Fotoğraf: Orhan Çiçek-AA
Haberin İngilizcesi için tıklayın
TBMM Çocuk İstismarı Araştırma Komisyonu, Çarşamba günü 6 Şubat depremlerinin ardından çadır kamplarda barınmaya başlayan çocukların istismardan korunmasıyla ilgili önlemler konusunda uzman kuruluşların yaklaşım ve önerilerini dinledi.
Komisyon "6 yaşındaki bir kız çocuğunun 'evlilik' adı altında cinsel istismara maruz bırakılması olayının araştırılarak benzer olayların yaşanmaması ve her türlü çocuk istismarının önlenmesi için alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi" amacıyla kurulmuştu.
TIKLAYIN-Çocuk istismarının önlenmesine ilişkin Meclis Araştırma Komisyonu kuruldu
Toplantının başında Komisyon Başkanı, AKP Aksaray Milletvekili Cengiz Aydoğdu, 6 Şubat depremlerinde ailesini ve yakınlarını kaybeden refakatsiz çocukların durumuna ilişkin olarak Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'ndan gelen verileri de paylaştı.
Depremde Aile Bakanlığı
1902 refakatsiz çocuğa ulaştı
Aydoğdu, depremden sağ olarak kurtulan 1902 refakatsiz çocuktan 1476'sının ailesine teslim edildiğini, 322'sinin ise hastanede takibinin gerçekleştirildiğini söyledi: "Çocuklardan 104'ünün bakanlık çocuk evleri sitelerinde bakılıyor.
"Kuruluşlardaki korunma altındaki çocukların yaş dağılımı ise şöyle: 1 yaş altı 42 çocuk, 1-6 yaş aralığı 29 çocuk, 7-12 yaş aralığı 19 çocuk, 13-18 yaş aralığı 14 çocuk. Kimliği belirlenen çocuk sayısı; 1820, kimliği belirlenemeyen çocuk sayısı; 82.
"Eldeki verilere göre, ihbarlarla eşleşmesi yapılan çocuk sayısı 289. 163 çocuğun ailesiyle iletişimi sağlandı, 19 çocuk listelerde eşleşmiş olup il müdürlüklerinden teyit için haber bekleniyor." Aydoğdu 107 çocuğun ise öldüğünün öğrenildiğini söyledi.
Çocuk hakları
kuruluşları dinlendi
Komisyon, bilgi paylaşımının ardından deprem sonrasında çocuklarla ilgili olarak gündeme gelen sorunlar konsunda Türkiye Psikiyatri Derneği, Çocuk İstismarını ve İhmalini Önleme Derneği ve İmdat Derneği yetkililerini dinledi.
"Çadır kamplarda kalan
çocuklar özellikle takip edilmeli"
İmdat Derneği Başkanı Prof. Dr. Oğuz Polat, deprem bölgelerinde "çocuk kaçırma ve istismar olayları" ile ilgili iddiaların gündeme geldiğini belirterek, bu konuda acil önlem alınmasını istedi.
Polat, "Cinsel istismar gizli kalır." diyerek uyardı.
Küçük kız ve erkek çocuklarının bu tarz olaylara maruz kalmalarında korkutulmaları, susturulmaları gibi bir durum vardır. Burada bir tarikat tarafından alıkoyulmuş bir çocuk var. Çok uzun bir süreçte bunu yaşamak zorunda kalmış ve gün yüzüne çıkmamıştır. Bir uzmanın tesadüfen öğrenmesi üzerine ortaya çıkmıştır. Bu tür olaylar çok sık yaşanıyor. Dünyada da benzeri şekilde oluşan olaylar zincirleri var. Bunlar adına önlem alacaksak doğru tespitler yapmak gerekiyor." dedi.
Polat deprem bölgelerinde özel önlem alınması gerektiğini vurguları.
"[...] Oradaki mülki amir ve güvenlikten sorumlu kişilerce çadır kamplarda, konteyner kamplarda cinsel istismar vakalarının ne kadar sık gözlendiği takip edilmeli. Dünyada da böyle [...] Çadır kamplarda kalan çocuklar özellikle takip edilmeli"
"4 milyon çocuk depremden etkilendi"
Çocuk İstismarını ve İhmalini Önleme Derneği Prof. Dr. Kasım Karataş ise Türkiye nüfusunun yüzde 27'sini 18 yaş altı çocukların oluşturduğunu vurguladı. Dünya tarihinde bu kadar kısa süre içerisinde koşullar nedeniyle göç etmek zorunda kalındığı bir olay hatırlanmadığını söyleyen Karataş, "Deprem felaketinden etkilenen 4 milyon çocuğumuz var. Bunu çalışacak bir komisyon da kurmak lazım," dedi.
Prof Karataş uyardı: "Kapalı ortamlar ve yapılar yeterince denetlenip müdahale edilemiyorsa orada yanlış işler olur." dedi.
"Cinsel istismar aslında bir şiddet,
bireysel bir konu değil"
Hacettepe Üniversitesi Psikiyatri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Koray Başar da deprem gibi kaotik ortamlarda cinsel istismarların da arttığına dikkati çekti. Genellikle suçu işleyen faillerin tedavi süreciyle ilgili çalıştığını belirten Başar, "Bu konu onların [faillerin] sapkınlığıyla ilgili bir konu değil aslında," dedi.
Başar, "Bunu sadece cinsellikle ilgili bir problemmiş gibi gördüğümüz zaman büyük bir yanılgıya düşüyoruz" diye uyardı.
"Cinsel istismar aslında bir şiddet. Bunun failleri genellikle şiddet eğilimli kişilerdir. Sabıkalarına baktığımızda hırsızlık, gasp, şiddet suçları vardır. Cinsel istismar bireysel bir konu değil. Toplumsal yapı, işleyişle ve bunların nasıl iletildiğiyle ilişkili."
(AEK)