7 Ocak Cuma günü Frattini, La Republica gazetesine verdiği demeçte felaketten etkilenmiş olan Güney Asyalı çocukları birkaç ay için Avrupa'ya getirmeyi planladıklarını söyledi.
Frattini, bu uygulama sayesinde çocukların girdikleri şoku atlatacaklarını ve öksüz çocukları hedef alan suç şebekelerinden kurtulacaklarını belirtti.
İtalya eski dışişleri bakanı Frattini, "Bu çocukları almaya hazır Avrupalı binlerce aile" olduğunu da ekledi.
AB'nin, afet ve doğal felaketlerden zarar gören ülke insanlarının geçici olarak Avrupa'da barınmalarını sağlayacak hükümleri olduğunu söyleyen Frattini, birliğin geçici sığınma düzenlemelerinin genişletilmesinin gerekli olduğunu da ekledi.
Şu an için söz konusu normların sadece yetişkinler için geçerli olduğunu belirten Frattini, yaptığı önerinin bu normları çocukları da içine alacak biçimde genişletmek olduğunu vurguladı.
Benzer hükümler sayesinde, 1986'da Çernobil'de meydana gelen nükleer kazadan etkilenen çocuklar Avrupa'da çeşitli ailelere misafir olmuşlardı.
"Yardım yerinde ve kapsamlı olarak yapılmalı"
Frattini'nin sözcüsü Pietro Petrucci önerinin henüz şekillenmeye başladığını ve AB'nin durumla ilgili başka önlemler almayı değerlendirdiğini belirtti. Şu ana kadarki sürecin bütünüyle gayri-resmi olduğunu belirten Petrucci, henüz düşünce aşamasında olduklarını da ekledi.
Öneriye karşı çıkan Hollanda Kalkınma Bakanı Agnes van Ardenne, hafta sonu Hollanda medyasına "Bu çocuklara kendi ortamlarında yardım etmek daha iyi" diyerek "Zaten şu anda birçok duygusal sorun ile başa çıkmak zorundalar" dedi.
Birçok çocuk hakları grubu da van Ardenne'nin görüşüne katılıyor ve çocukların Avrupa'ya getirilmesinin tsunaminin yol açtığı travmayı daha da ağırlaştırabileceğini söylüyor.
Çocuk hakları için çalışan grupların oluşturduğu Terre des Hommes (İnsanların Dünyası) adlı uluslararası federasyon, Frattini'nin insanlara yanlış mesajlar verdiğini savunuyor.
Terre des Hommes'in Brüksel Bürosu görevlilerinden Salvatore Parata, IPS'ye, "Çocukların kaçırılmasını engellemek için yapılacak en son şey onları bulundukları ülkelerden uzaklaştırmak olur" dedi.
Kanada, Danimarka, Fransa, Almanya, İtalya, Lüksembourg, İspanya, İsviçre ve Suriye büroları da bulunan grup, Batı ülkelerinde, felaket nedeniyle öksüz kalmış çocukları evlat edinmek isteyen insanların sayısının artmasının da çocukların güvenliğini tehdit ettiğini söyledi.
Terre des Hommes, Avrupa hükümetlerinin evlat edinmek isteyen ailelerden etkilenmesinden korkuyor.
Parata "Geçmiş yıllardaki deneyimlerimiz, belirli Avrupa hükümetlerinin - mesela Fransa ve İtalya - öksüz çocukların çıkarlarından çok evlat edinmek isteyen ailelerin çıkarları ile ilgilendiğini gösteriyor" diyor.
Evlat edinmek isteyen ailelerin bu konudaki baskıları oldukça yoğun, çünkü tsunamiden etkilenmiş olan Asya ülkelerdeki çocukları evlat edinmenin çok daha kolay olduğunu düşünüyorlar.
Terre des Hommes, AB'nin ve üye ülkelerin çocuk ticaretini engellemek için somut önlemler alması gerektiğini söylüyor.
Bu önlemlerin içinde öksüz ya da ailesinden kopmuş çocukları kaydetmek ve yerel rehabilitasyon merkezleri kurmak var.
"Ne olursa olsun bizim AB'den talebimiz Sivil Toplum Örgütleri (NGO) ile düzenli olarak işbirliği içinde olmaları ve bu tip ülkelerde yıllar boyu çalışmış ve gerekli tecrübeye sahip insani yardım kuruluşlarından spesifik konularda AB'nin felakete doğru biçimde nasıl yanıt vereceği konusunda fikir almaları" diyor Parata.
"Aile, okul, öğretmen, sivil liderler, polis ve yasal yetkililer koruyucu bir ağ gibidirler" diyor Plan Avustralya'nın (Plan Australia) uygulama direktörü Ian Wishart.
"Şimdi bu yapılar düzensizlik içinde ve bu nedenle birçok çocuk savunmasız kalmış durumda."
Plan Avustralya ve bağlantılı Child Wise gibi kuruluşlar çocuk tacirlerinden bir adım önde olmaya çalışıyor ama Wishart, bunun zor olduğunu söylüyor ve ekliyor "Zayıf noktaları bulmaya çalışıyorlar. Bu yüzden çocuklara yönelik kuruluşlar çocuk tacirliğine karşı çaba göstermeli"
Plan Avusturalya'nın Hukuk ve Fon Danışmanı Deepali Sood, Brüksel'de IPS'ye verdiği beyanatta, "AB çocuklara yönelik olarak gerekli mekanizmaları tesis etmeli. Bunun içinde eğitim, aileleri yeniden birleştirmeye yönelik çalışmalar, travma danışmanlığı ve psiko-sosyal danışmanlık ile çocukları, çocuk ticaretinden ve yasadışı biçimde evlat verilmelerinden koruyacak programlar var" dedi.(SB/CC/EÜ)
* Stefania Bianchi'nin IPS Haber Ajansı'nca 11 Ocak günü geçilen haberini Cihan Cinemre Türkçeleştirdi.