* Görsel: kulturportali.gov.tr.
Türkiye'nin en "aykırı" ressamlarından biri olarak addedilen Fikret Muallâ'nın bugüne dek hiçbir yerde görülmemiş tablolarından oluşan seçki, 9-17 Eylül tarihleri arasında İstanbul'daki Antik Palace'ta sergilenecek.
Sanatçının eski dönem eserlerini de içeren koleksiyondan meydana gelen sergi, sanatçının 1930'lardan son yıllarına dek uzanan sıra dışı eserleri ile bilinmeyen dönemlerine ışık tutuyor.
Sergide yer alan tüm eserler 18 Eylül Pazar günü Artam Antik A.Ş.'nin 377. müzayedesinde satışa sunulacak.
Sanatçının mevcut eserleri halihazırda Simavi Ailesi'nin koleksiyonunda yer alıyor.
Müzayede ile ilgili detaylı bilgi için tıklayın.
Artam Antik A.Ş. adresi: Süleyman Seba Cad., Talimyeri Sok. No.2 Maçka İstanbul.
Fikret Muallâ hakkındaRessam. Çocukluk ve gençlik yılları Kadıköy, Bahariye çevresinde geçti. Saint-Joseph Fransız Lisesi ve Galatasaray Lisesi'nde öğrenim gördü. Okuldan yakalandığı İspanyol gribinin annesine bulaşması sonucu, annesinin genç yaşta ölümüyle hayatına suçluluk duygusuyla devam etti. 17 yaşındayken Galatasaray Lisesi'ndeki öğrenimini yarıda bırakıp İsviçre'ye mühendislik okuması için gönderildi. Savaş yıllarına rastlayan İsviçre'deki öğrencilik döneminde parasız kaldı. Dönemin konsolosunun (Rıza Bey) desteği sayesinde resim eğitimi almak için Almanya'ya geçti. Münih Güzel Sanatlar Akademisi'nde afiş ve desinatörlük, ardından Berlin Güzel Sanatlar Akademisi'nde resim eğitimi aldı. Akademide Hale Asaf ile birlikte Arthur Kampf'ın öğrencisi oldu. Bir dönem geçimini sahne kostümleri tasarlayıp, kitap resimleyerek sağlayan sanatçı, Beyoğlu semtine yerleşti. İstanbul yıllarında yakın dostları Abidin Dino ve Arif Dino ile birlikte sık sık Ayasofya Camisi'ni ziyaret ederek avlusunda desen çalıştı. Suluboya ve desenlerini sergilediği ilk sergisini 1934'te açtı; ama sergi ilgi görmedi. Bir süre lüks bir yaşam sürdü fakat İkinci Dünya Savaşı'nın başlamasıyla günlük ihtiyaçlarını karşılamak için tablolarını yok pahasına sattı. İstanbul ve Paris sokaklarını resimlerine taşıyan, oluşturduğu özgün tarzıyla dikkati çeken ve resimlerinde figürlere kişilik yüklemeden sadece durumu resmeden ressam, Picasso dahil birçok ünlü sanatçıyla tanıştı. Yaklaşık iki yıl sonra ikinci sergisini açtı ve ardından ruh ve sinir hastalıkları hastanesine yatırıldı. 1967'deki sinir krizleri nedeniyle bir dinlenme evinde kaldıktan sonra 20 Temmuz'da burada hayatını kaybetti. Reillane'daki Mane Mezarlığı'na gömüldü. Cenazesi, vasiyetine uygun olarak 1974'te Türkiye'ye getirildi. Dönemin Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'ün kararıyla İstanbul'a getirilen kemikleri, Karacaahmet Mezarlığı'na gömüldü. 1903 yılında, İstanbul-Moda'da doğdu. |
(TY)