Haberin İngilizcesi için tıklayın
Hak ve meslek örgütleri, Gezi davasında tutuklu yargılanan Osman Kavala ile Yiğit Aksakoğlu’nun serbest bırakılması gerektiğini açıkladı.
Açıklamada imzası olan 19 örgüt ve baro şöyle: 27. İstanbul LGBTİ+Onur Haftası Komitesi, Ankara Barosu, Article 19, Civil Rights Defenders, Eşit Haklar İçin İzleme Derneği, Diyarbakır Barosu, Hak İnisiyatifi Derneği, Hak ve Adalet Platformu, Hakikat Adalet Hafıza Merkezi, İnsan Hakları Derneği, İzmir Barosu, Kaos GL Derneği, Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği, Yurttaşlık Derneği, Sınır Tanımayan Gazeteciler, Sosyal Politikalar, Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği, P24 Bağımsız Gazetecilik Platformu, Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Uluslararası Af Örgütü.
Mahkemenin 4 Mart’ta kabul ettiği iddianame uyarınca 16 kişi, 2013’teki Gezi direnişini “yönlendirdikleri” iddiasıyla “hükümeti ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını engellemeye teşebbüs” ile suçlanıyor.
TIKLAYIN - Osman Kavala ve 15 Hak Savunucusu İçin Ağırlaştırılmış Müebbet Talebi
“Tutuklulukları artık bir cezaya dönüştü”
Örgütlerin ortak açıklaması şöyle:
“16 ayı geçen bir süredir keyfi bir şekilde Silivri cezaevinde tutulan Osman Kavala ve neredeyse dört aydır aynı cezaevinde bulunan Yiğit Aksakoğlu’nun tutuklulukları artık bir cezaya dönüştü.
“Her ikisinin de hala özgürlüklerinden mahrum bırakılmaları, uluslararası insan hakları hukuk ve standartları altında açıklanamayacak bir durum.
“İddianamenin kabulü, mahkemenin toplanan delilleri kovuşturmayı başlatmak için somut ve yeterli olarak değerlendirdiğini gösteriyor. Bu durumda, zaten dayanaktan yoksun olan tutukluluklarının sürmesi yapılanın keyfiliğini iyice ifşa ediyor.
“Zira 2013 yılında gerçekleşip tamamlanan Gezi olaylarına ilişkin delillerin 2019 yılında yok edilmesi veya değiştirilmesi söz konusu değildir.
“Kamuoyu tarafından tanınan hak savunucularının tutuklu yargılanmalarını gerektiren hiçbir mantıklı açıklama yoktur.
“Sivil toplum üzerindeki yoğun baskı sona ermeli ve Türkiye’nin de taraf olduğu insan hakları sözleşmelerine uygun bir hukuk sistemi yeniden tesis edilmeli.”
Ne olmuştu?
6 Kasım 2018’de düzenlenen operasyonla akademisyenler Prof. Dr. Betül Tanbay ve Prof. Dr. Turgut Tarhanlı, Anadolu Kültür’ün Yönetim Kurulu Başkanvekili Yiğit Ekmekçi, Yönetim Kurulu Üyesi Ali Hakan Altınay, Genel Koordinatörü Asena Günal ve film yapımcısı Çiğdem Mater ile Meltem Aslan, sivil toplum çalışanları Yiğit Aksakoğlu, Filiz Telek, Bora Sarı, Yusuf Cıvır, Ayşegül Güzel, Hande Özhabeş gözaltına alındı.
12 kişi ifadelerinin ardından serbest bırakılırken, İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde sivil toplum çalışmaları yapan Yiğit Aksakoğlu tutuklandı.
Anadolu Kültür Yönetim Kurulu Başkanı, iş insanı Osman Kavala da aynı soruşturma kapsamında 1 Kasım 2017’den beri tutuklu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmada Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi yöneticilerinden ve Taksim Dayanışması’ndan Mücella Yapıcı ve avukat Can Atalay ile şehir plancısı Tayfun Kahraman, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Parti Meclis Üyesi Ahmet Saymadi ve Haluk Ağabeyoğlu İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde 28-30 Kasım 2018 tarihlerinde ifade verdi.
657 sayfalık iddianame 20 Şubat’ta hazırlandı ve 30. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.
16 şüphelinin bulunduğu iddianamede, tüm isimlere “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme (TCK 312/2)” suçlaması yöneltildi.
İddianamede bulunan 16 kişi şöyle: Osman Kavala, Yiğit Aksakoğlu, Ali Hakan Altınay, Mücella Yapıcı, Ayşe Pınar Alabora, Can Dündar, Çiğdem Mater, Gökçe Yılmaz, Handan Meltem Arıkan, Hanzade Hikmet Germiyanoğlu, İnanç Ekmekçi, Mehmet Ali Alabora, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi.
Diğer suçlamalar ise şöyle sıralandı: Mala zarar verme, nitelikli mala zarar verme, Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirilmesi, İbadethanelere ve mezarlıklara zarar verme, 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar Hakkında Kanuna muhalefet, Nitelikli yağma (TCK 149), Nitelikli yaralama (TCK 86), 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'nuna muhalefet.
Haklarında suçlama yapılan kişilerin Gezi direnişi eylemlerine 2011’den itibaren hazırlık yaptıkları ve 16 kişinin “tepe yönetim” oldukları iddia ediliyor.
İddianame 4 Kasım’da kabul edildi. İlk duruşma, Silivri’de 24 Haziran 2019’da görülecek.
Kavala’nın AİHM’deki başvurusu halen sonuçlanmazken Aksakoğlu’nun avukatları da Anayasa Mahkemesine başvurdu.
TIKLAYIN - Gözaltına Alınan Hak Savunucuları Kimdir?
(AS)