İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde bugün (pazartesi) görülen davanın ikinci duruşmasına sadece sorumlu yazı işleri müdürü Mehmet Sucu ile gazete avukatı Bülent Utku katıldılar.
"Duyurmamak, oğluma, kendime, mesleğine ihanet olurdu"
Duruşmada savunma yapan gazeteci Sucu, "Uğur Kaymaz öldürüldüğünde aşağı yukarı benim oğlumun yaşlarındaydı. 14 yaşındaki bir çocuk 14 kurşunla öldürülmüştür. Geleceğe ilişkin büyük düşleri vardı. Böylesi bir olaya ilişkin gelişmeleri duyurmamak ilk olarak oğluma, kendime ve gerçekleri yazmak olan mesleğime ihanet olacaktı" dedi.
Gazeteci, savunmasında, ayrınca, "Ben hiçbirine ihanet etmedim. Olayın önemine inandım. Suç işlediğime inanmıyorum. Kaldı ki savcılığın iddianameyi yazması ile beraber dava süreci başladığı için suçun unsurlarının oluşmadığına inanıyorum" diye konuştu.
Sucu'dan sonra söz alan ve gazetecilerin beraatlerini talep eden avukat Utku, Eski Basın Kanunu'nda iddianame okunmadan haber yapılmasının suç oluşturduğunu hatırlatarak yeni yasayla durumun değiştiğini açıkladı.
Mahkeme, Kaymaz davasının belgelerini istedi
Savunmanın ardından Mahkeme Başkanı Sevim Efendiler, Uğur Kaymaz ve babasının öldürülmesi ile ilgili davanın güvenlik nedeniyle Eskişehir'e nakledildiğini belirterek, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan bu davaya ilişkin iddianame örneğini ve Eskişehir'de görülen ilk duruşmanın tutanak suretini istedi. Gazetecilerin davasına 20 Ekim'de devam edilecek.
3 Şubat'ta açılan dava kapsamında, Sucu ile birlikte, gazete sahibi İlhan Selçuk, Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Yıldız ve haberin yazarı İlhan Taşçı, 5187 Sayılı Basın Kanunu'nun 19. maddesinin 1 ve 2. bentlerinden ve eski Ceza Yasası'nın 119. maddesinden yargılanıyor. (EÖ)