Ramonet kitabında, "Kitle iletişimlerinde 'yutturmaca'lar ve yalanlar her zaman var oldu" diye başlıyor ve yutturmaca haber örneklerini sıralıyor:
Muhabirimiz havuzdan bildiriyor
* New York Times'ın 1981'de yayımladığı, Vietnamlılar ile Kızıl Khmerler arasındaki Kamboçya Savaşı'nın 24 yaşında genç bir muhabiri olan Christopher Jones tarafından, yürek hoplatıcı, heyecanlandırıcı bir üslupla kaleme alınan nefes kesen öykülerini kimse unutmadı.
Zeki ve yetenekli gazeteci bu yazıları savaş alanına adımını bile atmadan, yalnızca imgelemine dayanarak, Marbella'daki (İspanya) yüzme havuzunun kenarında büyük bir konfor içinde yazmıştı. Davranışının nedenini de "iddiaya girmiştim" diye açıklamıştı.
Amerika'dan dramatik senaryo
* Körfez savaşı sırasında yapılan en ünlü düzmece röportaj şuydu: Genç bir Kuveytli hemşire, iki gözü iki çeşme, Irak askerlerinin Kuveyt kenti hastanesinin bebek bakım bölümüne barbarlar gibi daldıklarını, kuvözler içinde yatan bebekleri çıkarıp yerlere atarak ölmelerine neden olduklarını, sonra da kuvözleri alıp gittiklerini anlatıyordu. Anlatılanların hepsi yalandı:
"Hemşire", Kuveyt'in Washington büyükelçisinin kızıydı ve Amerika'da öğrenim görüyordu. Kuvöz öyküsüne gelince, en ince ayrıntısına kadar Mike Deaver adında biri (bu kişi Başkan Ronald Reagan'ın eski basın danışmanlarından biriydi.) ve Amerikan halkla ilişkiler şirketi Hill and Knowlton tarafından uydurulmuştu, ödemeyi yapan da Kuveyt Emirliği'ydi.
* Kosova'da Ekim 1998 başında toplu mezarlar ortaya çıkarıldı. Bunlar bir çok medya tarafından yine Sırpların Arnavutlara yaptığı katliamların belgeleri olarak sunuldu. Belgrat üzerindeki baskıların artmasına neden oldu. Yasal tıbbi incelemeler sonucu, bunların olasılıkla İkinci Dünya Savaşı'ndan kalma mezarlar olabileceği ileri sürüldü.
Bilgisayarla da kan dökülür
* İsviçre'de Alman bölgesi televizyonu 17 Kasım 1997'de Luksor'da (Mısır), çoğu İsviçreli olan turistlere yapılan silahlı saldırıdan sonra, saldırının yapıldığı tapınağı, merdivenlerinden oluk gibi kan akarken gösteren bir görüntü yayımladı. Oysa akan suydu ve görüntünün daha dramatik, daha gerçekçi izlenim bırakabilmesi için Paintbox kullanılarak kırmızıya boyanmıştı.
Arnavut'tan PKK militanı, yazlık yanında mağara
* Almanya'da bir televizyon gazetecisi olan Michael Born, yirmi kadar röportajı kısmen ya da tamamen değiştirmekle sonuçlandı. Bu gazetecinin becerisi ve elinin altındaki olanaklar sayesinde Haziran 1994'te Türkiye'nin turizm merkezlerinden biri olan Fethiye'de meydana gelen bir saldırının ertesi günü bir Alman televizyonu olağanüstü bir röportaj yayımlamıştı.
Bu röportajda tepeden tırnağa silahlı bir Kürt militanı yanındaki iki militanla birlikte çekim ekibine kendilerini izlemelerini işaret ediyor, ekip militanların denetimi altındaki dağlarda tehlikeli keçiyollarında onları bir mağaraya kadar izliyordu.
Mağara'da, Fethiye'deki saldırıda kullanılan bombayı imal etmekte olan dört militan görülüyordu. Bu röportajdaki her şey düzmeceydi. Kürt militanları kılık değiştirmiş Arnavutlar canlandırmıştı, uzun yürüyüş aslında birkaç dakika sürmüştü, mağara, gazetecinin İsviçreli bir dostunun yazlık evinin bahçesinde bulunuyordu, çekim yapılan yer de Türkiye değil, Yunanistan'dı.
Ne yapmalı!
Amerika Birleşik Devletleri'nin saldırılarını ve Irak'ın savunmasını bize aktaran yayınların bunu nasıl aktardıkları herhalde en fazla dikkat etmemiz gereken unsur. Bunu nasıl gerçekleştirebileceğimizin bir reçetesi yoksa da Yazar-Gazeteci Ragıp Duran 'ın Neil Postman'dan aktardığı şu tavsiyeleri hatırlatmakta da yarar var:
Bu TV kanalı bu haberi neden yayınlıyor?, Bu haber acaba doğru mu? , Haberde adı ya da görüntüsü geçen her kişi ve kurum hakkında haberde yeteri derecede bilgi var mı?
Bu haberi neden bu kadar uzun verdi?, Bu haberin peşinden neden bir uzmanı ekrana çıkartıp haber süresinin üç misli açıklama yaptırdılar? Bu adam uzman da, acaba her söylediği doğru mu?, Bu haberi neden ilk haber olarak verdiler? TV'de izlediğiniz kaç haber o sabah okuduğunuz gazetede vardı?, TV'deki haberi ilk defa mı öğreniyorsunuz? Benim bu haberdeki bilgiyi öğrenmem ne işe yarar? (HA/NK)