneği, (İHD) Demokratik Halk Partisi (DEHAP) ve Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Dayanışma Derneği'nin (TAYAD) de bulunduğu gruplarca düzenlenen protesto eyleminden sloganlar ve ağıtlar yükselirken, İstiklal Caddesi'ndeki eylemde gözaltılar vardı.
Devrimci Tutsak Aileleri Komitesi tarafından düzenlenen protesto gösterisinde 17 kişi gözaltına alındı. Öte yandan başta Ankara olmak üzere, "hayata dönüş" operasyonu yurdun her yanında yapılan irili ufaklı eylemlerle protesto edildi.
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şube Sekreteri Gülsen Yoleri operasyonun tamamen insanlık dışı olduğunu vurguladı. Yoleri, "30'u tutuklu, 2'si asker 32 insan için zamanın durduğu, binlerce hükümlü için F tipi cezaevlerine sevkin tarihidir. Türkiye cezaevi tarihinde tecrit ve izolasyonun bütünsel bir cezalandırma yönteminin uygulanma tarihidir" diye konuştu. Yoleri, "Ceza infaz yasası tutuklu ve hükümlülerin insan hakları açısından kabul edilemez. Bu yasa, F tipi cezaevlerindeki tecrit ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yönündeki uygulamalar aynen korunuyor" şeklinde konuştu.
İHD'liler bir protesto eylemi de Ankara'da gerçekleştirdi. İHD Genel Başkanı Yusuf Alataş, operasyonların sorumlularının yargılanmasını, siyasileri de kapsayan genel af çıkarılmasını ve cezaevlerindeki tecrit koşullarının kaldırılmasını istedi.
İHD'nin İstanbul'daki açıklamasından sonra TAYAD'lılar ve operasyonu yaşayan birçok mahkum "Katliamcılar yargılansın, hesap sorulsun" sloganı atarak Bayrampaşa Cezaevi önüne yürüdü. Burada bir konuşma yapan Bayrampaşa Cezaevi'nde operasyonu yaşayan Hakkı Akçan, diri diri ölüme gönderildiklerini belirtti. Akçan, "Baskılara karşı direnen ölüm orucu direnişçilerini hayata döndürmeye gelenler hayatı söndürdü. Bütün kiremitler üzerimize atıldı, öyleki kırmızı çatı bir anda bembeyaz oldu. Her yerden bombalar atılıyordu. Arkadaşlarımızın parçalanan beyinleri avuçlarımıza döküldü. Operasyondan sonra işkencelerle hapishaneye konulduk. Ardından ölüm yuvası F tipi cezaevlerine sevk edildik. Hakkımızda açılan birçok davadan hala yargılanıyoruz. Katledenler değil katledilen bizler yargılandık" dedi. Operasyonda hayatını kaybedenlerin aileleri göz yaşlarını tutamayıp, "Çocuklarımızı diri diri yaktılar" diye haykırdılar.
DEHAP'lılar adına konuşan Av. Asiye Ülker ise, operasyonun devlet tezgahı olduğunu kaydetti.
17 gözaltı
Bu arada Galatasaray Lisesi önünde bir basın açıklaması yapan ve yürüyüş yapmak isteyen Devrimci Tutsak Aileleri Komiteleri'ne (DETAK) üye 17 kişi, coplu, biber gazlı müdahale sonucunda karga tulumba göz altına alındı.
Haftalık olarak yayınlanan Atılım Gazetesi muhabiri Hüsniye Seçgin'in de gözaltına alındığı olayda yoldan geçmekte olan vatandaşlardan bazıları da gazdan etkilendi.
Polis müdahalesinin ardından Galatasaray Lisesi'nin önü bu kez de Demokratik Haklar Platformu'nun (DHP) eylemine tanık oldu. 100 kişilik grup bayrak ve pankartlar eşliğinde yaptıkları basın açıklamasında, AKP Hükümeti'ni ve Yeni Ceza İnfaz Yasası'na yönelik eleştirilerini dile getirdi. Grup olaysız dağıldı.
Kadıköy'de protesto
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi önünde toplanan bir grup, marşlar ve sloganlar eşliğinde Kadıköy İskele Meydanı'na kadar yürüdü. Polisin kontrolünde yürüyüşü tamamlayarak meydana ulaşan grup, davullar eşliğinde slogan atmayı sürdürdü. Atılım ve Partizan dergilerinin de bulunduğu 10 yakın oluşumun kurduğu Tecrit ve İnfaz Yasası Karşıtı Birlik, Kadıköy İskele Meydanı'nda yaptığı mitingle 19 Aralık operasyonlarını kınadı. Haydarpaşa Numune Hastanesi önünde toplanarak Kadıköy İskele Meydanı'na yürüyen grup yol boyu marşlar söyledi.
Meydanda Çağdaş Hukukçular Derneği sözcüsü ve 19 Aralık operasyonları sırasında Bursa E Tipi Cezaevinde bulunan ölüm orucu eylemcisi Yusuf Can bir konuşma yaptı. Can, cezaevinde yaşadıkları operasyonda bir çok mahkumun öldürüldüğünü hatırlatarak, "Bizler inandığımız şeyler için canımızı vermeyi sürdüreceğiz" dedi.
Sivas
Sivas'ta "Özgür Gençlik ve Ekim Gençliği" adlı 12 kişilik grup, Hükümet Meydanı'nda Selçuk Çay Bahçesi önünde toplanarak, 2000 yılında cezaevlerine yönelik gerçekleştirilen 'Hayata Dönüş Operasyonu'nun yıldönümü nedeniyle protesto gösterisi yaptı.
Van
Ezilenlerin Sosyalist Platformu (ESP), 19 Aralık 2000'de zindanlardaki iradeyi teslim alamayan devletin, cezaevlerinde yaptığı katliamın ardından şimdi de Yeni İnfaz Yasası'yla tutsakları teslim almaya çalıştığını iddia etti.
Trabzon
İnsan Hakları Derneği (İHD) Trabzon Şubesi Başkanı Gültekin Yücesan, TBMM'de yeni kabul edilen Ceza İnfaz Kanunu'nun tutuklu ve hükümlülerin insan hakları açısından kabul edilemez bir yasa olduğunu söyledi.
İzmir
İzmir Buca Cezaevi önünde toplanan İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Çağdaş Hukukçular Derneği üyeleri, yıldönümünde operasyonu protesto etti.
Cezaevi önünde toplanan grup adına açıklamalarda bulunan İHD İzmir Şube Başkanı Mustafa Rollas, 19 Aralık 2000'de 20 cezaevinde birden düzenlenen operasyonlarda, ikisi asker 32 kişinin hayatını kaybettiğini hatırlattı. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) kabul edilen yeni Ceza ve İnfaz Kanunu'nun tutuklu ve hükümlüler için kabul edilemez olduğunu belirten Rollas, "İHD, ceza infaz sisteminin içeridekilerin insan onuru ve saygınlığının korunması, özgürlük alanlarının çoğaltılması ve kendini gerçekleştirme olanaklarının oluşturulması temelinde şekillendirilmesini savunuyor." dedi. Grup daha sonra sessizce dağıldı.
* Helin ŞAHİN, Volkan ŞAHİN, Ulaş TOSUN'un (Yurt Haberler) 20 Aralık 2004 tarihli Birgün Gazetesi'ndeki haberi