EMO İzmir Şubesi Başkanı Musa Çeçen, dava için hazırlık aşamalarını tamamladıklarını; kent, belde ve köyleri kapsayan uygulamayı durdurmak amacıyla, yılbaşından önce davayı açacaklarını söyledi.
Uygulamanın kamu hizmetini ticari faaliyet olarak gören zihniyetin ürünü olduğunu savunan Çeçen, "Kentler, beldeler ve köylere milyarlık, hatta trilyonluk faturalar getiren karar Resmi Gazete'de 23 Mayıs 2002 tarihinde yayınlanarak, sessiz sedasız yürürlüğe girmişti. Süreç içerisinde Belediyeler Birliği dava açtı. Ancak, dava açma sürecindeki bazı eksiklikler sebebiyle, iptal edildi. Şimdi davayı biz eksiksiz bir şekilde açıyoruz. Biz kaybetmek üzere hiç dava açmadık ve bu davayı kazancağız" dedi.
Aydınlatma kamu hizmetidir
EMO Toplantı Salonu'nda bir basın toplantısı düzenleyen Çeçen, kararın yürürlüğe girmesi sürecinde, uyarıcı nitelikte birçok açıklamalar yaptıklarını, ancak bunların dikkate alınmadığını söyledi.
Genel aydınlatma bedellerinin belediye ve ilgili idarelerden tahsil edilmesi uygulamasının, özelleştirme politikalarının bir parçası olduğunu ileri süren Çeçen, "Özelleştirme macerasının peşinde koşturanlar, bir operasyonla bu süreci hayata geçirdiler. Aksi takdirde elektrik dağıtım şebekeleri özelleştirildiğinde, bu ihaleleri alan kesimlerin bekledikleri karlar azalacaktı" dedi.
Uygulamanın hukuka aykırı olduğunu kaydeden Çeçen, "Kentsel aydınlatma bir ticari iş değil, kamu hizmetidir. Bu Anayasa Mahkemesi'nin yerleşik içtihadlarında da kabul edilmiştir. Kent aydınlatması, kent sakinleri, ya da vatandaşlar için sadece bir ulaşım kolaylığı olarak kabul edilemez. Kent aydınlatması vatandaşların can ve mal güvenliğinin en önemli araçlarından birisidir" diye konuştu.
TEDAŞ da ödemeli
Çeçen, genel aydınlatma bedellerinin belediye ve ilgili idarelerden tahsil edilmesi mantığının kabul edilmesi durumunda, TEDAŞ'ın da zor duruma düşeceğini ifade etti.
Bu mantıkla bakıldığında, TEDAŞ'ın da, kent içi aydınlatma ve enerji nakil hattı direk yerlerini satın alması gerektiğini dile getiren Çeçen, "Yerel yönetimlerin aydınlatma amaçlı elektrik enerjisi, bir ticari meta olarak algılanırsa, bu durumda TEDAŞ zor duruma düşer. Çünkü, aydınlatma direkleri belediyelere ait değil, TEDAŞ'a aittir. Yani, bu durumda TEDAŞ'ın da direk yerlerini satın alması gerekir dedi.
Bütçe kısıtlı
Açtıkları dava sonucunda uygulamaya son verileceğinden emin olduklarına işaret eden Çeçen, "Yerel yönetimler cadde ve sokak aydınlatması dışında düzenledikleri park, bahçe ve rekreasyon alanlarının elektrik aydınlatma bedellerini zaten ödemektedirler. Bunun haricinde diğer aydınlatma bedellerinin belediyelerden tahsili, zaten kısıtlı olan belediye bütçelerinin ezilmesi anlamına geliyor" diye konuştu. (BB)