* Fotoğraf: Evrim Kepenek, JinNews
Kozmetik bakım ürünleri fabrikası Flormar işçilerinin, firmanın Gebze Organize Sanayi Sitesi’ndeki fabrikası önündeki eylemleri 14. gününe girdi.
14. gününde Kadın Meclisleri de direniş alanını ziyaret etti.
Petrol-İş Sendikası Gebze Şube Başkanı Süleyman Akyüz, bu sabah işçilere alkış tutan iki işçinin Ramazan Bayramı sonrasına kadar izne gönderildiğini belirtti.
Flormar boykotu da devam ediyor. Boykot sosyal medyada #FlormarDeğilDirenişGüzelleştirir etiketiyle yaygınlaştırılırken, Flormar ürünlerinin satıldığı reyonlara, işçilerin sendikal örgütlenme sonrası işten çıkartıldığına dair notlar yapıştırılarak kamuoyu bilgilendiriliyor.
Bu şekilde, kendi kendilerini de bitiriyorlar. Ya beraber büyüyeceğiz, ya beraber yok olup gideceğiz. Biz, ‘Oturalım, konuşalım’ diyoruz. İçeride yönetimi değiştirerek, baskıyı arttırarak düzelmez. Bir işçi için ekmeğinden, işinden edilmekten daha büyük baskı olur mu?”
“İlk kez bir direnişin içinde olduklarını” söyleyen kadınlar, Flormar’ın reklam sloganını hatırlatıyor: “Kadınlar isterse her şeyi başarır”.
Kadın Meclisleri ve EMEP’ten ziyaret
Eylemin 14. gününde, Kadın Meclisleri ve EMEP heyeti direnişteki işçileri ziyaret etti.
Kadın Meclisleri'nden Fidan Ataselim "Sendikalı olmak, çörgütlenmektir. Bu doğal hakkımızdan kimse bizi alıkoyamaz. Bu nedenle sizin direnişinizi selamlıyoruz, sizin direnişiniz bütün direnen kadınların direnişidir, diyoruz. Kaderimiz ortaksa, mücadelemiz de ortak" diye konuştu.
EMEP’liler Flormar’a 100 metre mesafedeki Tayaş fabrikası önünde toplanıp sloganlar eşliğinde Flormar önüne kadar yürüdü. EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, “Patronlar işten atarken gücü siyasetten alıyor. Siyasette de partiler iktidara, sermaye desteği ile geliyor. Bu iki kesim birbirini desteklemektedir. Erdoğan da bir süre önce OHAL’den yakınan patronlara, OHAL’i onlar için sürdürdüklerini söylemişti. Yine Çalışma Bakanlığı, iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin yasayı bu zemin üzerinde erteleyebiliyor. Sermaye ile siyasi iktidar denklemi değişmediği sürece bu düzen değişmeyecektir. Bu denklemi değiştirecek olan güç de buradaki güçtür” dedi.
Petrol-İş Sendikası Gebze Şube Başkanı Süleyman Akyüz de “Hangi yasayı çıkartırsanız çıkartın, uygulanmadıktan sonra hükmü yok. O yüzden sendikal örgütlenmenin uygulanır yasaya ve yargıya ihtiyacı var. Bu konuda yargı üzerinde de baskı var. Cumhuriyet Savcılığı’na 12 gün önce suç duyurusunda bulunduk. Henüz dosya bile incelenmedi. Bu durumda işçi kime gidebilir?” diye konuştu.
Ne olmuştu?
Flormar’da çalışan işçiler daha iyi koşullarda çalışmak için beş ay önce Petrol-İş Sendikası’na üye olmaya başlamış, sendika işyerinde çoğunluğu sağlayarak yetki belgesini alınca sendikalı işçiler işten atılmıştı.
İşten atılan çoğunluğu kadın 115 işçinin fabrika önündeki eylemine alkışla destek veren işçiler de "mola saatlerinde ve muhtelif zamanlarda yasadışı eylem yapan kişilere destek vermeniz, çalışma ortamında huzuru bozmanız, doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunduğunuz tespit edilmiştir" gibi tebligatlarla işten çıkarıldı ya da istifaya zorlanmıştı.
Eylemin 11. gününde, Flormar yetkilileri eylemdekilerin içeridekilerle iletişimini engellemek için fabrika önüne branda ve tel örgü de çekmişti.
Yahşi Cazibe, Ufak Tefek Cinayetler gibi yapımlarda rol alan oyuncu Aslıhan Gürbüz de Instagram hesabından bir mesajla işçilere destek verdi:
“@flormarturkiye İşçilerinizi (%80’i kadın) sendikaya üye oldukları için işten çıkardığınız doğru mudur? Kadına yönelik kozmetik ürünü üretirken kendi işçisini Ramazan’da işten atan, üstelik de bunu sırf sendikaya üye oldular, atılan arkadaşlarına el salladılar, destek oldular diye yapıyorsan @flormarturkiye olarak, bu konuya hassasiyet gösterecek tüketicinin boykotunu da hak ediyorsun.”
İşçiler anlattı
8 yıldır çalıştığı işyerinden atılan işçi anlatıyor.#flormar'a sendika girecek...#flormarişçisiyalnızdeğildir. pic.twitter.com/xdBuyRRwH1
— Emekçinin Sesi (@sesemekcinin) May 28, 2018
Evrensel gazetesine konuşan bir kadın işçi “10 saat çalışıyorduk, molaları bir dakika geçtiğimiz zaman hakaretlere maruz kalıyorduk, tepki gösterdiğimizde ise başka zor bölümlere sürüp tehdit ediyorlardı. Kendimiz istifa edelim diye çok baskı uyguladılar” dedi. Çok fazla kimyasal madde soluduklarını, sürekli boğaz ağrısı çektiklerini, iş sonrası eve geldiklerinde yoğurt yiyerek kendilerine gelmeye çalıştıklarını söyledi.
Bir başka işçi, eylemdekilere destek verdiği için işten çıkarıldığını anlattı:
“Ben çıkarılmadan bir gün önce müdürümden tehdit aldım. ‘Bir daha arkadaşlarını alkışlarsan sen de üzülürsün ben de üzülürüm’ dedi. Açıkçası bana yolu gösterdi. Ancak işten çıkarmalar devam edince biz yine alkış tuttuk. Sonra bizi de çıkardılar, sendikal örgütlenme gibi değil terör örgütü gibi yaklaştılar. Başaracağımıza inanıyoruz, mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Onlar reklamlarında hep söylüyor ‘Kadın isterse başarır’ diye. Biz kadınlar da inanıyoruz başaracağız inşallah, bu sendikanın bayrağını bu bahçeye dikeceğiz.”
Flormar’da 11 senedir çalışan bir kadın işçi, kendisine sadece 30 lira zam yapıldığını anlatırken, üretim rekoru kıran bir işçi kendisine sadece 20 lira zam yapıldığını belirtiyor. İşçiler başlıca uzun çalışma saatleri, kötü çalışma koşulları, maaşların düşüklüğü ve kıdem farkı olmamasından şikayetçi. (ÇT)