Ergenekon davasının 270. duruşması öncesinde Silivri cezaevi önünde toplanan ve mahkemeye girmek isteyen kalabalığa biber gazıyla müdahale edildi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İşçi Partisi (İP), Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyelerinin aralarında bulunduğu kalabalık bir grup Cumhuriyet savcısının esas hakkındaki görüşünü açıklaması beklenen Ergenekon davasının 270. duruşması öncesinde sanıklara destek amacıyla Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi önünde bir araya geldi.
Habertürk'ün verdiği bilgiye göre, duruşma salonunun önüne gitmek isteyen gruba jandarma ve polis biber gazıyla müdahale etti.
Çıkan arbedede göstericiler demir bariyerleri yıkınca bazıları ezilme tehlikesi geçirdi. Grubun arasında bulunan CHP Genel Başkan Yardımcıları Gürsel Tekin ve Adnan Keskin ile bir grup sanatçı jandarma panzerinin önüne geçerek suyla müdahale edilmesini engellemek istese de küçük çaplı bir müdahale gerçekleşti.
Gazetecilere açıklama yapan Tekin, müdahalenin kabul edilemeyeceğini söyledi.
Duruşma gergin başladı
Saat 09.45'de tutuklu sanıklar salona alınmasıyla izleyiciler sanıklara alkış ve sloganlarla destek verdi. İzleyiciler "Türkiye sizinle gurur duyuyor", "Sizi almadan gitmiyoruz buradan" şeklinde slogan attı.
Sanıklardan Tuncay Özkan, "Adalet istiyoruz. İsteklerimiz Türkiye ve adalet için. Adalet meşalelerini her yerde yakın. Yurtseverlik için adalet. Burada hukuk yok. Burada adalet istiyoruz. Bu dava açıldığı gün, bizim cezalarımız verildi. Önemli olan halkın vicdanıdır. Biz kendimizi halkın vicdanına bıraktık" diye bağırdı.
Mustafa Balbay da, "Burada çürümeyeceğiz. Adaleti sizinle yayacağız. Burada adalet terazisini yükselteceğiz. Biz Türkiye'nin yediveren gülleriyiz. Sizinle birlikte adalet arayacağız" dedi.
Duruşma başlamadan önce 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hasan Hüseyin Özese, seyircilere seslenerek "Herkes sessiz olsun. Gerekirse seyircisiz devam ederiz. Burada yargılama yapıyoruz. Herkes sorumluluğunu bilsin" dedi.
Duruşmaya başlanmasının ardından avukatlarla mahkeme heyeti arasındaki tartışma nedeniyle duruşmaya ara verildi. Mahkeme, alkışlarla sanıklara ve avukatlara destek vermeye çalışan izleyicilerin salondan çıkarılmasını istedi ve duruşmaya ara verdi.
İzleyicilerin salondan çıkarılmasının ardından duruşma yeniden başladı. Mahkeme Başkanı iddianamenin okunmasıyla duruşmaya devam edileceğini açıkladı. Ancak Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese ve avukatlar arasında yeniden söz alma tartışmaları yaşandı.
"Savunma söz hakkı istiyor"
Avukat Vural Ergül söz almadan ayağa kalkarak, "Savunma söz hakkı istiyor" şeklinde bağırınca Özese, Ergül'ün dışarı çıkmasını istedi. Avukat Ergül duruşmadan çıkmayacağını belirtmesi üzerine diğer avukatlar da ayağa kalkarak Avukat Vural Ergül'ün etrafında çember oluşturdu ve jandarmanın Ergül'ün salondan çıkarmasına engel oldu.
Duruşmaya ara veren Mahkeme Başkanı Özese, jandarmaya avukat Vural Ergül'ün duruşmadan zorla çıkarılması talimatını verdi. Ancak Avukat Ergül avukatlar için ayrılan bölümden çıkmadı.
Başbuğ, Tolon ve Iğsız salondan çıktı
Aranın ardından, Ergenekon davasıyla birleştirilen dosyaların iddianamesinin okunması sırasında avukatlar alkışlarla ve oturdukları masları yumruklayarak protesto etti.
Tutuklu sanıklardan eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ gazetecilere "Yargılamayı görün" diyerek salondan ayrıldı. Emekli orgeneraller Hurşit Tolon ve Hasan Iğsız mahkeme salonunu terk etti. Duruşmaya üçüncü kez ara verildi.
İnce: Başbakanın savcı olduğu dava
Duruşmayı izleyen CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, duruşmaya verilen arada yaptığı açıklamada Ergenekon davasını "uydurulmuş" olarak değerlendirdi.
"Bu topraklar ilk kez böyle bir mahkemeye tanıklık ediyor. Savcısı AKP, tanığı PKK, yargılanan Türkiye'dir. Burada adalet yok, insanlık yok, hukuk yok.
"Savcısının başbakan olduğu bir dava. Sahte düzmece belgelerle insanlar içeride tutuluyor. Burada bir yargılama yapılmıyor.
"Bu cumhuriyetle hesaplaşmadır. Türkiye Cumhuriyetinin kökünü kurutmak için uydurulmuş bir davadır."
Dördüncü kez ara
Yaklaşık bir saatlik aranın ardından duruşmaya saat 15.15'te yeniden başlandığında Başkan Hasan Hüseyin Özese, ek iddianamenin okunmasına ara verildiğini, Genelkurmay Bilgi Destek Dairesi'ndeki bilgisayarların hard disklerine ilişkin ön inceleme raporunun okunmasına geçileceğini açıkladı.
Rapor, okunmaya başlandığında avukatlar önce kendilerine söz hakkı verilmesini istediler. Başkan Özese'nin söz hakkı vermemesi üstüne sanık avukatları masallara vurarak ve alkış tutarak mahkeme heyetini protesto etti. Avukat Celal Ülgen, Ahmet Çörtoğlu, Hüseyin Ersöz, Dilek Helvacı, İlkay Sezer ayağa kalkarak itirazlarını sürdürdü.
Başkan Özese'nin rapor okunduktan sonra söz vereceğini söylemesine karşın avukatlar protestolarını sürdürdü.
Bunun üstüne Özese, "Avukatlara her duruşmada söz verilmez" dedi. Başkanın bu sözleri avukatlar arasında daha büyük tepkiye neden oldu.
Bu esnada savcı Mehmet Ali Pekgüzel söz istemesi üzerine avukatlar savcıdan, duruma ilişkin mütalaa alınması gerektiğini söylediler. Başkan Özese, "Savcıya da söz vermiyorum" dedi.
Başkan Özese, "Ayakta duran avukatları salondan çıkarın" talimatı verince tüm avukatlar ayağa kalktı. Başkan Özese saat 15.30'da duruşmaya dördüncü kez ara verdi. (EKN)
* Bu haber Hürriyet ve Habertürk'ün internet sayfalarından derlenmiştir.