Fotoğraf: Murat Kula / AA
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Samsun 7. Olağan İl Kongresinde konuştu.
Konuşmasına İzmir depremiyle başlayan Erdoğan şu an itibarıyla 58 kişinin hayatını kaybettiğini, 896 kişinin de yaralandığı bilgisini verdi ve yaralıların 200 kadarının tedavide olduğunu, diğerlerinin taburcu edildiğini kaydetti.
İzmirlilere geçmiş olsun dileklerini sunan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bugüne kadarki tüm afetlerde olduğu gibi İzmir depreminde evlerini kaybeden vatandaşlarımızı da en kısa sürede yeni konutlarına kavuşturacağız. Hasar tespiti ile yıkılan ve yıkılması gereken binaların enkazlarının kaldırılmasının ardından hemen çalışmalara başladık.
“Bakanlıklarımız ve kurumlarımız tüm ekipleri ve imkanlarıyla felaket bölgesinde gereken her şeyi yapıyor. Depremden etkilenen İzmirlilerin yaralarını soğuklar ve yağışlar bastırmadan sarmakta kararlıyız.”
"Türkiye güçlüyse, biz güçlüyüz"
Erdoğan daha sonra partisiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Biz, kaderi Türkiye'nin kaderi ile Türk milletinin kaderiyle bütünleşmiş bir partiyiz. Türkiye varsa, biz varız. Türkiye güçlüyse, biz güçlüyüz. İşte bunun için her fırsatta AKP milletin partisidir diyoruz. Her kim bu gerçeği unutup, AKP'yi şahsi hesaplarının, hedeflerinin aracı haline dönüştürmeye kalkarsa karşısında milletimizle birlikte bizi de bulur” diye konuştu.
Erdoğan, AKP’nin 19 yıl geçmesine rağmen sürekli kendini yenileyerek, geliştirerek, enerjisini tazeleyerek iktidarını devam ettirdiğini de söyledi ve Türkiye genelinde üye sayılarının 11 milyonu aştığını ifade etti.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bölgemizde ve dünyada, siyasi, ekonomik sosyal her alanda çok ciddi kırılmaların yaşandığı adeta yeni bir küresel düzenin inşa edildiği bir dönemden geçiyoruz. Türkiye, medeniyetinin ve tarihinin kendisine verdiği sorumluluklara uygun şekilde bu kritik süreçte hakkın, hakkaniyetin mazlumun, mağdurun yanında yer alıyor.
“Bir yandan kendi haklarımızı savunurken diğer yandan elimizdeki imkanları zor günlerinde tüm dostlarımızla paylaşıyoruz. Karşımızda son asrın muktedirleri var. Güçlerini zulme, kan dökmeye, hile ve baskıyla toplumları sömürmeye borçlu bu zalimlere artık oyunun değiştiğini kabul ettirmek kolay olmuyor.
“Salgın döneminde içinde yaşadıkları güven ve refah düzeninin, aslında ilk ciddi krizde parçalanabilen bir sırça köşk olduğunu görmelerine rağmen hala eski alışkanlıklarını sürdürmeye çalışıyorlar. Ne kadar direnirlerse dirensinler bu değişim selinin önüne set kurabilmeleri mümkün değildir."
"Yardım isteyen her yere de el uzattık"
Bir yandan ülke içindeki sıkıntılara çözümler üreteceklerini, diğer yandan bölgedeki projeleri hayata geçireceklerini söyleyen Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:
"Geçmişte uzunca bir süre ülkemizi istedikleri gibi yönlendirmek, istedikleri gibi biçimlendirmek için kullandıkları araçları birer birer ellerinden aldık. Bizim dönemimizde de aynı oyunları oynadılar ve hep hüsrana uğradılar. Türkiye'yi vesayetle esir alamadılar, terörle dize getiremediler, darbeyle yıkamadılar, tehditle, kuşatmayla, ambargoyla prangaya çekemediler.
“Türkiye'yi ekonomiyle de alt edemeyecekler. Salgın döneminde tüm dünya kasıp kavrulurken biz sadece kendi ayaklarımızın üzerinde durmakla kalmadık yardım isteyen her yere de el uzattık. Şu ana kadar 155 ülkeye yardım elimizi uzattık. Yok demedik, herkesin yardımına koştuk. Maske, tulum, ilaç gönderdik. Ne varsa elimizde paylaştık."
“Suriye’de, Libya’da Azerbaycan’da varız”
Erdoğan, dünyada alan el değil veren el olmak için var olduklarını ispatladıklarını söyledi.
"Bölgede terör örgütleri ve zalim rejimler kardeşlerimizin canlarına ve şereflerine saldırırken pek çoklarının yaptığı gibi onlara sırtımızı dönmedik. Sahada kendilerine kalkan olduk." diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
"Suriye'de, Libya'da, Azerbaycan'da kardeşlerimizin yanında biz varız. Akdeniz'den Karadeniz'e, Suriye'den Libya'ya, Kıbrıs'tan Karabağ'a her yerde aynı onurlu tavrı ortaya koyduk. İnşallah bundan sonra da aynı şekilde yolumuza devam edeceğiz.
"Terörle mücadelede, darbe girişimlerinde, sınır ötesi harekatlarımızda şehitler verdik. İdlib'de, Afrin'de, bütün bunlarla beraber bizler Zeytin Dalı'nda, Pençe Harekatı'nda şehitler verdik ama şunu unutmayın her şehit bizim için arazilerin vatan olması demektir. Eğer bir vatana sahipseniz bu böyle oluyor."
"Tuzakların hepsini başlarına geçirdik"
Ekonomiye yönelik saldırıların da maliyetleri olduğunu belirten Erdoğan, "Hedeflerimize ulaşmak için hızla yol alırken kimi alanlarda bizi yavaşlattılar ama hamdolsun ülkemizi bu kutlu yoldan geri döndüremediler. Milletimizin birliğini, şu içinde bulunduğumuz beraberliğini bozamadılar. Bunun için kurdukları tuzakların hepsini de başlarına geçirdik." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Halen yürüttüğümüz mücadeleyi başarıya ulaştırdığımızda Türkiye artık siyasi ve ekonomik olarak dünyanın en büyükleri arasında yer alacaktır. Türkiye'ye nasıl 18 yılda demokraside ve kalkınmada çağ atlattıysak önümüzdeki dönemde de ülkemize hizmetlerimizi, artırarak sürdüreceğiz. Oruç Reis ile sürdüreceğiz, Fatih ile sürdüreceğiz, Koca Yusuf ile sürdüreceğiz, Kanuni ile sürdüreceğiz, Yavuz ile sürdüreceğiz ve bütün bunlarla beraber inşallah sismik araştırmalarımızla, sondaj çalışmalarımızla Allah'ın izniyle gelecek çok daha farklı olacak."
(HA)