3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde uluslararası meslek örgütlerinin temsilcilerinin de katılımıyla İstanbul'da 200 gazeteciyle toplanan Gazetecilere Özgürlük Kongresi, Türkiye'de ifade ve basın özgürlüğüne, diğer bir deyişle halkın haber alma özgürlüğüne yönelik tehditleri tartıştı.
Cezaevlerindeki gazetecilerin durumlarının ele alındığı Gazetecilere Özgürlük Kongresi, uluslararası dayanışma içinde mücadele kararlılığını vurguladı. Kongre, mevcut yasalar ve anlayış hüküm sürdükçe çok daha fazla gazetecinin cezaevine girmesinden kaygı duyulduğunu dile getirerek, basın özgürlüğü açısından Türkiye'nin dünya sıralamasında sonlarda yer almaktan kurtulması için şu adımların atılması çağrısında bulundu:
- Cezaevlerindeki gazeteciler derhal serbest bırakılmalıdır.
- Gazetecilere yönelik olarak geçmişte işlenmiş tüm cinayetler bütün yönleriyle aydınlatılmalı ve sorumlularıyla birlikte gerçekler ortaya çıkarılmalıdır; en son Hrant Dink cinayetinde görüldüğü gibi gazetecilere yönelik şiddete cezasızlığa son verilmelidir.
- Terörle Mücadele Yasası'ndaki basın ve ifade özgürlüğünü engelleyen hükümler kaldırılmalıdır.
- Türk Ceza Yasası'nda basın ve ifade özgürlüğünün kullanılmasını kısıtlayan 20'den fazla madde hükmü, uluslararası sözleşmelerle belirlenmiş çağdaş, demokratik ve evrensel ölçütleri temelinde değiştirilmeli ya da kaldırılmalıdır.
- Telefon dinlemelerine olanak vererek haberleşme özgürlüğünü yok eden yasalar ile internet erişimini engellemeye gerekçe olarak gösterilen yasa hükümleri derhal değiştirilmelidir.
- Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, düşünceleri ve yazdıkları nedeniyle gazetecileri mesleklerini yapmaktan alıkoyan her cezayı basın özgürlüğü ihlali olarak değerlendirmektedir. Bu nedenle kanun hükümlerindeki "basın ve yayın yoluyla işlenen suçlar" ifadesiyle ağırlaştırılan cezalar verilmesinden ve idari para cezalarının medya kuruluşlarını ve gazetecileri ekonomik güçlük içerisine sürükleyecek orantısızlıkta uygulanmasından vazgeçilmelidir.
- Ceza Muhakemeleri Kanunu'nda adil yargılama hakkı garanti altına alacak ve tutukluluğun cezaya dönüştürülmesini ortadan kaldıracak gerekli değişiklikler yapılmalıdır. Gazetecilere Özgürlük Kongresi, evrensel hukuk ilkelerine aykırı olan ve uygulamalarıyla genel olarak temel hak ve özgürlükler, özel olarak da basın ve ifade özgürlüğü önünde en büyük engeli oluşturan "özel yetkili mahkemelerin" kaldırılması çağrısında bulunur.
- Tutuklu ve tutuksuz olarak yargılanan gazetecilerin mesleki pratiklerinin gereği olarak bulundurdukları belgeler ve kullandıkları araçlara el konulması uygulamasına son verilmeli, el konulan bu tür belge ve araçlar gazetecilere iade edilmelidir.
- Kongre, gazetecilerin iş güvencelerinin ve sendikal örgütlenme haklarının garanti altına alınmasını basın özgürlüğünün "olmazsa olmazı" olduğunu vurgular. İnternet haberciliği yapan gazetecilerin özlük hakları da yasalarla koruma altına alınmalıdır.
- Kongre, Gazetecilere Özgürlük Platformu'nun, gazeteciler hakkında açılan davaları izlemesini ve cezaevindeki gazetecileri heyetler halinde ziyaret etmesini destekler ve bu dayanışmanın sürdürülmesinin önemini vurgular. (EÖ)