Fotoğraf: AA
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1. Küresel Mülteci Forumu'na katılmak üzere bulunduğu Cenevre'de, gazetecilerin sorularını yanıtladı, gündeme ilişkin değerlendirmeler yaptı. Anadolu Ajansı'nın aktardığına göre Erdoğan, özetle şunları söyledi:
Libya’ya asker gönderme
“Biz şu anda öyle adımlar attık ki bu adımlar Sevr'in ters köşe edilmesidir. Bu kadar önemli. Yunanistan Başbakanı olsun, Dışişleri Bakanı olsun, onlar Libya Mutabakatı'nın hukuka aykırı olduğunu söylüyorlar. Biz de tam aksine, 'Bu uluslararası deniz hukukuna uygundur' diyoruz.
“Attığımız adımın bütün hesabını, çalışmasını yaptık. Bu süreç de yeni başlamadı. Bu olayın aslında tarihi geçmişi var ve o geçmişinde, işin haritası çok daha farklıydı. Ne zaman? Kaddafi döneminde (2009'da). O süreçte bu adım atıldı ama tabii (Kaddafi'nin) ömrü vefa etmedi. Dolayısıyla çalışmalarımız şu anda bizim arşivlerimizde.
“Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Başkanlık Konseyi Başkanı Fayez Al Sarraj yakın zamanda geldi ve tekrar bir görüşme yaptık. Türkiye-Libya arasındaki süreci daha da hızlandıracağız. İhtiyaçları olursa onlara her an yardıma hazır olduğumuzu söyledik. Askeri ve güvenlik iş birliğinden tutun da denizlerdeki hukukumuz noktasında atılan, atılacak adımlara varıncaya kadar hazırız.
"Ağır alma söz konusu değil"
(Doğu Akdeniz'de başka adımlar olacak mı?) Özellikle Libya ile aramızdaki mutabakattan sonra çok daha hareketli ve seri şekilde gidecektir. Bu işin ağırdan alınma durumu söz konusu değildir. Bir tarafta Libya'da savaş var. Adam geliyor bir bölgeyi kuşatıyor, ateşe tutuyor. Şu anda Libya ordusu gereğini yapıyor. Mesela Ruslar Wagner'leri vermiş, bu adamlar orada. Abu Dabi yönetiminin, Mısır yönetiminin oraya verdiği bir destek var. Kime? Hafter'e. Hafter'in uluslararası tanınırlığı var mı? Yok. Kimse kabul etmiyor, Berlin süreci bile Hafter'i kabul etmiyor aslında.
Kanal İstanbul
"Düşünün, sizin Boğaz'ınızı kullanıyorlar ama hiçbir şey elde edemiyorsunuz. Öyle bir durum var. Kanal İstanbul ise böyle değil, Süveyş Kanalı'nda ve diğerlerinde oraların nasıl kendilerine ait hakları varsa biz de bu yatırımı yaptığımız zaman bu tür bir hukukumuz doğacak. Üstelik kaza endişesi de taşımayacaksın. İşin bir de bu güzelliği var.
"Bu proje kapsamında çok farklı bir İstanbul'u inşa edeceğiz. Üzerinde 5 tane köprünün olduğu, içme suyu hatlarının deplase edildiği bir modeli hayata geçireceğiz.
Yeni partiler
“Biliyorsunuz bundan önce de bu işi yaşadık. Üstelik de grup kuracak şekilde ayrıldılar. Ben burada sorsam, kaç tanesinin ismini kaçınız hatırlarsınız? Mesele bu. Onun için biz gündemimizi bunlarla meşgul etmiyoruz. Bizim yapacak çok işimiz var. Biz onlara bakalım. Çok daha kararlı bir şekilde kongrelerimize hazırlanıyoruz. Kongrelerimizi yapıp, bu kongrelerde gelen arkadaşlarımızla da inşallah 2023 seçimlerine gireceğiz.
Simit Sarayı
(Ziraat Bankası'nın, Simit Sarayı'nı almak için Rekabet Kurumu'na başvurması) Bunu duyduğum anda Genel Müdürümüzü aradım. Genel Müdürümüz, 'Bir ara gündeme geldi ama böyle bir şeyi şu anda düşünmüyoruz' dedi. Zaten Ziraat Bankası değil, Ziraat Bankası'nın girişim sermayesi şirketi. O tablo şu anda bu seyirde.
TIKLAYIN - Ziraat Bankası Simit Saray'nın %51'ini Alıyor
“Benim bunu tasvip etmem mümkün değil. Geçmişte kamu bankalarının görev zararı olayları sebebiyle nasıl battığını hatırlayın. Bütün kamu bankaları görev zararı adı altında çökertilmişti.
“Ziraat sadece ulusal değil uluslararası alanda önde gelen bankalardan bir tanesi. Halkbank da Vakıfbank da öyle. Vakıflar Genel Müdürlüğünün Vakıfbankta belli bir oranda hissesi var. Yeni atılan adımla Vakıflar Genel Müdürlüğü bundan sonra hizmet etmede büyük bir imkana sahip olacak. Yatırımlarını vakıf hizmetlerinde daha etkin gerçekleştirecek."