Gül " Önerinin ana fikri Kıbrıs'ta iki tarafa yönelik kısıtlamaların kaldırılması, taraflar arasındaki farklılıkların azaltılması suretiyle sosyo-ekonomik kalkınmanın teşviki ve özlü kazanımlar sağlanması" dedi.
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Uluslar arası İlişkiler Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mehmet Hasgüler, "Geç kalınmış bir plan. Her şeyden önemlisi iki tarafı da mutlu edecek yeterlikte değil" yorumunu yaptı.
Hasgüler: Ortada çözüm yok
Türkiye'nin yaklaşımını "Avrupa istiyor" olarak değerlendiren Hasgüler, "Oysaki amaç Avrupa'ya Amerika'ya sempatik gözükmek değil, Kıbrıs'a iki taraflı doğru çözüme ulaşmak olmalı. Gösteriye gerek yok" dedi.
Hasgüler'e göre eylem planından özellikle Kıbrıslı Rumların yarar sağlaması mümkün değil.
24 Nisan 2004 tarihli referandumda Kofi Annan'ın Planının Rumlar tarafından reddedilmesini ve Türkler tarafından kabul edilmesini hatırlatan Hasgüler "Türkler o zaman da Avrupa tarafından sempati topladı. Ancak ortada değişen hiçbir şey yok " dedi.
Tasos Papadapulos ile Mehmet Ali Talat'ın yaklaşımlarını ise "İngiltere ile görüşebilmek için rekabetçi bir tavır izliyorlar ancak göz ardı edilen nokta, Kıbrıs'a uygulanan izolasyon anlaşmalarının altında İngiltere'nin de imzasının olmasıdır" dedi ve İngiltere'den çözüm beklemenin hayal olduğunu savundu:
"Irak için izlediği politikalardan anlıyoruz ki, İngiltere Kıbrıs'a barış getiremez."
Hasgüler ayrıca "Asil Nadir ve onun sömürge memurluğunu yapan Rauf Denktaş'ın Kıbrıslılar adına ders alınacak örneklerdir" yorumunda bulundu.
Kuzey Kıbrıs'ın Ortadoğu'ya; Güney Kıbrıs'ın da Avrupa'ya dönükleştirilmesi çabasının devam ettiğini savunan Hasgüler'in öngörüsüne göre, yakın zamanda barışa yönelik çözüm oluşturmak zor.
Gül: Rumlar samimiyet testinden geçecek
Dışişleri Bakanı Gül limanların karşılıklı olarak açılmasının iki tarafın Avrupa Birliği (AB) ile bütünleşmesine hizmet edeceğini belirtti.
AB'nin limanlara dair baskıyı artıracağı konusundaysa, "AB ayrı, kronik sorunun çözümü ayrı. Bu işin Birleşmiş Milletler'in (BM) himayesinde olduğunu bilinçle söyledim. Türkiye, 17 Aralık kararlarını uyguladı. Bunun zamanlaması vardır. Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) gider, Meclis'in kararına biz hükümet olarak bir şey diyemeyiz" dedi.
Önerilerin BM raporları ve AB ilkelerine uygun olduğunu anlatan Gül, 'Rumlar öneriyi kabul etmezse limanlar ne olacak' sorusuna, "Limanları tek taraflı açmayacağımızı herkes biliyor. Karşı taraf üzerine düşeni yapmazsa yapılacak bir şey yoktur" açıklamasında bulundu .
Brok: Öneri yeni bir şey getirmiyor
Avrupa Parlamentosu (AP) Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Elmar Brok ise Türkiye'nin getirdiği önerinin yeni bir nokta barındırmadığını ifade ederek " Türkiye köşeye sıkıştı. 2006'da Türkiye'nin Ek Protokolü uygulamaya geçirmesi gerekiyor" dedi.
Papadapulos: Yeniden ısıtılmış yemek gibi
Güney Kıbrıs Yönetimi ise öneriyi "yeniden ısıtılmış yemek" olarak yorumladı. Papadapulos planda "yeni bir şey yok" diyerek öneriyi geri çevirdi.
10 maddelik eylem planı
* Türkiye'nin deniz limanlarının Rum gemilerine açılması.
* Rum uçaklarının Türk hava sahası ve havaalanlarını kullanması.
* Mağusa, Girne ve Gemikonağı dahil, Kuzey Kıbrıs'taki limanların uluslararası dolaşıma açılması.
* Ercan Havaalanı'nın doğrudan uçuşlara açılması.
* Kuzey Kıbrıs'ın AB Gümrük Birliği'ne pratik açıdan katılması. Adada iki taraf ve dünyanın geri kalanı ile engelsiz ticaret yapılması.
* Kıbrıs Türklerinin uluslararası sportif, kültürel ve sosyal alanlarda faaliyetlere serbestçe katılabilmesi.
* Mutabık kalınacak bir takvim çerçevesinde bir bütün olarak uygulanacak eylem planına nihai şeklini vermek amacıyla, BM Genel Sekreteri'nin himayesinde ve Türkiye, Yunanistan, Kıbrıs Türk tarafı ve Kıbrıs Rum tarafının katılımıyla en geç Mayıs/Haziran 2006'ya dek bir üst düzey toplantı yapılması.
* Plan ve toplantının sonucunun Annan tarafından BM Güvenlik Konseyi'ne sunulması; BM Genel Sekreteri'nin ayrıca, gelişmeleri Konsey'e rapor etmek amacıyla, planın uygulanmasını sürekli gözetim altında tutacak bir mekanizma kurulması hususunu değerlendirmesi.
* BM ve Avrupa Komisyonu'nun Kıbrıs Türk tarafına sağlayacağı destek, önerilen tedbirlerin uygulanmasını kolaylaştırmaya yardımcı olacaktır.
* Eylem planı tarafların hukuki ve siyasi pozisyonlarına halel getirmeyecektir. Plan, adada kapsamlı çözüm perspektifinden, gerçek işbirliği ve karşılıklı güven yaratmayı amaçlamaktadır.(EZÖ/AD)