Fotoğraf: WWF
WWF’nin açıklamasında deniz kirliliği, besin azalması, deniz trafiği, su altı gürültüsü (özellikle petrol arama faaliyetleri esnasında üretilen ani ses) , kasti öldürme, hedef dışı olarak ağlara takılma gibi nedenlerle yunusların geleceğinin tehlikede olduğu belirtildi. Yunuslara ilişkin bilgilerin verildiği açıklama şöyle:
- “Yunusların yavrularını 11-12 ay karınlarında taşıdığını ve 4-6 ay süreyle emzirdiğini biliyor muydun? Mesela İstanbul Boğazı’nın yerlilerinden olan afalina türleri yavrularını 12 ay karnında taşırken, 9 ay yavrularını emzirirler ve 4 yıl boyunca başka bir yavru dünyaya getirmezler.
- Yunuslar, ‘memeliler’ sınıfında yer aldığından halk arasında sıkça kullanılan ‘yunus balığı’ tabiri doğru değildir. Yunuslar akciğerleriyle solunum yapar; solungaçları yoktur. Soluk alabilmek için suyun yüzeyine çıkarlar. Bazı yunuslar 8 metreye kadar sıçrayabilir, nefeslerini yaklaşık 30 dakika tutabilirler.
- Zeki ve sosyal canlılardır; gruplar halinde gezer, beslenir ve dinlenirler. Oyun oynamayı çok severler.
- Dünyada, 89 yunus (dişli balina) ve balina (dişsiz balina) türü bulunurken, bunlardan 75’i yunus türüne aittir. Yunusların 72’si denizlerde yaşarken 3 türü ise nehirlerde yaşar. Türkiye'yi çevreleyen denizlerde en çok gözlemlenen yunus türleri, Afalina (Tursiops truncatus), Mutur (Phocoena phocoena relicta), Tırtak (Delphinus delphis), Çizgili Yunus (Stenella coeruleoalba ).
- Türkiye’de de görülen bütün türler IUCN kırmızı listesine göre tamamı insan kökenli faaliyetlerden dolayı “tehlike altında” olarak sınıflandırılmışken, Tırtak türü, 2003 yılında Uluslararası Dünya Doğayı Koruma Birliği’nin (IUCN) ‘tehlike altındaki türler’ listesine girmesine rağmen son 60 yılda popülasyonları yüzde 50 oranında azaldı .
WWF'nin açıklamasında "Dünya Yunus Günü’nde bir yunus evlat edinerek ya da aylık düzenli bağışlarınız ile bu eşsiz canlıların denizlerde özgürce yaşaması için yürüttüğümüz çalışmalara siz de destek olun" çağrısı yapıldı.
Yunus evlat edinmenin detayları için tıklayın
(DB)