Fotoğraf: AA-Arşiv
Türkiye'de gençlik çalışanlarının hak temelli çalışma algısı araştırma raporu yayınlandı.
Pi Gençlik Derneği'nin yürüttüğü ve "Hrant Dink Vakfı Sivil Toplumu Güçlendirme Hibe Programı" kapsamında gerçekleşen "Hak Temelli ve Kapsayıcı Gençlik Çalışmaları için Gençlik Organizasyonlarının Güçlendirilmesi" projesi Türkiye'deki gençlik derneklerinin insan hakları, gençlik hakları ve ayrımcılıkla mücadele konusunda kurumsal kapasitelerini arttırmayı amaçlıyor.
Gençlik Çalışanı: Doğrudan gençlere yönelik veya gençlerle çalışan, onların yaşam becerileri geliştirmelerine, sağlıklı ilişkiler kurmalarına ve kendileri için doğru kararlar vermelerine yardımcı olan profesyonel çalışanlardır. Gençlik çalışanları genellikle gençlik merkezleri, gençlik dernekleri, kamu ve özel kuruluşların gençlik birimleri, proje ve faaliyetlerinde kolaylaştırıcı olarak görev alırlar. Gençlik çalışanları bu özellikleri taşıyan her yaştan bireyler olabilir. Ayrıca gençlik çalışanları profesyonel (maaşlı) çalışan olmalarının yanı sıra serbest çalışan (freelancer) veya gönüllü olarak faaliyet yürütebilirler. Önemli olan nokta yürüttüğü faaliyetlerin gençlere (15-35 yaş) yönelik olmasıdır. | |
Anket, Türkiye'deki kamu kuruluşları ve STK'larda görevli gençlik çalışanlarına yönelik 2020 yılının haziran-temmuz ayrında online olarak uygulandı.
2481 kurum/kişiye ulaştırılan ankete, gençlik çalışanı olarak tanımlanan 248 kişi ile araştırma tamamlandı.
Araştırma sonuçlarını genel olarak değerlendirildiğinde şu bulgular ortaya çıktı:
• "Gençlik çalışanlarının ağırlıklı olarak gençlerden oluştuğu,
• Eğitim seviyesi yüksek ve kendi branşında, kendi işini yapan profesyonel iş insanlarının bu alana sahip çıktığı,
• Gençlik çalışanlarının yüksek oranda gönüllülük esasına dayalı olarak görev aldıkları,
• Gençlik çalışanlarının deneyimlerini gözlemlediğimiz oldukça deneyimli kadrolardan oluştuğu,
• Gençlik çalışmalarında, dernek, vakıf, üniversiteler gibi bağımsız kurumların daha etkin olduğu görülmektedir."
Gençlik çalışanı kavramının toplum içerisinde yer edinmiş olamaması, verimliliği düşüren en önemli etkenlerden birisi olarak gösterilen rapor özetle şöyle şu noktalara dikkati çekiyor:
- "Sahip olunan nitelikli insan kaynağına rağmen, daha fazla proje üretememe noktasında gençlik çalışanlarının karşılaştığı en önemli engelin; genelde mensubu oldukları dernek, vakıf, üniversiteler gibi bağımsız kurum ve kuruluşların, siyasi, dini inanç, düşünce yapısı ve etnik köken itibariyle toplumca taraf olarak görülmelerinden kaynaklandığı ifade edilmektedir.
- Gençlik çalışanlarının insan hakları ve ayrımcılıkla mücadele konusunda bilgi birikimleri incelendiğinde toplumsal standartların üzerinde, daha duyarlı, çağı yakalamış ve vizyoner oldukları görülmektedir. Bununla sahip oldukları bu bilgi, beceri ve deneyimleri gençlere aktarma konusunda yetersiz kaldıkları görünmektedir.
- Sürdürülebilirliği sağlayamama noktasında gerek maddi kaynakların eksikliği gerekse de gençlik çalışanlarının sayısal yetersizliği ön plana çıkmaktadır. Gençlik çalışanlarının sayısal yetersizliğindeki en büyük etken çoğunlukla gönüllülüğe dayanması ve bu anlamda hizmet veren bireylerin gelir kaynağının olmaması olarak nitelendirilmektedir.
- Ayrımcılığa neden olan durumları incelediğimizde, gençlik çalışanlarının ilk beş sırada; cinsel yönelime/cinsiyet kimliğine dayalı ayrımcılık, siyasi görüşe dayalı ayrımcılık, mülteci/göçmen statüsü nedeniyle ayrımcılık, cinsiyete dayalı ayrımcılık (Kadın/Erkek) ve dini inanca/inançsızlığa dayalı ayrımcılık konusunda sorunlar yaşadığını görmekteyiz.
- Gençlik çalışanları evrensel hakların korunması ve yaygınlaştırılması konusunda kendilerini ve kuruluşlarını değil üst otoriteleri, eğitim sistemini ve sadece ilgili alanda çalışan sivil toplum kuruluşlarını sorumlu olarak görmektedir.
- Gençlik çalışanı kavramının toplum içerisinde yer edinmiş olamaması, verimliliği düşüren en önemli etkenlerden birisi olabilir. Bu noktada gençlik çalışanı kavramının mesleki olarak betimlenmemiş olması nedeniyle ürettikleri projelerin toplum nezdinde yeterince anlaşılamadığı ve karşılık göremediği ifade edilmektedir. Gençlik çalışanı mesleğinin resmi olarak tanımlanması ve bu konuda farkındalık çalışması yapılması, gençlik çalışmalarının etkisini arttıracaktır."
Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
(AÖ)