Haberin İngilizcesi için tıklayın
Munzur Koruma Kurulu (DEDEF), EGEÇEP, Ankara Dersimliler Derneği ve İzmir Dersimliler Derneği, orman yangınlarına ilişkin ortak bir basın açıklama yaptı. Açıklamada, "Ormanlar yanıyor, geleceğimiz yok oluyor. Alınterimiz ve irademizle var ettiğimiz bu toprakları haramilere teslim etmeyeceğiz" denildi.
Yapılan açıklamada, 28 Temmuz itibarı ile Antalya Manavgat- Gündoğmuş, Muğla’nın Marmaris, Köyceğiz, Milas, Seydikemer ilçeleri, Adana, Denizli, Isparta illeri ve 30 Temmuz’daki askeri operasyon sonrası Dersim’in Hozat- Ovacık- Çemişgezek ilçeleri arasında kalan bölgede çıkan orman yangınlarının doğayı acı bir yıkımla karşı karşıya bıraktığına dikkat çekildi.
Ayrıca hava sıcaklığının artacağına dair tüm uyarıların dikkate alınmadığı gibi, THK’nin kayyum eli ile işlevsiz hale getirilmesine de tepki gösterildi.
Yıkım acilen durdurulmalı
Açıklamanın tamamı şöyle:
"Bir yandan yaşanan yangınlar bahane edilerek Kürtlere dönük saldırılar yaşanıyor. Bu ırkçı tutumu reddetmek, evrensel insan hakları ve demokrasiye inanan herkesin sorumluluğudur. Her ne gerekçe ile olursa olsun doğamıza, insanımıza yapılan saldırılar kabul edilemez. Kanun koyucuları ve kolluk güçlerini sorumluluğa davet ediyoruz. Koordinasyonun hızlı bir şekilde kurulması ve yerel imkanlarla birleştirilerek yıkımın acilen durdurulması sağlanmalı ve sonrasında ivedilikle tahribatın boyutları tespit edilerek rehabilitasyon çalışmalarına başlanması gerekmektedir.
"Aladağlar’dan Munzur Dağlarına, Cudi Dağı’ndan Kaçkarlar’a kederimize, sevincimize, aşklarımıza, cesaretimize tanıklık etmiş, ruhlarımızı renklendirmiş doğamıza, rant uğruna, güç kullanarak kıyıyorlar. Evrensel insanlık mirasımız, bir avuç sermaye sahibinin hırsına kurban ediliyor.
Sermayedarların kar hırsı
"Sermayedarların kar hırsı uğruna doğayı tahrip ederek bu felaketlere neden olan bütün projeler derhal durdurulmalıdır. Maden arama ruhsatları, HES projeleri iptal edilmelidir. Cudi’de aylardır süren ağaç katliamına son verilmelidir. Yaylaların uluslararası sermayeye açılmasına, Irmaklarımızın yataklarının değiştirilmesine izin verilmemelidir.
"Karadeniz’den Ege’ye Anadolu halkı, en önde kadınlar olmak üzere direniyor. Sığla ağaçlarının meşe yapraklarının, börtü böceğin, nice sessiz canlının sesi olacağız ve haykıracağız. Maviliği ve yeşiliyle, horonu halayı ile bu memleket bizim. Biz, alınterimiz ve irademizle var ettiğimiz bu toprakları haramilere teslim etmeyeceğiz."
(SO)