Güney İngiltere'de, 13. yüzyıl başlarında, karşı kıyısındaki Portsmouth Limanı'nın işlevini bütünlemek ve bölgede güvenli bir denetim noktası oluşturmak amacıyla kurulan Gosport'un geçmişi hakkında farklı görüşler vardır.
Efsaneye göre burası kentin kurucusu Kral Stephen'in kardeşi Piskopos Henry de Blois'i yakalandığı şiddetli bir fırtınadan kurtaran limandır ve piskopos bu limana God's Port (Tanrı'nın (limanı) adını vermiştir (1).
Dilbilimciler ise kentin adının Eski İngilizce'de kaz anlamına gelen gosa ve kökeni Latin olan, liman anlamındaki portus kelimelerinden türediğini savunmaktadırlar. Ancak kentin, günümüzde de halk arasında yaygın olan diğer bir adı da "Turk Town" yani "Türk Kenti"dir.
Gosport doğumlu halk ozanı Cyril Towney'e göre Gosportlular kendilerini her zaman Türk olarak tanımlamışlardır (2). Towney ile bu konuda görüşmüş olan folklor uzmanı J. E. Mann bir Gosportlu olarak kendisinin de anımsayabildiği en erken yaştan bu yana bu gizemli bağlantıyı bildiğini, ancak yerel yazılı kaynaklardan hiç birinde bu ada rastlanmadığını belirtmektedir.
Mann'ın bu konuya ilişkin bulduğu tek belge imzasız bir elyazmasıdır. Bu belgede Gosport'un Türklerle olan ilişkisinin Haçlı Seferlerine dayandığı, İngilizlerin Anadolu'dan beraberlerinde getirdikleri savaş esirlerinden dolayı, kente bu takma adın verildiği belirtilmektedir (3).
Günümüzde Gosport'ta yaygın olan bir inanca göre, Gosport Emniyet Müdürlüğü olarak kullanılan yapının karşısındaki boş arsa, bu savaş esirleri için önce esir kampı, daha sonra da kabristan olarak kullanılmıştır. Ancak bu inancı doğrulayan hiçbir belge yoktur, arsada da herhangi bir arkeolojik kazı da yapılmamıştır.
Buna karşın Gosport'ta 1745'ten bu yana hizmet veren Haslar Hastahanesi'nin Türkler ile olan ilişkisi belgelenebilir bir gerçektir. 1996'ya kadar İngiliz Kraliyet Donanmasına ait olan bu hastahanenin kabristanının bir bölümü Türk şehitliğine ayrılmıştır.
Şehitlik, Gosport Kenti Tanıtım Sitesi'nde "Kabristan İçinde Kabristan" adıyla geçer ve varlığına ilişkin iki olasılık öne sürülür (4). Bunlardan ilki, o dönemde İngiliz Kraliyet Donanmasının Gosport'a gelen Osmanlı gemilerinin mürettebatının feci bir salgın hastalık sonunda şehit düşüp İngiltere topraklarında defnedilmelerine ilişkindir. Diğer sav ise Gosport'ta bir dönemde gerçekten bir Türk kolonisinin yaşamış olması olasılığıdır.
Bu savlardan her ikisi birden geçerli olabilir. Savlardan ilki halen Haslar Kraliyet Hastahanesi'ne ait olan Clayhall Deniz Askeri Mezarlığında bulunan mezar taşları tarafından kısmen doğrulanmaktadır.
Taşların tümü 1850-1851 yıllarına aittir, çoğunluğu 1851 tarihlidir. Örneğin "Sirag-i Bahri Komutanı Süvari Mehmet Kaptan"ın taşı 20 Mart 1851, "Mirat-ı Zafer'den Bölük Emini Süleyman"ın taşı 27 Nisan 1851 tarihlerini taşımaktadır. 1850 tarihli üç taşın dışında, şehitlikteki diğer taşlardaki tarihler de 1851 yılının Ocak ile Mayıs ayları arasındadır. Aynı yılın içinde, beş aylık bir zaman diliminde, 23 Türk denizcisinin birden vefat etmiş olması ancak salgın bir hastalık ile açıklanabilir.
Gerçekten de bu dönemde Gosport ve karşı kıyıda yer alan Portsmouth'daki sağlık koşulları son derece kötüdür. Örneğin 1849 yazında Portsmouth'da baş gösteren bir kolera salgını, bini aşkın kişinin yaşamına mal olmuştur. Kanalizasyon sisteminden yoksun, dok işçilerinin üst üste yığılarak yaşadığı sağlıksız mahallelerde, altyapı çalışmaları ancak 1854'ten sonra başlatılabilmiştir (5).
Kolera ya da benzeri bir salgın hastalığın 1850-1851'de Gosport'a da sıçramış olması akla yatkındır. Haslar Hastanesi defin kayıtları içinde Türk denizcilerinin adlarına rastlanmamaktadır. Ancak halen yürütülmekte olan bir araştırma, gerek gemilerin seyir defterlerinin, gerekse hastahanenin hasta yatış kayıtlarının bu konuya bir açıklık getireceğini göstermektedir.6
Şehitliğin ilk yeri bugün bulunduğu yer değildir. Daha önce hastane arazisinin güney batı bölgesi içinde yer alan Bahriye Mezarlığı'nın bir bölümünü oluşturmaktadır. İşe yeni başlayan cerrahlara Hastahanenin tarihçesi ile ilgili bilgi vermek üzere hazırlanmış 1906 tarihli bir belgeye göre, hastanenin 'Zymotic Hospital' binasının yapımı dolayısıyla, Türk mezar taşları ve naaşları, 1902'de Alver Gölü kıyısındaki yeni yerlerine taşınmışlardır (7).
1985'te Genelkurmay Başkanlığı tarafından başlatılan bir çalışma sonucunda restorasyonu yapılan Şehitlik, Türk Deniz Şehitleri günü olan 4 Nisan 1993'te törenle açılmıştır (8).
Özgün taşların çoğu bu dönemde yenilenmiş olmalıdır. Şehitlikte halen üç adet özgün mezar taşı bulunmaktadır. Bunlardan biri 'kullu nefsun zâikatul mevt' (9) ibaresi ile başlayıp şehitlikte yatan tüm 'asakir-i İslam'dan merhumin'in ruhları için el Fatiha' ile her iki gemi mürettebatından, bu şehitlikte yatanların tümüne birden ithaf edilmiştir.
Burada ilginç olan diğer bir nokta ise bu taşın üzerinde yer alan ay yıldızın bir yandan Türk-Osmanlı geleneğini çağrıştırırken aynı zamanda Gosport'un karşısında yer alan Portsmouth kentinin sembolü olması ve günümüzde de bu özelliğini sürdürmesidir.
Diğer taş ise 'Huve'l hallaku'l bâki-La ilahe illâllah Muhammed resulullah' ibaresi ile başlamakta ve 'Liman Reis-i-zâde Mehmed Kapudan ruhu için el Fatiha' ile sona ermektedir ve yalnızca Sirag-i Bahri'nin komutanı Mehmet Kaptan'a adanmıştır (10). Taşların ilki 'Muharrem 1268' ikincisi ise 'fi 24 Câ (11) 1267' tarihlidir. Bu tarihler miladi 1851'e denk düşmektedir.
Dönemin İngiliz gazeteleri Türk gemileri ve bunlarda bulunan zabit ve deniz erlerinin Portsmouth'a çıktıklarında nasıl ilgi odağı olduklarını tüm ayrıntıları ile yansıtmaktadır:
Portsmouth Limanı'nda bulunan iki Türk firkateyninin subayları geçen hafta Sir Godfrey Webster'in rehberliğinde, Portsmouth Tersanesi ve Clarence Kızakhanesi'nin hemen tüm bölümlerini ziyaret etmiş bulunmaktadırlar.
Kaptan'ın haricinde tümünün üniformaları İngilizlerden kopya edilmiştir ve koyu lacivert setre, mavi pantolon, kemer ve kılıçtan oluşmaktadır. Bunların deniz erleri de sık sık karaya çıkmışlardır.
Tümü de mavi pantolon ve kahverengi ceketten oluşan üniformaları yine kısmen İngiliz modasına uygun giyinmiş olup, bu onları asıl özgün 'pitoresk' görünümlerinden yoksun bırakmaktadır. Bunların karada hatırı sayılır miktarda para harcadıkları gözlemlenmiştir (12).
Bu yazının çıkmış olduğu gazetenin bir Londra gazetesi olması, Türk gemilerinin bölgede nasıl bir ilgi odağı oluşturmuş olduklarının göstergesidir. Ancak belli ki Tanzimat sonrası yeni giyim anlayışı, levent, giysileri giymiş Türk denizcileri görme beklentisi içinde kıyıya doluşmuş olan İngilizleri düş kırıklığına uğratmıştır.
Yazının devamında, Türklerin erzak alışverişi yaptıkları, gemileri ziyaret etmek isteyen İngilizlere çok nazik davrandıkları, ancak Cuma ve Cumartesi günlerini dinî inançları nedeniyle ibadete ayırdıkları ve bu günlerde ziyaretçi kabul etmedikleri belirtilmektedir.
Yine aynı gazetenin daha sonraki bir tarihte yayınlanan bir nüshasına göre, (13) 1851 Mayısında o bölgeden geçen ve Osmanlı Sefiri Musurus Paşa'yı getiren diğer bir Türk gemisi Spithead'den geçerken, orada demirlemiş bulunan Türk gemilerini selamlamıştır. Gosport'a yakın bir liman olan Spithead adı, Türk firkateynlerinin demirlemiş oldukları coğrafi noktayı tam olarak belirlemektedir.
Tüm bu bilgiler dönemin Türk kaynaklarınca da doğrulanmaktadır. Örneğin Mirat-ı Zafer'in komutanı Mustafa Bey on altı sahifelik raporunda askerlere 'İngiliz usulü top talimi' öğretildiğini, Portsmouth'da 6.5 ay kaldıklarını, bazılarının hastalanıp vefat ettiğini ve hastahane yakınında, Türklere tahsis edilmiş bir arsaya defnedildiklerini anlatmaktadır (14).
Bu iki geminin Türkiye-İngiltere arası güzergâhı, yukarıda sözü geçen raporda tanımlanmış, Portsmouth'daki yerel bir gazete de bu konuda okurlarını aydınlatmıştır. Gazetenin 19 Ekim 1850 tarihli sayısında gemilerin, 28 Eylülde Cebel-i Tarık'a ulaştıkları, burada 3 Ekim'e kadar uygun bir rüzgâr bekledikleri ve ancak ondan sonra yola çıkabildikleri belirtilmektedir (15).
Sonuç olarak gemiler, Ekim 1850 ile Ağustos 1851 arasında bölgede kalmışlar, mürettebatın bir bölümü burada şehit olmuş, geri kalanları ise yurda dönmüştür. Aralarında Gosport'ta kalıp yerleşenler olup olmadığı ve bu gelişmenin Gosport'un 'Türk Kenti' olarak anılmasıyla ilgisi araştırmanın devamında ortaya çıkacaktır.
Bölgede Türkler ile ilgili diğer bir ad da 'HMS Sultan' dır. Halen bir yer adı olan ve burada bulunan bir Kraliyet Donanması okuluna adını veren HMS (Her Majesty's Ship: Majestelerinin gemisi) Sultan, aslında bir geminin adıdır. Adı daha önce 'Triumph' olan geminin adı, 1870 yılında Sultan Abdülaziz'in İngiltere'yi ziyareti nedeniyle 'Sultan' olarak değiştirilmiştir (16).
Bölgedeki Türk izlerinin tümü denizcilik ile sınırlı değildir. Örneğin Fort Nelson Kalesi'nde yer alan Kraliyet Silah Müzesi'nin koleksiyonunun en değerli parçalarından biri de 1464 tarihli bir Türk topudur (17).
19. yüzyılda Çanakkale Boğazı'nda koruma amaçlı olarak kullanılmakta olan bu tarihî top 1868'de General Sir John Lafroy'un girişimi üzerine Osmanlı Devleti tarafından İngiltere'ye hediye edilmiştir. Aslında bu girişim 1857'de yapılmış, fakat önce yanlışlıkla 1708 tarihli başka bir top (18) gönderilmiş, yanlışlık daha sonra düzeltilmiştir. Ancak bu yanlış gönderilen top da İngiltere'de kalmış ve Müze'nin koleksiyonunda katılmıştır.
İngiltere'de Gosport ve Portsmouth'un içinde yer aldığı Hampshire Bölgesi Londra ile bağlantılı önemli limanlara sahip olduğundan, araştırmalar derinleştikçe buradan Osmanlı-Büyük Britanya ilişkilerinin tarihine yeni boyutlar getirebilecek daha pek çok belge, eser ve anı gün ışığına çıkabilecektir.* (ZA/BA)
* Bu araştırma Türkiye'de Deniz Müzesi, İngiltere'de Royal Armouries Museum, Haslar Hospital ve Portsmouth Arşivlerinde gerçekleştirilmiştir. Bu kurumlara ve sualtı araştırmacısı Selçuk Kolay ile Royal Submarine Museum'dan George Malcomson'a teşekkür ederim. Dr. Zeynep Aygen, Portsmouth Üniversitesi, öğretim üyesi
** Zeynep Aygen'in Toplumsal Tarih Dergisinin Eylül sayısında yayımlanana yazısını Tarih Vakfı sitesinden aldık.
1) Gosport Museum-Birth of Borough www.hants. gov.uk/museum/gosport/Local History/L-History 2/index-s.1.
2 J. Edgar Mann, "Why Gosport Became Turk Town". Hampshire, The County Magazine, Ekim 1993, Vol. 34. No. 12, s. 44.
3) age, s. 44.
4) www.mygosport.org/info_pages_htm/haslar_cemetry.htm.
5) J. Noon, King Cholera Comes to Portsmouth. Portsmouth Museum Society, No. 471972, s. 14.
6) Dr. Zeynep Aygen halen konu ile ilgili ilginç yeni veriler üzerinde çalışmaktadır.
7) W. Tait MB, A History of Haslar Hospital. Haslar Kraliyet Hastahanesi, 1906 tarihli belge, s. 39.
8) "İngiltere'de Türk Deniz Şehitliği Açıldı", Merkez Daire Başkanlığı, Deniz Kuvvetleri Dergisi, Sayı 553, s. 93.
9) 'Her nefis ölümü tadacaktır'.
10) Osmanlıca metinler: Fatih Elcil M.A.Phil-Doç. Dr. Nizamettin Aksu-İ.Ü. Güzel Sanatlar Bölümü.
11) Cemaziyelâhir.
12) The Illustrated London News, 14 Aralık 1850, s. 455.
13) The Illustrated London News, 3 Mayıs 1851, s. 345.
14) Haluk Y. Şehsuvaroğlu, Deniz Tarihimize Ait Makaleler, TC Genel Kurmay Başkanlığı, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, İstanbul 1965, s. 301.
15) Hampshire Telegraph ve Sussex Chronicle, 19 Ekim 1850.
16) www.royal-navy.mod.uk/static/pages/ 2075.html.
17) Royal Armouries-Fort Nelson, envanter no. 242.
18) age, envanter no. 245.