Gelişmiş ülkelerde meydana gelen uçak kazalarının nedenlerinin meterolojik koşullar yönünden araştırıldığını vurgulayan Küçük, "Türkiye'deki uçak kazalarının meteorolojik açıdan ciddi bir bilimsel araştırmaya konu olduğunu bilmediklerini" söyledi.
"Ulaşımda ekonomi, düzen, mal ve can emniyetinin sağlanabilmesi, karayolu, demiryolu, denizyolu ve havaalanlarının planlanması ve bu yollardaki seyrüseferin her aşaması meteorolojik şartların göz önünde bulundurulması ile mümkündür" diyen Küçük, "doğal afetlerle etkili mücadele için, problemin boyutlarının bilinmesi ve bunlara karşı hazırlıklı olunması gerektiğini" söyledi.
Kazanın nedeni sis mi?
Diyarbakır'daki uçak kazasının "sis"ten kaynaklandığına dair iddiaların yaygınlaştığını hatırlatan Küçük, "uçağın neden pisti pas geçip inişten vazgeçmediğinin şu anki bilgilerle açıklanamayacağını" söyledi.
"Diyarbakır'a inmekte olan uçağın hem '1.5 kilometrelik görüş mesafesinde' inebileceği, hem de nehirdeki 'parçalı sis'ten etkilenebileceği söylenenler arasında. Fakat, eğik görüş mesafesinin tehlikeli bir şekilde düşmesi durumunda uçağın neden tekrar pisti pas geçip inişten vazgeçemediğini şu anki bilgilerle açıklamak mümkün değil."
Havacılık sektöründe meteorolojisinde destek
"Ulusal havacılığın dünya standartlarına uygun bir şekilde yapılandırılması ve Türkiye'de güçlü bir sivil havacılık teşkilatının kurulabilmesi için, havacılık meteorolojisi konusunda gelişmiş ülkelerdeki seviyeye ulaşabilmemiz gerekir" diyen Küçük, yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
* Her havalimanının ve heliportun yer seçiminde öncelikle hava limanının meteorolojik özellikleri, hava limanında pistlerin yönlendirilmesi ve uçuş faaliyetlerinin güvenliği bakımından yeniden incelenmeli ve uluslararası standartlara göre ayrıntılı meteorolojik etütler yapılmalıdır.
* Uçuşun güvenliği için atmosferin çeşitli seviyelerinde karşılaşılacak meteorolojik koşulların ve olayların bilinmesi ve en doğru şekilde tahmin edilebilmesi gerekir.
* Devlet Meteoroloji Genel Müdürlüğü (DMİ), bir uygulayıcı kurum olarak, askeri ve sivil havacılık dahil, her sektöre, kurum ve kuruluşa, halka meteorolojik hizmet ve destek sağlamakla yükümlüdür. Bunu yaparken, teknolojik gelişmeleri yakından takip ederek uygulamalıdır.
* Pistleri ve uçakları "sabıkalı" ilan etmeden önce, kazaların gerçek nedenlerini ortaya koyarak düzeltme yoluna gitmek gerekir. Bu nedenlerden ötürü, uçak kazalarının mutlaka meteorolojik yönden de ayrıntılı bir şekilde araştırılması gerekir.
* Hava limanlarının etrafında şehirlerin hızla gelişip büyümesi nedeniyle hava imanlarında türbülans ve düşük görüş gibi problemler yaşanmaması için yeni binalara ruhsat verilirken, yerleşim ve özellikle endüstriyel alanların kurulmasında meteorolojik analiz ve etütler de göz önünde tutulmalıdır.
* "Meteoroloji Mühendisliği" kendine özgün uzmanlık isteyen bir bilim dalıdır. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğündeki görevlendirmeler dikkate alınmalıdır.
* Türkiye'deki Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü gibi havacılık kurum ve kuruluşlarında da yeter sayıda "meteoroloji mühendisleri" istihdam edilmelidir. (BB)