Türkiye İşçi Partisi (TİP), Hatay Milletvekili Can Atalay’ın vekilliğinin düşürülmesinin iptal edilmesi talebiyle TİP Genel Başkanı Erkan Baş adına Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurdu.
Başvuruyu Erkan Baş adına avukat Eren Gönen yaptı.
Dilekçede, “Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesinin Anayasanın 84. maddesine aykırı olması sebebiyle işlemin yokluğunun tespiti ve iptali” talep edildi.
Başvuruda, Meclis’te okunan Yargıtay’ın 3 Ocak tarihli kararının Atalay ile ilgili “kesin hüküm içeren” bir karar olmadığı ve AYM’nin ikinci ihlal kararının “uygulanmama kararı” olduğu belirtildi.
Dilekçede, “Yanlış bir karar okunarak milletvekilinin düşürülmesi yok hükmündedir” denildi.
CHP, AYM'ye başvurdu | Atalay’ın vekilliğinin düşürülmesinin iptalini istedi
Başvuruda şu ifadelere yer verildi:
“Şerafettin Can Atalay hakkında, Anayasa Mahkemesinin ikinci ihlal kararı sonrasında da İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından karara uyulmaması ve karar verilmemesi, dosyanın Yargıtay 3. Ceza Dairesine gönderilmesi ve Dairenin 3 Ocak 2024 tarihli kararı ile Anayasa Mahkemesi kararına uymayarak yargılamanın yenilenmesi talebinin kabul edilmemesi ve cezanın infazın devamına neden olunması Anayasanın 83. ve 67. maddelerinin ve kişi özgürlüğü ve güvenliğinin düzenlendiği Anayasanın 19. Maddesinin ihlalidir.
Milletvekili seçilen Can Atalay'ı hapiste tutmanın önünde herhangi bir engel kalmamıştır. Anayasa Mahkemesi 25 Ekim 2023 tarihli kararında milletvekili seçilmiş olması nedeniyle infazın durdurulmasına ve bulunduğu cezaevinden salıverilmesinin sağlanmasına karar verdiğine ve yine Anayasa Mahkemesi 21 Aralık 2023 tarihli sayılı Şerafettin Can Atalay (3) kararı ile bir kez daha infazın durdurulmasına ve bulunduğu cezaevinden salıverilmesinin sağlanmasına karar verdiğine göre; ortada tutmayı sona erdirmeyi zorunlu kılan, Anayasa Mahkemesi tarafından verilmiş ve uyulması zorunlu olan yargısal bir karar vardır. Anayasa Mahkemesi’nin TBMM’nin milletvekilliği düşürme işleminin yokluğunu tespit ederek iptaline kararı vermesi gerekmektedir.”
Atalay'ın avukatı Taşçı: Genel Kurul'da yanlış metin okudular
Anayasanın 19. maddesi: Herkes, kişi hürriyeti ve güvenliğine sahiptir. Şekil ve şartları kanunda gösterilen:
Mahkemelerce verilmiş hürriyeti kısıtlayıcı cezaların ve güvenlik tedbirlerinin yerine getirilmesi; bir mahkeme kararının veya kanunda öngörülen bir yükümlülüğün gereği olarak ilgilinin yakalanması veya tutuklanması; bir küçüğün gözetim altında ıslahı veya yetkili merci önüne çıkarılması için verilen bir kararın yerine getirilmesi; toplum için tehlike teşkil eden bir akıl hastası, uyuşturucu madde veya alkol tutkunu, bir serseri veya hastalık yayabilecek bir kişinin bir müessesede tedavi, eğitim veya ıslahı için kanunda belirtilen esaslara uygun olarak alınan tedbirin yerine getirilmesi; usulüne aykırı şekilde ülkeye girmek isteyen veya giren, ya da hakkında sınır dışı etme yahut geri verme kararı verilen bir kişinin yakalanması veya tutuklanması; halleri dışında kimse hürriyetinden yoksun bırakılamaz.
Anayasanın 83. maddesi: Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, Meclis çalışmalarındaki oy ve söz lerinden, mecliste ileri sürdükleri düşüncelerden, o otuıjımdaki Başkanlık Divanının teklifi üzerine Meclisçe başka bir karar alınmadıkça bunları meclis dışında tekrar lamak ve açığa vurmaktan sorumlu tutulamazlar.
Anayasanın 67. maddesi: Vatandaşlar, kanunda gösterilen şartlara uygun olarak, seçme, seçilme ve bağımsız olarak veya bir siyasî parti içinde siyasî faaliyette bulunma ve halkoylamasına katılma hakkına sahiptir.
Anayasanın 84. maddesi: Milletvekilliğinin kesin hüküm giyme veya kısıtlanma halinde düşmesi, bu husustaki kesin mahkeme kararının Genel Kurula bildirilmesiyle olur. 82'inci maddeye göre milletvekilliğiyle bağdaşmayan bir görev veya hizmeti sürdürmekte ısrar eden milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesine, yetkili komisyonun bu durumu tespit eden raporu üzerine Genel Kurul gizli oyla karar verir.
Kurtulmuş’tan Can Atalay yorumu: Muhatap derece mahkemesidir
(RT)