Demokrasi İçin birlik (DİB), Sedat Peker’in YouTube'dan yayınladığı videoların 7.'sinde 90'larda öldürülen gazeteciler Kutlu Adalı ve Uğur Mumcu'ya değinmesi sonrası açıklama yayınladı.
TIKLAYIN - Sedat Peker, Adalı ve Mumcu cinayetlerinde Ağar'ı işaret etti
“Temiz toplum için talep yükseltmek gerek”
Açıklamada özetle şöyle denildi:
“Ekonomiyi, ülkeyi kara para ve uyuşturucu trafiğinin merkezi haline getirerek yönetmekten başka çaresi kalmamış, lime lime dökülen bu rejimin üstesinden gelmenin yolu, toplumun etkin bir biçimde yönetebildiği ve denetleyebildiği şeffaf, demokratik, özgürlükçü, barış içinde bir ülke inşa etmektir. Temiz toplum için taleplerini yükseltecek bir yurttaş gücü ortaya çıkarmaktır.
“Cumhur ittifakını destekleyen mitingler yapan, barış akademisyenlerinin kanında duş alacağını açıklayan, içişleri bakanı tarafından koruma verilen organize suç örgütü lideri Sedat Peker konuşmaya başlayınca, mafyalaşmış sermayenin kara para, uyuşturucu trafiğinin, sermaye transferlerinin, el koymaların devlet kurumlarıyla iç içe girdiği kanlı ve kirli ilişkiler ağı ortaya döküldü.
“Doksanlardan beri Susurluk kazasıyla ortaya çıksa da üstüne gidilmeyen, tam tersine Susurluk sonrasında iktidara gelen AKP tarafından halk sindirilerek, hesap sorma yollarını kapatılarak derinleştirilen bu ilişkiler, sağ iktidarların mafyayla geleneksel bağını da aşarak iktidar ortaklığına dönüştü.
“Bu rezillik, Kürt sorununun barışçıl çözümünü reddeden iktidarlar tarafından terörle mücadele safsatası ile meşrulaştırıldı. Devlet yetkilerini kullanarak insanlık suçları işleyenler, uyuşturucu trafiğinin, kanlı cinayetlerin, el koymaların içi içe geçtiği bu süreçte servet kazandı. Tek adam rejimiyle giderek yaygınlaşan keyfilik ve hukuksuzluk, ihale kanunundaki sayısız değişikliğin yarattığı denetimsizlik, yağma ve talanın bir sermaye birikim aracı olarak kanıksanması, mafya-tarikat-devlet-sermaye arasındaki ayrımları giderek silikleştirdi.
“Doksanların içişleri Bakanı Mehmet Ağar’ın “Bin operasyon yaptık”, Dönemin başbakanı Çiller’in “Devlet için kurşun atan da yiyen de şereflidir” sözlerinin işaret ettiği korkunç gerçek, Kürtlerin özgürlük talebinin üstüne faili meçhullerle gidilmesiydi. 7 Haziran seçimlerinde kaybeden AKP’nin beka gerekçesiyle yükselttiği savaş kanlı servetlerin büyümesinin aracı haline geldi.
‘Çirkeften kurtulmalıyız’
“Ülkenin dağına, taşına, ağacına, keçisine, kuşuna, düşman talancı saldırganlık da, kadın kıyımına yol açan erkek egemenliği de hem bu kokuşmuşluğu beslemekte, hem de beslenmektedir.
"Bu karanlığın üstesinden gelmenin yolu; halkın tabandan katılımıyla bizzat oluşturduğu şeffaf, demokratik bir rejimi inşa edecek yurttaş gücünü ortaya çıkarmaktır. Kürt sorununun barışçı, demokratik çözümü için adım atmaktır. Ancak böyle bir yurttaş gücü, temiz toplum için gerekli talebi yükseltebilir.
"Demokrasi güçlerine düşen görev bu gücü ortaya çıkarmaktır. Bu çirkin fotoğrafların gölgesinde, bu çirkefin içinde yaşamaktan kurtulmanın başka yolu yok.”
(EMK)