"Kadınlar sıcağa dayanamazmış! "
Bodur'un ayrımcılıkla ilgili üç deneyimi de otomotiv sektöründe.
"İstanbul'a 2 saat mesafede büyük bir otomotiv firmasına iş görüşmesine gittim. Daha görüşmenin başında bana aslında 'erkek' aradıklarını söylediler. İlk önce buna çok şaşırdım. Öyle ya o kadar yol geldikten sonra bunu duymak hiç hoş değildi.
"Daha sonra da fabrikayı gezdirdiler. Yüksek fırınların olduğu dökümhane bölümüne geldik. Bana fırınların çok sıcak olduğunu, bu sıcakta çalışmanın kadınlara uygun olmadığını, sıcağa dayanamayacağımı söylediler.
"Anlaşılan erkek mühendisler sıcağa dayanabiliyorlarmış(?). Kaldı ki dökümü işçiler yapıyor mühendisler değil."
"Hep kadınlar eşlerine göre şehir ve ülke değiştirir!"
Bodur ikinci cinsiyet ayrımcılığıyla ilgili anısının oldukça olumlu geçtiğini düşündüğü bir iş görüşmesi sırasında yaşadığını anlatıyor.
Bursa civarındaki bir otomotiv firmasıyla yaptığım 2.5 saat süren bir iş görüşmesinin sonunda özel hayatımla ilgili sorular sorulmaya başlandı.
"'Nişanlı mısın?', 'sevgilin var mı?' gibi... Sevgilimin olduğunu söyledim. Yani o sihirli sözcüğü. 'Biz size yatırım yapacağız, yurtdışında eğitime göndereceğiz, ya bir yıl sonra evlenip İstanbul'a ya da başka bir yere giderseniz? Sevgilinizin burada yaşayacağının garantisini verebiliyor musunuz?' dediler.
"Erkek mühendis bunu verebiliyormuş anlaşılan. Hep kadınlar eşlerinin işine göre şehir ülke değiştiriyorlar ya..."
"Sen bekarsın maaş almasan da olur!"
Bodur son deneyiminin hem cinsiyet hem de ekonomik ayrımcılığına ilişkin bir örnek olduğunu söylüyor. Bu kez çalıştığı otomotiv fabrikasında "maaş almasan da olur!" deniliyor Bodur'a.
"Üçüncüsünü bu yıl son çalıştığım işyerinde yaşadım. Otomotiv sektöründen ufak bir aile firmasıydı. Az çalışanı var. Firma mali krize girdi. Benimle aynı pozisyonda çalışan bir de erkek mühendis vardı. Arkadaşımdı. Birlikte çalışıyorduk. Bana dediler ki 'Mali krizdeyiz. Senin maaşını bir süre geciktireceğiz. Sen nasıl olsa bekarsın, ailenle yaşıyorsun. Ailen seni idare eder.'
"Ve maaşlarımı iki ay geciktirdiler. Ama erkek mühendisin maaşını ödediler. Çünkü 'o kirasını veriyor, ev geçindiriyor. Ona vermeliyiz' dediler. Ben de maaşlarımı aldıktan sonra işten ayrıldım." (AD/EZÖ)