Fotoğraf: Raşit Aydoğan / AA
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, MYK toplantısının ardından parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi.
Gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Öztrak, Sakarya Akyazı’da 11 yaşındaki çocuğa cinsel istismardan tutuklanan 58 yaşındaki Uşşaki Tarikatı lideri Fatih Nurullah’la ilgili konuştu.
Öztrak Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirerek "Erdoğan, her konuda konuşuyor, neden bu konuda konuşmuyor? Neden susuyor?" dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin gündeme getirdiği, idam konusuna değinen Öztrak, "Bu idam cezası meselesi ülkenin ne zaman başı sıkıntıya girse ülkeyi yönetenler tarafından gündeme getiriliyor. Bu ya gündemi değiştirme çabası ya da FETÖ'nün yurt dışına kaçan elemanlarına örtülü af çıkarma çabasıdır" ifadelerini kullandı.
"Medya keyfi kararlarla susturuluyor"
Öztrak'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
*Tek adam rejimi milletimize gün yüzü göstermedi. Türkiye demokrasi endeksinde son iki yıldır geriye düştü. Her gün yeni bir antidemokratik bir karar veya eylemle karşı karşıya kalıyoruz.
*Özgür medya keyfi kararlarla susturuluyor. Milletin seçtiği belediye başkanları görevden alınıyor. Milletin sırtına bir gecede vergiler yükleniyor. Saray hükümetine muhalefet edenler hapse atılıyor. Saray'ın emrindeki RTÜK Tele1'e ceza keserken, Atamızın kabrine hakaret eden müptezel kanala idari para cezası vererek geçiştiriyor.
*Kafa kesen IŞİD'in Türkiye emiri olduğu söylenen bir şahıs somut delil yok denilerek 10 serbest bırakılıyor. Bu ülkede kafa kesenlere layık görülen hukuk Saray hükümetini eleştirenlere layık görülmüyor. Demokrasinin olmazsa olmazı fikirler ayrılığıdır.
"Devlet protokolünde çocuk tacizcisi oturuyor"
*İnsanlarımız açlık sınırının yarısı kadar bir parayla 1168 lirayla yaşama tutunmaya çalışıyorlar. Durum bu, Ankara'da ekmeğe zam geliyor. Saray'dan çıt yok.
*Devlet protokolünde çocuk tacizcisi din bezirganları oturuyor. Kamuya atamalarda liyakat değil bu tacizcilerin referansları geçerli oluyor.
*Saray'ın kibirli ismi ‘Türkiye'nin ayaklarına takılan ekonomik prangayı parçalayıp kenara attık" deyiverdi. Saray'ın kibirli damadı 22 milyar buçuk dolar borcu IMF'ye ödedik diye övünüyor. O borcu alan da kendisi...
*Milletin karnı bu boş palavralara tok. Saray, anlattığı hikayelere kendisi de inanmıyordur.
*Salgında alınan kararları Bilim Kurulu almıyorsa, Sağlık Bakanlığı almıyorsa kim alıyor? Saray kibirli alıyor demek ki... Sanki kendisi Giresun'da miting yapmamış gibi milletimiz maske takmıyor, kurallara uymuyor diye suçluyor.
*AKP'nin devlet erkanı hiçbir tedbir almadan 1500 kişilik düğün yapıyor. AKP vekilin savunmasına ise özrü kabahatinden büyük mü diyelim, kaş yaparken göz mü çıkardı diyelim bilemedik. Ülkede ceza sadece fakir fukaraya mı işliyor?
Ankara- Niğde yoluna geçiş garantisi
*Bizim karşı çıkmamız yatırıma değil, yatırımın nasıl yapıldığı. 1 kuruş harcamadan yapıyoruz deyip milletin sırtına yıllar boyu ödenecek döviz çıkıyor. Ankara-Niğde yolunun ücreti 115 lira olacakmış. Bunu vatandaş nasıl ödeyecek? Bunlar diğerleri gibi, Yavuz Selim köprüsü gibi deli dumrul köprüsü olacak. Yola geçiş garantisi verildiğini Erdoğan'ın konuşmasından anlıyoruz. Ama döviz mi TL mi söylemedi. Diğer yollara benzemez umarım.
İdam açıklamaları
*Nasıl yol seçeceğimiz açık. Biz sosyal demokrat bir parti olarak idam cezasına karşıyız. Ancak bu idam cezası meselesi ülkenin ne zaman başı sıkıntıya girse ülkeyi yönetenler tarafından gündeme getiriliyor. Bu ya gündemi değiştirme çabası ya da FETÖ'nün yurt dışına kaçan elemanlarına örtülü af çıkarma çabasıdır. Ülkenin taahhütleri ortadır, Avrupa ile olan ilişkilerimizin bitmesi anlamına gelir. Ama onun yanında ülkeye idam getirilmesi sonucunda yurt dışına kaç FETÖ elemanlarının idam cezası var denilerek iade edilmemesi sonucunu getirir.
*AKP yöneticileri tarafından rutin olarak görülüyor herhâlde ki, o yüzden sesi çıkmıyor. Erdoğan, her konuda konuşuyor, neden bu konuda konuşmuyor? Neden susuyor? Dicem ki, bu din bezirganını protokol masalarında ağırladıklarından dolayı, bunların önerdiği polis memurlarını aldıklarından dolayı mahcubiyet duyuyorlar diyeceğim ama sanmıyorum.
Heybeliada'daki hastanenin Diyanet'e devredilmesi
*Heybeliada'daki pandemi hastanesinin, Diyanet'e devredilmesi şaka gibidir. Bence bunun arkasında ancak şu olabilir; Diyanet İşleri'nin ve Diyanet Vakfı'nın çok parası vardır, Saray bu hastaneyi vermek suretiyle onarsınlar istemektedir. Onarı yaptırılıp derhal pandemi hastanesi yapılmalı.
*Bizim gündemimizde bu yok. Böyle bir mitingdi oydu buydu MYK'nın gündeminde yok. MYK'nın gündemin açlık var, işsizlik var, borçlar var, ekonomik sorunlar var, hukuksuzluklar var. (HA)