EÜ öğrenci ve öğretim elemanlarının oluşturduğu Ege İnisiyatifi, "Ege'den Van'a Soruşturmalara Değil, Eğitim Hakkına İmza" başlıklı kampanya başlattı.
Bugün (12 Aralık) EÜ Edebiyat Fakültesi buluşan ve ellerinde "Canavar gölde değil kampusta" yazılı dövizler taşıyan inisiyatif üyeleri yaptıkları basın açıklamasıyla kampanya hakkında bilgi verdiler.
Emek: 2004-2005'te iki binin üzerinde soruşturma açıldı
İnisiyatif adına açıklamayı okuyan Fen Fakültesi öğrencisi Emek Terzi, 2004-2005 öğretim yılından bu yana 600'e yakın öğrenciye iki binin üzerinde soruşturma açıldığı belirtti.
Terzi, "Adli vakalardan beraat eden öğrenciler, üniversite yönetiminin yargı kararlarını uygulamaması sonucu cezalandırıldı. Mahkeme kararlarına rağmen 120 öğrencinin öğrenim kredisi kesilirken 40'ı aşkın öğrenci herhangi bir üniversitede yüksek öğrenim görmekten men edildi" dedi.
"Sivil duyarlılığa ihtiyaç var"
Üniversitedeki antidemokratik ve hukuk dışı uygulamaların üniversiteyi akademik yapısından uzaklaştırdığını ve üniversite kampusunu fiziki ve idari anlamda militarize ettiği vurgulayan Terzi, şöyle devam etti:
"Yaşananlar, Kars Kafkas Üniversitesi'nden bir öğrenciye Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi yönetimi tarafından soruşturma açılması, ıslıklı protesto ve ideolojik halay gibi absürd sebeplerle soruşturma açılması boyutuna vardı. Üniversite rektörlüğü ve üniversite jandarma karakol komutanlığı işbirliği ile yürütülen bu soruşturma ve ceza sürecinin üç yılı aşkın bir süredir kamuoyu duyarlılığından uzak kalması konuya dair sivil duyarlılığın aciliyetini artırıyor."
Soruşturmalar öğretim elemanlarını da kapsıyor
Terzi, Van dışında daha birçok üniversitede devam eden baskıların yalnızca öğrencileri değil, "soruşturma şiddeti"nin Atilla Yayla ve İzgi Günal örneklerinde olduğu gibi öğretim elemanlarını da kapsadığını belirtti.
"Düşünce özgürlüğü ve söz özerkliğinin birincil korunaklı alanı olması gereken üniversitenin, meşru kabul ettiği söylemin dışında kalan söz, eylem ve düşünceyi akdemi dışı bırakması, üniversitenin içselleştirdiği otoriter zihniyetin önemli bir göstergesi."
Terzi, soruşturmacı zihniyeti kutsayan ve cezai uygulamaları hukuksuzluk boyutunda sürdüren otoriter üniversite yönetimlerini kınadıklarını ifade etti, özgür ve özerk bir üniversite için herkesi duyarlı olmaya çağırdı.
Açıklamanın ardından öğrenci ve öğretim elemanları "ideolojik halay" çektiler. İnisiyatif, kampanyayı önümüzdeki günlerde oluşturulacak İnternet sayfası aracığıyla yaygınlaştırmayı hedefliyor. (EÇ/KÖ)