"Ölümleri durdurmak için diyalog önemli bir adım. Aksi takdirde her ölümden ve cezaevlerinde yaşanacak her tür insan hakları ihlalinin yegane sorumlusu olacaksınız."
İHD: Tecrit ikinci bir cezalandırma
Hukuk devletlerinde cezalandırmanın sadece mahkemeler aracılığıyla yapıldığını anımsatan İHD İstanbul Şube Başkanı Hürriyet Şener, "Halbuki cezaevleri koşullarının ağırlaştırılması, tecrit ve işkence gibi yöntemlerle, mahkumlara ikinci bir ceza veriliyor. İşte bu 'ikinci ceza' insan haklarına aykırı ve bizim çabamız da, bu tür uygulamaların son bulması yönünde" dedi.
Dernek, mektubunda, F Tipi modelinde ısrarı protesto için Uşak Kapalı Cezaevinde Sevgi Saymaz'ın, Adana'daki evinde Gülcan Görüroğlu'nun İstanbul'da da Avukat Behiç Aşçı'nın ölüm orucunda olduğunu, eylemlerininse ölüm sınırına yaklaşmış durumda olduğunu anımsattı.
İHD, F Tipi cezaevlerinin gündeme gelmesinden bu yana 122 kişinin öldüğünü, 600'ü aşkın mahpus da ölüm oruçları ve cezaevlerine yönelik operasyonlarda, hayatlarını tek başına sürdüremeyecek kadar ağır bir şekilde sakatlandığını da belirtti. (TK)