Haberin İngilizcesi için tıklayın
Konuşmasına CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'yu eleştirerek başlayan AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Cumhurbaşkanı'nın ve yakınını yurt dışına gönderilmiş paralı söz konusu değil.
TIKLAYIN - CHP Man Adası Belgelerini Savcılığa Verdi
"Sahte kağıt parçalarında bu iddiayı destekleyecek hiçbir bilgi bulunmuyor. İddiasını ispat etseydi Cumhurbaşkanlığı makamından ayrılacaktım. Ortada para gönderme işi olmadığına göre aynı tavrı kendisinden bekliyorum "dedi.
"Tek taşla birçok kuş hedefleniyor"
Erdoğan, grup toplantısında özetle şunları söyledi:
"Bu (Kılıçdaroğlu) Zarrab davası ile ilgili açıklamalar yapacakmış. Bu mesele ile ilgili birkaç hususu milletimizle paylaşmak isterim. ABD'deki dava hukukla, adaletle, ticaretle ilgisi olmayan bir 'cambaza bak cambaza' oyunudur. Bu oyun ile tek taşla birçok kuş vurulmak hedeflenmektedir.
TIKLAYIN - Sarraf, 17 Aralık'ta Serbest Kalmak İçin Ödeme Yapmış
"Birisi, Suriye ve Irak'taki projeye hız verilmek istenmesidir. Davanın projesi Amerikan yönetimi içindeki bir gruba aittir. Amerika'da ülkemizdeki 28 Şubat dönemine benzer bir süreç yaşanıyor. Eski yönetim bakiyesi bir grubun ülkemiz konusunda Trump yönetiminin iradesine aykırı olarak yönetim izlediği anlaşılıyor.
"İddianameye bakılırsa davanın konusu ABD'nin İran'a uyguladığı yaptırımların delinmesine yönelik planının ortaya çıkarılmasıdır.
"ABD'ye sesleniyorum: Hala anlamadınız mı?"
"Uluslararası bir darbe girişimidir. ABD'ye sesleniyorum: Hala 15 Temmuz FETÖ darbe girişimini anlamadınız mı? Başta FETÖ olmak üzere bunların bütün suçlularını yargılayıp, müebbet hapse mahkum ederken, bunların dosyaları da size gelirken, hatta bunların ciddi bir kısmı ABD'ye kaçmışken neyi gizlemeye çalışıyorsunuz?
"Şu anda bu dava ile bunların ilişkisinin olmasını görmeniz lazım. Bunlar da bu davaları takip ediyorum. Ayrıca hiç kimsenin Türkiye gibi bir ülkeyi ABD siyasetindeki çekişmelerin malzemesi haline getirmesine hakkı yoktur.
ABD'ye YPG eleştirisi
"ABD'nin bu terör örgütünü korumak için neler yaptığını hiçbir inkara meydan vermeyecek şekilde anlatmıştır (SDG'den kaçarak Türkiye'ye sığındığı belirtilen Silo'nun açıklamaları). Biz terör örgütünün Suriye'deki uzantılarını bugün olmazsa yarın, mutlaka tamamen yok edeceğiz. Rakka operasyonundaki DEAŞ militanlarının sürüleceği yer neresi biliyor musunuz? Mısır, Sina çölü. Orada istihdam edilecekler.
"Biz, Özgür Suriye Ordusu'nu ABD ile beraber kurduk. O zaman PYD, YPG vardı. Hepsinin anası babası PKK vardı. Siz şimdi yeni bir manevrayla SDG'yi kurdunuz. Yeni bir aldatmaca...
"İsrail ile diplomatik ilişkileri kesebiliriz"
"ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımlama yönündeki haberler için üzüntümü iletiyorum. Kudüs Müslümanların kırmızı çizgisidir. Filistin halkının yaraları kanamaya devam ederken, her gün zulümler sürerken İsrail'e destek olarak böyle bir kararın alınması sadece uluslararası hukukun ihlali değil, aynı zamanda insanlık vicdanına vurulmuş ağır bir darbedir. İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) dönem başkanı olarak bu konunun sonuna kadar takipçisiyiz.
"Böyle bir adım atılırsa İİT zirvesini İstanbul'da toplayacağız. Sadece bununla kalmayacağız, bu liderler zirvesi ile çok önemli etkinliklerle tüm İslam dünyasını hareketlendireceğiz. Zira, sıradan bir olay değil. ABD bütün işleri bitirdi de şimdi bu mu kaldı? Bu adım diplomatik ilişkilerimizi İsrail'le koparmaya kadar gidebilir.
"Türkiye'nin ABD'ye karşı bir planı yoktur. Ama ABD'nin Türkiye'ye karşı bir planı olduğu açıktır. Buna nereden geliyorsun? Nereden gelmeyeyim? Kuzey Suriye'nin en doğusundan al, şöyle en batısına kadar bir terör koridoru var. Geçenlerde de söylemiştim: Yaklaşık 1300'dü TIR olarak, bu sayılar tırmandı 3 binin üzerine çıktı, bu TIR'larla mühimmat bölgeye geldi. Bu silahlar bölgeye niye gelir? Nerede kullanacak bunu Amerika? Kime karşı kullanacak? Ya İran, ya Türkiye, sıkıysa Rusya.
"O Davos'ta da söyledim..."
"O ayrıldığım Davos'ta onlara söyledim: Siz paranızın sahibisiniz, siyaset bize ait. Taksitlerini alıyorsunuz, biz bu ödemeleri bitirip ilişkilerimizi keseceğiz dedik. Mesele bu kadar basit. Hukukun ve bürokrasinin imkanları kullanılarak esir alınmaya çalıştığımızda bu tercihle karşılaştık. Milletimize soruyorum: Bu şantaja boyun eğip, ülkemizin anahtarlarını FETÖ ve CHP'ye mi teslim edelim. Bu soruyu milletime gittiğim her yerde milletime soracağım.
Milletimiz meydanı Gezi'de sokakları ateşe veren vandallara bırakmadı. Ben bu milletle iftihar ediyorum."
"Taşeron işçiler çalıştıkları yerde istihdam edilecek"
Erdoğan, taşeron işçilere yönelik düzenlemeyle ilgili ise şunları kaydetti:
"Yaklaşık 900 bin çalışanlarımızı ilgilendiren, taşeron işçilerimizle ilgili düzenlemeye değinmek istiyorum. Kamudaki 450 bin ile belediyeler ve il özel idarelerdeki 400 bin işçimiz, çalıştıkları yerlerdeki iktisadi teşebbüslerinde istihdam edilecekler.
"23 bin mevsimlik işçilerin halen en fazla 5 ay 29 gün olan çalışma süreleri de 9 ay 29 gün'e kadar çıkartılabilecek.
Yine kamuda 4C statüsünde çalışan kardeşlerimiz de 4B kadrosuna alınıyor. Böylece kamuoyumuzda uzun zamandır tartışılan bu meseleyi çözmüş oluyoruz. Bu arada komisyonlar, taşeronlar ortadan kalkıyor. Belediyelerde de iktisadi teşekküllerinin görevlisi olarak devam ediyor." (PT)
Fotoğraf: Halil Sağırkaya/ ANKARA/ AA