Aynı zamanda elektrik mühendisi olan Akbıyık, "Sermayeye endeksli bir frekans ihalesi olacağı, parasal gücü elinde bulunduranın parayı bastırıp frekansları satın alacağı görülüyor" dedi.
Bunun sakıncalarına da değinen radyocu, "Bağımsız, kendi yağıyla kavrulan, yatırımlarını kendi olanaklarıyla yapan bir kuruluş, herhangi bir siyasal, etnik, dinsel cemaat veya bir sermaye grubuna muhtaç edilmemeli" diye konuştu.
"RTÜK, yerel katkı ve ihtiyacı da görmeli"
Akbıyık, RTÜK ve ihaleyle ilgili tarafların, "bölgesel ve yerel medyada sektöre emek veren, yatırım yapmış, teknik ve teknolojik açıdan yeterli ve belli bir ihtiyacı karşılayabilecek standardı olanları" da dikkate almalarını istedi.
Akbıyık, bunun için de sivil toplum örgütleri, yerel yönetimler ve bürokrasi ile kamuoyu araştırmalarından yararlanılmasını önerdi.
Frekans spektrumunu "ülkenin en önemli yerüstü zenginliği" olarak nitelendiren Akbıyık, RTÜK'ün bu zenginliği en verimli şekilde kullanılmak ve interferans (parazit) şikâyetlerine çözüm bulmakla görevli olduğunu söyledi. Akbıyık, bu görevin geçmişte geçiştirildiğini söyledi.
Frekans kirliliğinin sürdüğünü ifade eden Akbıyık, RTÜK'ün iki radyo arasında yaşanan soruna "Aranızda anlaşın, düzeltin, ölçtürün" uyarısıyla yaklaştığını bildirdi.
RTÜK'ün, il ve ilçeler bazında yayıncılık alanında medyanın performansını incelemesini isteyen Akbıyık, "Aksi halde tek kriter para olacak. Kamusal olan gökyüzündeki iletişim olanağı da özelleştirilecek. Asıl tehdit de bu" dedi.
Akyıbık, ihale yerine yayın karşılığı bir bedel bulunmasının daha uygun olacağını da savundu.
"FM bandı yereller için daha uygun"
FM bandında yayın yapan kuruluşların, "bir vericiyle ancak belli bir alanda yayın yapabildiğini" hatırlatarak, FM bandının bölgesel ve yerel yayın yapan kuruluşlara tahsis edilmesinin yararını savunan Akbıyık, "Bu, bölgesel ve yerel kültürlerin yaşatılması ve kendi içinde hızlı ve doğru bir iletişim sağlanmasına da katkı sağlar" diye konuştu.
Akbıyık, orta ve uzun dalganın ulusal radyo yayınlarına tek verici ile çok geniş bir alana yayın yapma şansı tanıdığını ifade ederek, "Kimse orta ve uzun dalgadan söz etmiyor. Buna karşılık, TRT'nin radyo yayınlarının önceleri sınırlı yayın yaptığı FM bandına taşındı" dedi.
"Ulusal Güvenlik Belgesi uygulaması kaldırılsın"
Ulusal Güvenlik Belgesi'ne de değinen Akbıyık, Radyo-Televizyon Kanunu'nda değinilmeyen konunun Başbakanlığın tasarrufunda gündeme geldiğini açıkladı.
Akbıyık, Ulusal Güvenlik Belgesi ile ilgili kriterlerin siyasi erkle birlikte değişebileceğini belirterek bunu, "vahim sonuçlara yol açabilecek bir yanlış" olarak nitelendirdi ve belge ile ilgili uygulamanın kaldırılmasını istedi. (BB)
