Kürtçe hitaba 5 saat gözaltı
Dün saat 13.00 sıralarında gözaltına alınarak Lice Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen, ardından da Lice Nöbetçi Savcılığına çıkarılan Hak ve Özgürlükler Partisi (HAKPAR) Genel Başkanı ve bağımsız milletvekili Fırat, saat 19.00 sularında serbest bırakıldı.
Ancak aynı gün Fırat'a, Seçimlerin Temel Hükümlerine Kanunu'na aykırı davrandığı gerekçesiyle 15 günden 3 aya kadar hapis istemiyle dava açıldı.
İlk gerekçe farklı
Avukat Hasan Dağtekin'den alınan bilgilere göre, kahve mitinginden hemen sonra Abdülmelik Fırat'ın bulunduğu aracın yanına gelen polisler, 2911 Sayılı Toplantı Gösteri Yürüyüşleri Kanuna aykırılık iddiasıyla savcılıkta ifade vermesi Fırat'ı savcılığa davet etti.
Fırat'a dava açıldı
Seçim ortamında 2911 Sayılı Kanunu'nun ileri sürülemeyeceğini belirten avukat Dağtekin'e polisler, işlemin kısa süreceği söylendi. Ancak aradan saatler geçtikten sonra, Dağtekin ve Fırat'a, kapalı mekan toplantılar için mülki amire en az üç kişilik bir kurulun bildirmesi zorunluluğuna rağmen yalnızca bir kişinin (avukat Dağtekin) bildirim yaptığı iddia edildi. Bunun üzerine, Fırat'a dava açıldı.
HAKPAR yöneticisine ceza
HAKPAR Diyarbakır İl Başkanı Vahit Aba'ya da, miting öncesine başvuranlar arasında yer almadığı için 218 milyon lira ön ödemeli para cezası kesildi. Aba'nın cezayı ödemesi için 10 gün süresi var.
Asıl gerekçe "Kürtçe"
Davaya Kürtçe konuşma ve sloganların neden olduğuna inan avukat Dağtekin, bağımsız milletvekili adayı Fırat'ın Lice'de özetle şu Kürtçe konuşmayı yaptığını dile getirdi :
* İnsanların hak ve özgürlükleri, hukukun üstünlüğü, Kürt sorunu barış ve demokratik kurallarla çözülmesi gerekir.
* Bana göre, savaşan güçler arasındaki barışı bizim gibi sivil girişim ve güçler sağlayabilir.
Kürtçe "merhaba" demek problem
Uygulamaya "komik ve işgüzarlıktan başka bir şey değil" diyerek tepki gösteren HAKPAR Genel Başkan Yardımcısı Fehmi Demir şunları söylemişti :
"Türkiye demokratik standartlarını gösteriyor. Avrupa Birliği'ne (AB) Kürtçe serbest derken kitleye 'merhaba' demek bile problem yaratıyor. Bu da, AB Uyum Yasaları'nın ne kadar kandırmaca olduğunu gösteriyor." (EÖ/BB)