Güney dergisinde bir PKK militanının anlatımlarını da içeren öykü ve bir karikatür nedeniyle hakkında "PKK propagandası yapmak"tan iddianame düzenlenen sorumlu müdür Aziz Özer'in davası ile ilgili Cumhuriyet savcısı mütalaa hazırlayacak.
Özer, derginin Ocak-Şubat-Mart dönemine ait 51. sayıda yer Mehmet Söğüt'in "İnanılmaz Bir Direnişin 3 Günlük Hikayesi" başlıklı öyküsü ve Meray Ülgen'in "Hakim" başlıklı kısa film öyküsü nedeniyle bugün İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısındaydı.
Dava sona yaklaştı bile!
Duruşmada, İstanbul Cumhuriyet savcısı Hakan Karaali'nin 11 Mayıs'ta Terörle Mücadele Yasası'nın (TMY) 7/2 maddesinden dava açtığı ve 7,5 yıl hapsini istediği Özer'in yanında sadece Güney dergisi çalışanı Çetin Desde vardı.
Kimlik tespiti yapıldıktan sonra savunması kayda geçirilen Özer, yazı ve karikatürde herhangi bir suç unsuru bulmadığı için basın özgürlüğü çerçevesinde içeriklere dergi sayfalarında yer verdiğini söyledi.
17 Şubat 2011'e kaldı
Mahkeme, esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için dosyayı Cumhuriyet savcısına tevdiine karar verdi. Yargılama "yoğun yargılama takvimi" nedeniyle 17 Şubat 2011'e kaldı.
"Niyazi Şehit" karikatürü de davalık
21 Ocak'ta çıkan derginin 24. sayfasında çıkan "İnanılmaz bir direnişin üç günlük hikayesi" başlıklı yazıda güvenlik güçleri ile girdiği silahlı çatışmada yaralanan bir örgüt mensubunun gözünden çatışma sürecinin anlatılıyordu.
"Askerler karşıki tepeden aşağıya doğru inmeye başladılar, bir önceki grup gelen askerleri karşılayacak... düşmanları fazla yaklaşmasın diye Hamit ilk atışı yaptı. Peş peşe mermiler atıldı. Gerillalar kafalarını bile kaldıramıyorlardı... kaldıkları yer gerilla için ölüm demekti, ne arkasına sığınabilecekleri bir kaya, ne de onları gizleyebilecek ağaçlar vardı... Hamit' in yanındaki gerilla kafasından aldığı kurşunla can verdi. Hamit can havli ile önüne geleni vuruyordu... intihar etmek için silahını kafasına dayadı. Düşmanlarına sağ yakalanmaktansa ölmeyi tercih ederdi... partime layık olabilmek için ne gerekiyorsa onu yaptım, aç kalırım, susuz kalırım, acıdan çıldıracak gibi olurum, ama teslimiyete meydan vermem... Teybi hala açıktı.
"...Onların zulümlerine tanık oldukça içimdeki mücadele azmi daha da bilendi... umarım gelir beni burada ölü ya da diri bulursunuz, çünkü cenazemin düşman tarafından ele geçmesini istemiyorum..."
Derginin 98. sayfasında çıkan karikatürde de üzerinde ay yıldız bulunan mezar taşlarına "Niyazi Şehit" ibaresinin konulması da PKK ile girdikleri çatışmalarda ölen güvenlik görevlilerinin "bir hiç uğruna öldükleri imasında bulunulması", "cebir ve şiddetin övülmesi" ve "PKK propagandası yapılması" olarak değerlendirildi. (EÖ)