Özelleştirmeye karşı başarılı bir direniş gösteren Bolivya işçilerinin mücadelesini anlatan Ross, "Bolivya halkı su ve doğalgaz özelleştirmesine karşı iki kez başkente yürüyerek devlet başkanlarını iktidardan indirdi" dedi.
"Evet onlar çok güçlü. Silahları, hapishaneleri ve orduları var; ama bizler daha güçlüyüz."
"Petkim ve Tüpraş özelleştirmesine karşı verdiğiniz mücadele Bolivya'daki işçilerin, Meksika'daki Zapatistaların, Güney Afrika'daki çiftçilerin mücadelesiyle birleştiği zaman, yani bizler direnişi küreselleştirdiğimiz zaman, önümüzde kimse duramaz."
"Dayanışmanın ne anlam ifade ettiğini çok iyi anlamamız ve birbirimizi dinlememiz gerek."
NAFTA'nın sonuçları
Meksika yerlilerinin kutsal kitabında bu insanların mısır insanları olarak anıldığını söyleyen Ross, Kuzey Amerika Serbest Ticaret Antlaşması'nın (NAFTA) Meksika'daki yerli halk üzerindeki ölümcül etkilerini anlattı.
"NAFTA ticaret anlaşmasının yürürlüğe girmesinden sonra Kuzey Amerika'dan Meksika'ya, 6 milyon ton mısır ithal edildi. Bunun 4 milyon tonu genetiği değiştirilmiş (GDO) mısır. İthalat sonunda, on binlerce çiftçi topraklarını ve işlerini kaybetti; iş bulmak amacıyla ABD'ye kaçak işçi olarak gitti.
Bu kaçak göçmenlerin yaklaşık 4 bini ABD sınırında sınır görevlileri tarafından vurularak, nehirde boğularak ve çölde susuz kalarak öldü. Bu rakam 11 Eylül'de Dünya Ticaret Örgütü binasında ölenlerden çok daha fazladır."
İşçiler tarafından ilgiyle izlenen ROSS, "Venceremos" (kazanacağız) diyerek, Aliağa'dan tüm küreselleşme karşıtlarına selam götüreceğini söyleyerek konuşmasını bitirdi.
67 yaşındaki Ross, son kitabı "Kapitalizm tarafından öldürülenler"i tanıtmak için Avrupa turunda. Vietnam Savaşına gitmeyi reddettiği için ABD'de hapse atılan ilk savaş karşıtı olan Ross, geçen hafta, Irak Dünya Mahkemesi'nde tanıklık yapmak için İstanbul'daydı. (CA/TK)