Gazetecinin cesedine Mir Ali Bölgesinin güneyindeki Kaisor dağlık alanında rastlanmasından iki gün sonra Macur Bölgesi'nde 800 kadar kişi, 18 Haziran'da, "Basın Özgürlüğü İstiyoruz", "Ayettulah'ın Katillerini Bulun" ve "Aşiret Bölgelerinde Gazetecileri Koruyun" sloganlarıyla eylem yaptı. Gazetecinin cenazesine yaklaşık 5 bin kişi katıldı.
Soruşturma ekibinde gazeteci olmayacak
Bundan bir gün önce Peşaver'de bir gazeteci heyeti, Kuzey-batı bölgesinin valisi Albay Muhammet Can Aurakzai'den, cinayeti soruşturmakla görevlendirilen ekibe bir gazetecinin de dahil edilmesini talep etti. Ancak Aurakzai bu isteği geri çevirdi.
Güney Asya Özgür Medya Derneği'nin (SAFMA) Karaşi'de düzenlediği bir konferansa katılan Başbakan Şevket Aziz, Peşaver Yüksek Mahkemesi'nden bir yargıcın başkanlık ettiği bir soruşturma ekibinin çalışmalarına başladığını ve hükümetin gazetecinin ailesine tazminat ödeyeceğini bildirdi.
Başbakan Aziz, ölüm haberini "üzüntü verici" olarak nitelendirerek cinayetin rahatsız edici olduğunu da açıkladı.
RSF: Münir Mengal'den endişe ediyoruz
Cinayeti kınayan basın özgürlüğü örgütü Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), cinayet araştıran soruşturma ekiplerine bağımsız kişilerin başkanlık etmesini tercih ettiklerini, bu ekiplerde de en az bir gazetecinin yer almasını istediklerini bildirdi.
Cinayetin cezasız bırakılması durumunda tüm bir mesleğin devleti "Araştırma gazetecilerinin düşmanı" olarak görmesine yol açacağı uyarısı yapan RSF, 7 Nisan'da da, "Baloch Voice" kanalının müdürü Münir Mengal'in Pakistanlı gizli servis elemanlarınca Karaşi Uluslararası Havaalanı'nda kaçırıldığını hatırlattı.
Ayetullah Han'ın başına gelenlerin Münir Mengal konusunda da ciddi endişelere kapılmalarına yol açtığını bildiren RSF, Mengal'ın bir an önce serbest bırakılmasını talep etti. (EÖ/TK)