Eğitim-Sen LGBTİ+ Komisyonları, Onur Haftası için açıklama yayınladı. “LGBTİ+ hakları sendikal haklardır” diyen komisyonların açıklaması şöyle:
“Her yıl Haziran ayının sonlarında dünya genelinde kutlanan ve Stonewall ayaklanmasının yıldönümünde gerçekleştirilen, LGBTİ+lar ve LGBTİ+lara destek veren kişilerin katılımıyla bir dizi etkinlikler ve törenlerle Onur Haftası kutlanıyor. (1969 yılında Stonewall Inn adlı barda baskı, şiddet ve ayrımcılığa dayanamayan eşcinseller ayaklanmış, kendileri üzerinde baskı kuran polisi bara hapsetmiş ve 4 gün boyunca sokaklarda çatışılmış, eylemler yapılmıştır.
"LGBTİ mücadelenin dönüm noktalarından biri olan gün dünyanın her yerinde onur haftası, gey onur, LGBT onur ve onur yürüyüşü gibi adlarla kutlanır. Burada kastedilen onur, kişinin kendi oluşunun onurudur, kendi varoluşundan utanmayışının yansımasıdır.) Bu sene de "Ben Neredeyim" temasıyla tüm yasaklama ve baskılara rağmen kutlanacaktır.
LGBTİ Komisyonu kuruldu
“Eğitim-Sen her zaman eşit, parasız, bilimsel, laik, anadilinde, eğitim; demokratik yaşam ve eşit yurttaşlık için mücadele eden, eğitim ve bilim emekçilerinin sendikasıdır.
“Sendika, üyelerinin haklarını korumakla yükümlüdür. Sendika içinde de, her sağlıklı toplumda olduğu gibi lezbiyen, gey, biseksüel, trans, interseks bireyler bulunmaktadır.
“Bu sebeple Eğitim-Sen, ayrımcılığa ve cinsiyetçiliğe karşı mücadeleyi güçlendirmek adına, LGBTİ komisyonlarını kurdu ve bunu genele yaymaya çalışıyor. Bu konuda adımlar atmaktan da geri durmayacaktır.
“Eğitim toplumsal eşitsizliğin yeniden üretilmesinde önemli bir rol oynamaktadır. 'Eğitimde var olan cinsiyet eşitsizliği ''doğal'' ve ''var olması gereken' bir durum olarak kavratılmakta, LGBTİ+ çocuklar, eğitimciler, ebeveyn vb. yok sayılıyor. Eğitim süreçleri cinsiyet eşitsizliği ile pekiştiriliyor. Son olarak 103 saylı yasa ile çocuk tecavüzcülerinin affedilmesi, erken yaşta kız çocuklarının zorla evlendirilmesinin önü açılmaya çalışılıyor.
'Şiddetin genel ahlak adı altında meşrulaştırılmasına izin vermeyeceğiz'
“Eğitime erişimde, kız çocukları, mülteci çocuklar, anadili Türkçe olmayan çocuklar, LGBTİ+’lar, engelli çocuklar ve geçici koruma altındaki çocukların dezavantajları devam ediyor. Ayrımcı ve cinsiyetçi eğitim politikalarının en büyük mağduru oluyor.
“AKP ve kurumları, vatandaşın vergileriyle var olan Diyanet gibi kurumlar barış, hak, hukuk isteyen, özgürlükten yana olan, herkesi hedef haline getiriyor. Eğitim-Sen bu hakların sendikal mücadelesini veren bir örgüttür.
“Bilinmelidir ki Eğitim-Sen savaşa karşı barışı, kadın düşmanlığına karşı eşitliği, paralı eğitime karşı parasız eğitimi, asimilasyona karşı anadilinde eğitimi, antidemokratik eğitime karşı demokratik eğitimi, dini eğitime karşı laik ve bilimsel eğitimi, homofobi ve transfobiye karşı cinsel yönelim ve cinsiyet eşitliğini savunur ve mücadele eder.
“Devlet, imza attığı tüm uluslararası sözleşmelere rağmen, anayasa ve kanunlarda LGBTİ bireyleri yok saydığı gibi, yapılan şiddeti de genel ahlak adı altında meşrulaştırarak baskı uyguluyor.
'Yaşasın Onur Haftası'
“Hiç kimse dini, dili, ırkı, cinsiyeti, cinsel yönelimi, rengi dolayısıyla ayrımcılığa uğrayamaz. Devlet, tüm vatandaşlarına eşit muamele yapmakla yükümlüdür.
“Biz Eğitim-Sen'li eğitimciler olarak, din, dil, ırk, inanç, cinsiyet, cinsel yönelim gözetmeksizin toplumun tüm duyarlı kesimlerini, "eğitim, sağlık, barınma gibi en temel haklara erişimi engellenen LGBTİ+'ların hakları yasal güvence altına alınmalıdır demeye ve tacizciye, tecavüzcüye, kadın katillerine, çocuk istismarcısı ve katillerine, homofobik transfobik nefret suçu işleyenlere ve tüm bunları örtbas edip koruyan, sessiz kalanlara karşı mücadeleye ve dayanışmaya çağırıyoruz.
“Bu talepler ne toplumun huzurunu bozan ne de güvenliği tehdit eden talepler değillerdir. Bu talepler, eşit yurttaşlık hakkına erişmek için bir sosyal hukuk devletinde olması gerekenlerdir.
“Eğitim Sen olarak sendikada, okulda evde her yerde "Ben Neredeyim?" diye soruyor ve sormaya davet ediyoruz.
“Yaşasın Onur Haftası” (EMK)
*Fotoğraf: Evrim Kepenek/bianet