İstanbul Modern Sinema, Türk sinemasından yeni filmleri bir araya getirdiği “Biz de Varız!” programının dokuzuncusunu 17- 30 Aralık tarihleri arasında çevrimiçi ve ücretsiz olarak takipçilerine ile paylaşıyor.
“Biz de Varız!” programında, birçok festivalde gösterime girmiş ve ödül almış yeni yapımlar bulunuyor. Etkinlikte gösterimlerin yanı sıra filmlerin yönetmen ve oyuncularıyla da kısa söyleşiler düzenleniyor.
Kaos GL'nin haberine göre, programın belgesel seçkisinde ilk gösterimini 57. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin Ulusal Belgesel Film Yarışması’nda yapan ve yönetmenliğini Metin Akdemir’in gerçekleştirdiği “Hayalimdeki Sahneler” filmi 23 – 25 Aralık tarihlerinde yayında olacak. Filmi izlemek için kayıt formu 23 Aralık, saat 19.00'da İstanbul Modern’in internet sitesi üzerinden yayınlanacak. Film çevrimiçi ve ücretsiz olarak erişime açılacak.
24 Aralık’ta ise film ekibinin katılımı ile bir söyleşi gerçekleştirilecek. İstanbul Modern’in YouTube sayfası üzerinden izlenebilecek söyleşi saat 21.00’de başlayacak.
Hayalimdeki Sahneler
Metin Akdemir, yönetmen, Atıf Yılmaz’ın Dul Bir Kadın (1985), Kadının Adı Yok (1987) ve Yavuz Özkan’ın İki Kadın (1992) filmlerindeki kadın karakterlerin ilişkilerinde örtük bir kuir ihtimali barındırdığına inancı ile araştırmalara başlayarak bir belgesel çeker.
Film davet ettiği filmlerin oyuncuları ve sinema yazarlarıyla bu olasılığı tartışırken, öte yandan o filmlere kendi hayaline uygun yeni aşk sahneleri çeker ve filmleri öyle tamamlar. 1980’lerde güçlenmeye başlayan kadın karakterlerine kuir gözlükle bakarak Yeşilçam’ın o dönemki cinsel politikasını sorgulayan Hayalimdeki Sahneler, sinemanın hayal perdesinde de yeni bir olasılık kurguluyor.
"Ulaşabildiklerimle görüştüm"
Akdemir filmi, bianet’ten Ege Öztokat’a şöyle anlatmıştı:
"Ben filmin ismini ilk “Çekil(e)meyen Sahneler” koymuştum. Oradaki amacım “Bu yönetmenler çekmedi, ben çekiyorum” demek değildi, “Bu sahneler neden böyle çekildi?” diye sorgulamaktı. Ama kurduğum metafor, kelime oyunu röportaj yaptığım insanlara geçmedi. O yüzden projeyi daha kişisel bir yere alarak Hayalimdeki Sahneler’e dönüştürdüm.
"Röportaj yaptığım akademisyenlerin üçü de önceden kafamda olan insanlardı, üçüyle de görüşebildim. Zaten Özlem Güçlü’nün Cinsellik Muamması kitabındaki makalesi bana çok yol göstermiştir. Umut Tümay’ın kitaplarına çok hayrandım, Engin Ertan’ın iyi bir film kritik insanı olduğunu düşünüyordum.
"Farklı sebeplerle görüşemediğim oyuncular oldu, görüşebildiklerime ulaşmak da çok zordu – zaten proje çok zordu. Süreçte yapımcımı (Boysan Yakar) kaybettim, kazandığımız paranın başına bir şeyler geldi... Ama bir şekilde aşacağımıza inandım, ulaşabildiğim insanlarla görüştüm." (EMK)