Konda: Türkiye'de halkın yüzde 69'u yargıya güvenmiyorErdoğan'ın "yargıya güvenin yükseldiği" iddiaları, kamuoyu araştırmalarınca doğrulanmıyor. KONDA'nın, İnsan Hakları Derneği'nin talebi üzerine Türkiye'nin 68 ili ve 383 ilçesinde 18-20 Haziran 2021 arasında 3 bin 285 kişiyle telefonla yaptığı araştırma sonuçları şöyleydi: ▶ Araştırmaya katılanların yüzde 57'si Türkiye'de insanların düşünceleri nedeniyle cezaevine atıldığını düşündüğü söyledi. ▶ Katılımcıların yüzde 69'u adalet sistemine güvenmediğini, yüzde 31'i ise güvendiğini ifade etti. ▶ Daha önce bir yakını tutuklananların yüzde 76'sı adalet sistemine güvenmezken yakının başına böyle bir olay gelmeyenlerin yüzde 68'i adalet sistemine güvenmiyor. |
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Gezi Parkı" davasındaki hukuk dışı kararların ardından Beştepe'de yüksek yargı mensuplarıyla bir araya geldiği iftar programında "yargıya güvenin 'giderek yükseldiğini' iddia etti.
Erdoğan yargıçlara seslenirken Osmanlı yönetim anlayışını övdü: "Şeyh Edebali'den beri" yönetim anlayışının aynı olduğunu anlattı.
"Yargıda da Cumhuriyet tarihinin en büyük reformlarını" gerçekleştirdikleri iddiasını ileri sürdü.
"Yüksek mahkemelerimizi modern, ferah ve her türlü teknolojik imkana sahip hizmet binalarına kavuşturduk. Adaletin en hızlı, tarafsız şekilde tecellisinin önünde engel teşkil eden pekçok şeyi ortadan kaldırdık. 17-25 Aralık ve 15 Temmuz gibi darbe girişimlerine rağmen yargıya güven giderek yükseliyor." dedi.
"Gezi Davası" yargıcı Bircan, AKP aday adayı
Erdoğan'ın "güvenin yükseldiği"ni iddia ettiği yargının "Gezi Davası"ndaki görünümü duruşma sırasında büyük bir tartışma yarattı.
Osman Kavala'nın avukatlarından Evren İşler'in, mahkeme üyelerinden Murat Bircan'la ilgili olarak ortaya koyduğu bilgiler, Gezi Davası'nın nasıl bir heyetle karara bağlandığı konusunda çarpıcı bir tablo oluşturuyordu.
İşler "Adil yargılanmanın görüntüde de topluma yansıtılması gerekir. Bir yurttaşın burada adil bir yargılama yapıldığını hissetmesi gerekir." dedi.
"Mahkeme heyetini oluşturan üyelerin ismini Google'a yazdığımızda üye hakim Murat Bircan'ın Bafra Belediyesi Hukuk İşleri Müdürlüğü'nde çalışırken istifa edip hakim olduğunuzu görüyoruz. Murat Bircan aynı zamanda AKP'den milletvekili aday adayı da olmuş. güveniyor Bu dosyada Erdoğan ilk mağdur. Talimat vermeye gerek var mı? Üye hakim onu seviyor zaten" dedi.
Osman Kavala'nın avukatı Köksal Bayraktar da Bircan'la ilgili olarak "Mahkemenin bir karar vermesi lazım, bu karar davadan çekilme şeklinde veya üye hakimin çekilmesi şeklinde olabilir. Biz sizi reddediyoruz" dedi. Ancak mahkeme heyeti, üye hâkim Murat Bircan'ın davadan çekilmesi talebinin "davayı uzatmaya yönelik bir talep olduğuna" karar vererek talebi reddetti.
Bircan AKP aday adaylığını nasıl duyurmuştu?
Gezi davasının tartışmalı hâkimi Bircan, 2018'de Samsun Bafra ilçe binasında açıklama yaparak AK Parti'den aday adaylığını kamuoyuna duyurmuştu. Bircan burada yaptığı konuşmada, "Ben Avukat Murat Bircan 1974 Bafra doğumluyum. İlkokulu Almanya'da, orta öğrenimi 1992 yılında Bafra İmam Hatip Lisesi'nde tamamladım. Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden 1998 yılında mezun oldum. Avukatlık stajının ardından askerlik hizmetimi Kars/Kağızman'da yaparak terhis oldum. 2000 yılında evlendim ve serbest avukat olarak çalışmaya başladım. 2006 yılında ise Bafra Belediyesi'nde kurum avukatı olarak çalışmaya başladım. 2013 yılından bugüne kadar Bafra Belediyesi Hukuk İşleri Müdürü olarak görevime devam ettim" ifadelerini kaydetmişti.
AK Parti tarafından aday gösterilmeyen Bircan, 9 Ekim 2019 yılında ise sosyal medya hesabından paylaşım yaparak Bafra Belediyesi'ndeki görevinden ayrıldığını duyurdu. Yaş haddinin dolmasına bir yıl kala "Hâkim-savcı adaylığı" nedeniyle istifasını duyurdu, Bircan, "Hâkim-Savcı adaylığı nedeniyle 20 yıllık avukatlık mesleğimden ve 14 yıllık Bafra Belediyesi Hukuk İşleri Müdürlüğü görevimden bugün itibariyle ayrılmış bulunuyorum. Rabbim hakkımızda hayırlı eylesin. Hakkınızı helal edin" dedi.
Kürsüdeki üç kişiden yalnızca biri kanıtlarla ilgilendi
Osman Kavala'ya ağırlaştırılmış müebbet, Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Yiğit Ali Ekmekçi'ye 18'er yıl hapis cezası veren mahkeme heyetinin üç üyesinden hâkim Kürşad Bektaş, karara karşı oy kullandı.
1'e karşı 2 oyla alınan karara şerh düşen hâkim Bektaş, dosyada dinlemelerden başka delilin olmadığını, dinlemelerin de hukuka aykırı kararla yapıldığını vurguladı: "Üstelik hukuka uygun kabul edilseler bile somut kanıtlarla desteklenmiyor. Dosyada mahkûmiyet için yeterli delil yok. Beraat verilmeli" dedi. (AEK)