"Eğitimde anadilinin kullanılması, bir insan hakkıdır. Bütün vatandaşlara eşit hizmet yükümlülüğü bulunan devletler, bu hakkın kullanılması için gerekli önlemleri almakla yükümlüdür. Bu süreçte anadilini eğitiminde kullanamayan çocuklar dezavantajlı durumdan çıkmalıdır."
Diyarbakır Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü (DİSA) Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Necdet İpekyüz, "Dil Yarası: Türkiye'de Eğitimde Anadilinin Kullanılması Sorunu ve Kürt Öğrencilerin Deneyimleri" başlıklı araştırmanın sonuçlarını bu sözlerle özetliyor.
Diyarbakır'da, başta Kürt meselesi olmak üzere Türkiye'nin siyasal, sosyal, ekonomik ve kültürel sorunlarına yönelik araştırmalar yapmak üzere 8 Mart 2010'da kurulan DİSA, Temmuz 2009'da başlattığı araştırmanın bulgularını yarın kamuoyu ile paylaşacak.
Toplantı, İpekyüz'ün açılış konuşması ile başlayacak. Ardından, Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vahap Coşkun, Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Yar. Doç. Dr. Nesrin Uçarlar, Sabancı Üniversitesi öğretim görevlisi Şerif Derince, araştırma bulgularını açıklayacak. Oturumun moderatörlüğünü Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Şemsa Özar üstlenecek.
Toplantının ardından bir açılış resepsiyonu da gerçekleştirilecek.
"Amacımız, çok dilli bir eğitim anlayışının gelişmesine katkıda bulunmak"
DİSA'nın farklı görüş ve kurumlardan 16 kişinin bir araya gelmesiyle kurulmuş bağımsız bir enstitüsü olduğunu belirten İpekyüz, "Amacımız çok dilli bir eğitim anlayışının gelişimine ve toplumsal barışa katkıda bulunmak" diyor.
İpekyüz, DİSA'nın kuruluşunu ve çalışmalarını şöyle anlatıyor:
Türkiye'nin demokratikleşmesi ve gerçek bir hukuk devleti olması önündeki en büyük engel Kürt meselesi. Tarihsel birikimimiz, Kürt sorununun şiddetle değil, meselenin tüm boyutlarıyla ele alınmasıyla çözülebileceğini gösteriyor.
Bu konuda araştırmalar yapan, araştırma verilerini değerlendiren, alternatif politikalar üreten, siyasi karar alıcılar başta olmak üzere kamuoyuna bilgi sunmayı hedefleyen bir enstitü kurmak istedik.
Kurucularımız, Dilek Kurban, Fazıl Hüsnü Erdem, Galip Ensarioğlu, Meral Danış Beştaş, Mithat Sancar, Nurcan Baysal, Osman Kavala, Raif Türk, Semahat Sevim Şar, Sertaç Bucak, Sezgin Tanrıkulu, Şahismail Bedirhanoğlu, Şemsa Özar, Şerif Derince ve Vahap Coşkun.
DİSA'nın Kürtçede de "yeniden, tekrar" gibi bir anlamı var.
Neden anadili meselesi?
Kürt meselesi ile ilgilenen tüm aktörlerin ortak çalışma alanı, Kürtlerin tarihi ve anadili. İdeolojik farklılıklar olsa da ortak payda, anadili meselesi. Bu çerçevede, eğitimde anadilinin kullanımı konusunda araştırma yapmak üzere bir ekip oluşturduk.
Anadilinde eğitime ilişkin uluslararası standartları, ülke deneyimlerini, örnek çalışmaları dikkate aldık. Ankara, İstanbul ve Diyarbakır'da öğretmenler ve ailelerin katılımıyla derinlemesine bir çalışma yürüttük. Çalışmamızı Türkçe "dil yarası", Kürtçe "kula ziman" olarak adlandırdık."(BB)