IPS İletişim Vakfı'nın düzenlediği, Kadir Has Üniversitesi'nde gerçekleştirilen Okuldan Haber Odasına (OHO) 2014 programının ilk gününde avukat Fikret İlkiz "Habercinin Hakları" adlı bir sunum gerçekleştirdi.
İlkiz, OHO katılımcılarına hukuki bilgiler vererek basın ile kanunların gelişimini anlattı. Gazetecilerin haklarını anlatan İlkiz, ilginç örneklerle öğrencilere kanunlardaki maddelerin aslında ne anlama geldiğini anlattı.
İlkiz konuşmasına gazetecilerin çalışma koşullarını belirleyen kanuni çerçeveyi özetleyerek başladı:
“Gazetecilerin 13 Haziran 1952 tarihinde kabul edilmiş bir kanunu var. Bu kanun gazetecilerin çalışma koşullarını belirliyor. Adı Basın-iş yasasıdır: 5953 Sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun. Tam adı budur. Yürürlüğe girmesi için Resmi Gazetede yayınlanması gerekir. Yasaların en önemli özelliklerden biri budur. Cumhurbaşkanı veto etmeyebilir; gerekirse tekrar görüşülmek üzere meclise geri gönderir. 1961 yılında Kurucu Meclis, Anayasa çalışması yaparken yaptığı iki kanuni düzenlemeden biri de bu kanundur.
“212 adı ile bilinmesinin nedeni 5953 sayılı kanundaki değişikliğin numarasının 212 olmasıdır. Gazetecilere en çok hakların verildiği kanundur. 212 kıdem tazminatında tavan yoktur.
“İşten çıkarıldığınız andan itibaren işveren üç aylık ihbar tazminatı ödemek zorundadır. Gazetecilere çalışmaları karşılığı peşin ödenir. Bunun nedeni gazetecilerin ücret baskısı altına alınmasını ve gazeteciliğin ağır koşullarından dolayı sağlanan bir ayrıcalıktır.
“Kısacası siz gazetecileri bu kanun özel olarak koruyor ve halen yürürlükte.”
Gazeteci kime denir?
Fikret İlkiz, gazetecilik tanımının söz konusu kanunun 1. maddesiyle yapıldığını söyledi:
“Yasanın 1. maddesi sizi tarif ediyor. Şöyle diyor: ‘Bu Kanun hükümleri Türkiye'de yayınlanan gazete ve mevkutelerle haber ve fotoğraf ajanslarında her türlü fikir ve sanat işlerinde çalışan ve İş Kanunundaki ‘işçi’ tarifi şümulü haricinde kalan kimselerle bunların işverenleri hakkında uygulanır. Bu Kanunun şümulüne giren fikir ve sanat işlerinde ücret karşılığı çalışanlara gazeteci denir.’
“Bu nedenle gazetede çalışan şoför fikir ve sanat işlerinde çalışmadığı için gazeteci sayılmaz. 2011’de yapılan 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkındaki Kanun’un 23 maddesiyle “bu kurumların haber bölümünde çalışanlar için 212 sayılı kanun uygulanır” diye madde konuldu.”