Gözaltında Cinsel Taciz ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Projesi, yaklaşan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesinde, taleplerini hatırlatıyor ve sayısal bir döküm sunuyor.
4.5 yıldan bu yana çalışmalarını sürdüren Proje'ye Türkiye'den 147, Almanya'dan 3 olmak üzere, toplam 150 başvuru oldu.
" Başvuruların 49'u tecavüze uğrayan mağdurlardandı. Tecavüze uğrayan iki kadın sonradan intihar etti, bir kadın işkence sonucu öldürüldü. 14 yaşındaki bir kız tecavüze uğradıktan sonra akrabaları tarafından "namus temizleme" gerekçesiyle öldürüldü. Bir kadın işkencenin uzun vadeli etkisi sonucunda, Aralık 1999'da öldü."
Davaların sayısı 80. 25 dava Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde (AİHM), 13 dava ise ceza mahkemelerinde devam ediyor. Yargıtay'daki iki davadan biri AİHM'de Türkiye aleyhine sonuçlandı.
Proje açıklamasından satır başları şöyle;
* Türk Ceza Kanununda cinsel taciz hala suç olarak tanımlanmıyor. Tecavüz suçunun ise tanımı çok yetersiz.
* Cinsel işkencenin belgelenmesinde hala "resmi bilirkişilik kurumu" olan Adli Tıp tek belirleyici merkez durumunda. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına rağmen, "bağımsız hekim raporları"yeterli delil olarak kabul edilmiyor.
Türkiye protokolü imzalamıyor
* Türkiye kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi sözleşmesine ek, ihtiyari protokolü imzalamıyor.
* Oysa, bu protokolün imzalanması, şiddete uğrayan, hakları ihlal edilen kadınlara, "Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Komitesi"ne başvuru imkanı sağlayacak.
* Başvuran mağdurlardan biri zorla fuhuştan, ikisi kaçırıldıktan sonra tacizden, 98'i ise cinsel tacizden şikayetçiydi.
En genci 10 yaşında...
* Başvuranlardan 5 kadın, işkence sonucu bebeklerini düşürdü. 5 kadın 3-10 yaş arası çocukları ile birlikte işkenceye maruz kaldılar. 3 kadın tecavüze uğradıktan sonra hamile kaldı. Bebeklerden biri yaşıyor, bir bebek aldırıldı, bir bebek ise ölü doğdu.
* Başvuru sahiplerinin en genci 10, en yaşlısı 67 yaşında. 21'i ise reşit değil.
Kadınlar korkuyor, hukuki yardım istemiyor...
* Söz konusu suçların, mağdurlarının ifadesine göre, faillerinden 111'i polis, 32'si jandarma ve asker, 3'ü Özel Tim görevlisi, 6'sı korucu, 9'u infaz koruma memuru ve 2'si itirafçı.
* Kadınlardan 114'ü Kürt, 30'u Türk, 4'ü Roman, biri Alman ve biri Bulgar.
* Merkeze başvuran kadınlardan 32'si korktuğu için hukuki işlem istemedi. 9 kadın ise dava devam ederken vazgeçti.
* Kadınların başvurusu üzerine açılan davaların sayısı 80. 25 dava Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde (AİHM) devam ediyor. 13 dava ise ceza mahkemelerinde.
* Yargıtay'da iki dava sonuçlanmayı bekliyor. Bu davalardan biri AİHM'de Türkiye aleyhine sonuçlandı.
* Halen savcılıkta 37 dava var. 2 davada takipsizlik kararına itiraz olumlu sonuçlandı, davalar yeniden savcılığa döndü.
* Yaptıkları suç duyurusu sonrasında ağır baskıya maruz kaldıkları için 8 kadın, Türkiye içerisinde yaşadıkları yeri terk etmek zorunda kaldı. 15 kadın korkutma, tekrar gözaltına alınma ve işkenceye maruz kaldı. 7 kadının suç duyurusundan sonra ise mağdura karşı dava açıldı.(ÇM)
* Gözaltında Cinsel Taciz ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Projesi
Kuloğlu Mahallesi, Turnacıbaşı Sokak. Fikret Tüner İşhanı. No: 55/57
Beyoğlu-İstanbul
Telefon: 0212 245 4593