Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü, Ermenistan yetkililerinden sorumluların cezalandırılmasını ve gazetecilerin can güvenliğinin sağlanmasını istedi.
Parlamentoya saldırıyı araştırıyor
Aynı zamanda RSF muhabiri ve Kafkas Medya Enstitüsü Genel Başkan Yardımcısı olan Grigorian, saldırıyı kendisini düşman olarak gören ve Ermenistan Parlamentosu'na yönelik saldırı ile ilgili araştırmasının yayımlanmasını istemeyen kişilerin düzenlediğini açıkladı.
Gazeteci, el bombasını atanların "açık bir şekilde kendisini hedef aldığını" ve bombanın önünde patladığını bildirdi. Sağ göğüs, kalça ve bacak bölgesinde çok sayıda yarası bulunan gazetecinin hayati tehlikesi bulunmadığı bildirildi.
Saldırıda 8 kişi ölmüştü
Düşmanı bulunmadığına dikkat çeken gazeteci, 27 Ekim 1999'da Ermenistan Parlamentosu'na bir komandonun düzenlediği saldırının üçüncü yıldönümü dolayısıyla bir araştırmanın hazırlanması için çalıştığını bildirdi.
Parlamento saldırısında, aralarında hükümet başkanı Vazguen Sarkissian ve Parlamento Başkanı Karen Demirciyan'ın da bulunduğu 8 siyasi parti temsilcisi ölmüştü.
RSF: Susturmaya dönük bir saldırı
RSF Genel Sekreteri Robert Ménard, Ermenistan İçişleri Bakanı Hayk Haroutiounian'a gönderdiği mektupta saldırıyı kınadı. Ménard mektubunda, "Muhabirimize yönelik gerçekleştirilen bu ağır saldırı, ulusal öneme sahip bir konuda araştırma yapan bir gazeteciyi susturmaya dönük bir eylem olarak değerlendirilmelidir" dedi.
"Gazetecilerin can güvenliği sağlanmalı"
Ermenistan'da gazetecilerin can güvenliğinin sağlanmasını isteyen Ménard, cinayete teşebbüs edenlerin mahkeme karşısına çıkarılması ve cezalandırılmasını istedi. Ménard, soruşturmanın yönlendirilmesinde gazetecinin mesleki çalışmalarının da belirleyici olmasını istedi. (BB/NK)