Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) verdiği Erbil Tuşalp kararıyla ilgili olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın cevaplaması istemiyle soru önergesi verdi.
Gazeteci Erbil Tuşalp, Birgün gazetesinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la ilgili 2006'da yazdığı iki yazı nedeniyle Erdoğan tarafından 5 bin lira tazminat cezasına çarptırılmıştı.
Tuşalp, Yargıtay'ın temyiz talebini ve karar düzeltme talebini reddetmesi üstüne AİHM'e başvurmuş ve AİHM, Tuşalp'in ifade özgürlüğünün ihlal edildiği sonucuna vararak Türkiye'yi 5 bin avro tazminata mahkum etmişti.
Aynı zamanda hukukçu da olan Sezgin Tanrıkulu, bianet'e yaptığı açıklamada, siyasi ve hukuki etik gereği AİHM'in verdiği mahkumiyet sonucunda paranın vatandaşların verdiği vergilerden değil, Başbakan Erdoğan tarafından ödenmesi gerektiğini, ancak bu paranın Erdoğan'dan alınmasını sağlayacak hukuki mekanizmanın Türkiye'de olmadığına dikkat çekmişti.
"AİHM kararı emsal niteliğinde, gazeteciler korkmasın"
Tanrıkulu, TBMM Başkanlığı'na konuya ilişkin Başbakan Erdoğan'ın cevaplaması istemiyle soru önergesi verdi.
Başbakan Erdoğan'ın eleştiriye tahammülü olmadığını ve kendisini eleştiren gazetecileri tazminat davalarıyla yıldırmaya çalıştığını söyleyen Tanrıkulu, AİHM'in Erdoğan'ı eleştirilere tahammül etmesi gerektiği konusunda hatırlatma yaptığını söyledi.
Gazeteci ve yazarlara da seslenen Tanrıkulu, Başbakan erdoğan'ı eleştirirken korkmamaları gerektiğini, AİHM'in Tuşalp kararının emsal niteliği taşıdığını ve yerel mahkemelerin Erdoğan lehine karar vermesi durumunda bile AİHM'in kararının ortada olduğunu vurguladı.
Tanrıkulu soru önergesinde Erdoğan'a şu soruları yöneltti:
* Gazeteci Erbil Tuşalp' in makalelerini yayınlayan Birgün Gazetesinden tahsil ettirdiğiniz tazminatı, faiziyle birlikte geri ödemeyi düşünüyor musunuz?
* AİHM'in, Tuşalp'in ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine dair kararından ne tür sonuçlar çıkarıyorsunuz? Bundan sonra da sizi eleştiren gazetecilere dava açmayı düşünüyor musunuz?
* Eleştiriye olan tahammülsüzlüğünüz yüzünden Türkiye'nin 5 bin Euro tazminata mahkûm edilmesini nasıl açıklıyorsunuz? Oluşan bu hazine zararı açtığınız dava nedeni ile meydana gelmiştir. Siyasi etik gereği bu tazminatı hazineye ödemeyi düşünüyor musunuz?
* Başbakan sıfatıyla açtığınız tazminat davalarının basın organları ve çalışanları üzerinde yarattığı ekonomik maliyetin yanı sıra, demokratik ülkelerin olmazsa olmazı olan eleştiri kültürünü de sekteye uğrattığını düşünüyor musunuz?
* Yazarlara, gazetecilere açtığınız kaç dava AİHM'e taşındı? Tuşalp davası dışında da AİHM'de Türkiye'nin mahkûm olmasına neden olan başka davalarınız var mı? Varsa, bu mahkûmiyetlerden Türkiye'nin ödediği toplam para miktarı ne kadardır?
* Şu ana kadar sizi eleştirdikleri için kaç gazeteciye dava açtınız? Bu davaların kaçını kazanıp, kaçını kaybettiniz?
* Kazandığınız manevi tazminat davalarından elde ettiğiniz manevi tazminat toplamı ne kadardır?
* Devam eden kaç davanız bulunmaktadır.? AİHM'nin bu kararı karşısında açtığınız davalardan vazgeçmeyi düşünüyor musunuz? (EKN)
