"Namus/töre" bahanesiyle öldürülen Güldünya Tören'in davasında Yargıtay'ın iki üyesi, yeğenlerin işlediği cinayette payı olduğunu gerekçesiyle daha önce beraat eden amcanın da cezalandırılmasını istedi.
Van Kadın Derneği'nden (VAKAD) Zozan Özgökçe, Van'da yine "namus/töre" bahanesiyle öldürülen Naile Erdaş cinayeti davasında çıkan kararı örnek gösteriyor:
"Erdaş kararı emsal olsun"
Tecavüz sonucu hamile kaldığı için öldürülen 16 yaşındaki Erdaş'ın ölüm emrini veren beş aile üyesi müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. Van'da görülen dava, Erdaş'ın ölümünden yaklaşık iki buçuk yıl sonra karara bağlanmıştı.
Özgökçe "Güldünya cinayeti davasının hâlâ karara bağlanamamış olması kabul edilemez. Niye bu kadar uzun sürdü?" diye soruyor ve aile üyelerinin tümümün cezalandırılmasını talep ediyor.
"Namus/töre bahaneli cinayetlerin önüne geçilmesinde hukuk süreci çok önemli. Suç işleyenlerle aynı oranda suça azmettirenler de suçlu görülüp aynı şekilde cezalandırılmalı ki namus/töre bahaneli cinayetlerde 'toplum' onayı ortadan kalksın. Aile boyu ceza verilmesi caydırıcılık açısından gerekli."
Güldünya öldürüleli beş yıl oluyor
Güldünya Tören, 2004'te teyzesinin kızının kocası tarafından hamile kaldığı için İstanbul'da erkek kardeşleri tarafından vurularak öldürüldüğünde 22 yaşındaydı. Kardeşleri İrfan Tören müebbet, Ferit Tören 23 yıl hapis cezasına çarptırıldı fakat indirimden yararlandılar.
Sadece Güldünya'nın kardeşlerinin cezalandırılmasına karşı çıkan Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi'nin 5 üyesinden ikisi, beraat eden Mehmet Tören'in de ömür boyu hapse mahkûm edilmesini istedi.
Yargıtay'da 2'ye 3 oy çokluğuyla alınan karara Yargıtay Başsavcılığı'nın itiraz hakkı bulunuyor. Bu durumda dosya Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na gelecek. Aksi halde karar bu haliyle kesinleşecek.
İki yargıç kararlarında, namus/töre gerekçeli cinayetlere dair değerlendirmede bulundular:
"Namus cinayetleri yasada suç sayılmakla birlikte, bu suçları üreten kültürün üyelerinden oluşan toplum tarafından hoş görüldüğü, desteklendiği, suçları olabildiğince korunduğu toplumbilimsel bir gerçektir. 'Namus cinayetleri' deyim yerindeyse toplumun bir kesiminin uyguladığı ya da hoş gördüğü terördür. Elde edilen hukuksal veriler toplumbilimsel ilkeler ışığında yorumlanmalıdır. Aksi halde namus cinayetleri kanıtlanamaz bir suç olarak hukuk metinlerinde kalır." (EZÖ)