3 Aralık Dünya Engelliler Günü nedeniyle Engelliler Konfederasyonu, Türkiye Körler Federasyonu, Zihinsel Engelliler Federasyonu, Altınokta Körler Derneği, Türkiye Sakatlar Derneği adına Engelliler Konfederasyonu Başkanı avukat Turhan İçli basın açıklaması yayımladı.
Birleşmiş Milletler’in (BM) kabul ettiği Engelli Hakları Bildirisi’nin üzerinden 43, 2009’dan beri Türkiye için de bağlayıcı olan BM Engelli Hakları Sözleşmesi’nin üzerinden 12 yıl geçtiğinin hatırlatıldığı açıklamada engellilerin sorunlarının büyük ölçüde devam ettiği belirtildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“İlerlemeler son derece yetersiz”
“Engellilerin herkesle eşit fırsatlara, haklara ve olanaklara sahip olma, bağımsız ve kendi kendine yeterli birey olma, erişilebilir bir ülkede ve kentte yaşama, ayrımcılığa tabi olmama ve tüm karar alma süreçlerine etkin bir biçimde katılma talepleri karşılık bulmuş değil.
“Elbette bazı ilerlemeler var ancak son derce yetersiz. Eğitimde, istihdamda, siyasette, bütün toplumsal yaşam alanlarında engellilerle engelli olmayanlar arasındaki büyük eşitsizlik devam ediyor.
“Karar alma süreçlerinin dışında tutuluyoruz”
“Engelli bireylerin bağımsız ve kendi kendine yeterli bir yaşam sürdürmesinin koşulları hala oluşturulmuş değil.
“Kamu binalarının, açık alanların ve toplu taşım araçlarının engelliler için erişilebilir hale getirilmesi 1997 yılından itibaren mevzuata girmiş olmasına rağmen 21 yıldan beri bir arpa boyu yol alınmış durumda.
“Engellilere karşı önyargılar, ayrımcı tutum ve davranışlar bütün acımasızlığı ile devam ediyor. Engelliler ısrarla karar alma süreçlerinin dışında tutuluyor.”
Talepler
Basın açıklamasında talepler ise şöyle sıralandı:
- Bugün engellilere bakım aylığı ödenmesi için aile gelirinin kişi başına düşen bölümünün asgari ücretin üçte ikisinin altında olması, engelli aylığı alabilmek için ise asgari ücretin üçte birinin altında olması şartı aranmaktadır. Hiçbir geliri olmayan engelli bir birey, diğer aile bireylerinin geliri nedeniyle gelir sahibi olarak görülmekte; engelli aylığı ve bakım ücreti hakkından yararlanamamaktadır. İki yıl önce TBMM bu koşulu 65 yaşın üzerindeki vatandaşlar için kaldırırken engellilerin bu yöndeki talepleri reddedilmiştir. Bu nedenle şart koşulan gelir düzeyinin hesaplanmasında aile geliri yerine engellinin bireysel geliri esas alınmalıdır.
- Geçtiğimiz yıl dönemin başbakanı 2018 yılında 5 bin engellinin kamu personeli olarak istihdam edileceğini kamuoyuna ilan ederken bu yıl 2.500 yüz engelli kamu personeli alınacağı açıklanmıştır. Engellilerbuna tepki göstererek rakamın söz verildiği gibi 5 bine çıkarılmasın talep etmişler; 17 Eylül 2018 tarihinde görüştüğümüz Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Sayın Zehra Zümrüt Selçuk aralık ayında bu yönde çaba gösterileceğine söz vermiştir. Ancak bu söz yerine getirilmemiş ve 2.500 engelli kamu personeli istihdamı için tercih dönemi başlatılmıştır. 2019 yılında bu açığın kapatılması için en az 5.000 engelli kamu personelinin istihdam edilmesini istiyoruz.
- En çok kamu personel açığı Milli Eğitim Bakanlığında bulunmaktadır. Bakanlık yetkilileri bunun nedeninin, MEB çalışanlarının büyük çoğunluğunun öğretmenlerden oluşması ve yeterli engelli öğretmen adayı bulunmaması olarak açıklamaktadırlar. Oysa 3 bine yakın engelli öğretmen adayı varken alınacağı duyurulan engelli öğretmen sayısı 500 olarak ilan edilmiştir. Bu nedenle en az 1.500 engelli öğretmen atanmasını, tercihlerde avukatlık, psikologluk, sosyologluk gibi mesleklere daha çok yer verilmesini istiyoruz.
- Engelliler arasında işsizlik oranı bu kadar yüksekken yüzlerce engelli, hiçbir soruşturma geçirmeksizin Kanun Hükmünde Kararname ile ihraç edilmiş; masum oldukları kanıtlandığı halde görevlerine iade edilmemişlerdir. KHK ile ihraç edilen ve hakkında hiçbir soruşturma yapılmayan veya aklanan engelliler görevlerine iade edilmelidir.
- Yıllardan beri köklü değişiklikler yapılacağı belirtilen Sağlık Kurulu Raporları Yönetmeliği hala yürürlüktedir. Bu yönetmelik vücut fonksiyon kaybı değerlendirmesini bilimsel olmayan ölçütlere dayandırmakta; bu nedenle pek çok engelli yüzde 40 sınırının altında kaldığı için engellilerin yararlandığı haklardan yararlanamamaktadır. Sağlık Kurulu Raporu Yönetmeliğinin bir an önce değiştirilmesini ve rapor verme yetkisinin tıp uzmanlarının yanı sıra özel eğitim, sosyal hizmet ve çalışma uzmanlarının da katılacağı bir kurula verilmesini istiyoruz.
Engelliler ne istiyor?
|
(EKN)
* Fotoğraf: Flickr