Yukarıdaki sözler, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın Kıbrıs Cumhuriyeti'nden pasaport alan Kıbrıslıtürklere ilişkin değerlendirmelerinden sadece birkaçı.
"Ben kimseye hain demedim"
Denktaş, dün (Çarşamba) de bu konuda bir açıklama yaptı. Torunu Rauf Kürşad'ın Kıbrıs Cumhuriyeti'ne pasaport başvurusunda bulunduğu ortaya çıkınca Denktaş, "Rum'un gasp ettiği haklarımızı kullanarak yararlanmak, doğal bir eylemdir. Bu konuda herhangi bir yasak yoktur" dedi.
Açıklamasında kimseyi pasaport aldığı için "hain" olarak nitelemediğini söyleyen Denktaş, "Böyle bir şey söylediğimi bulan, bana getirsin" diye konuştu.
"İnsanlarımız, hükümetin yasaklamadığı bir eylemi gerçekleştirmekte serbesttir" diyen Denktaş, pasaport başvurusunu da "Rum'un gasp ettiği hakkın kurtarılması eylemi" olarak nitelendirdi.
"Torunumun başvurusu, bir işarettir"
Denktaş, torununun Kıbrıs Cumhuriyeti'ne, kendisine danıştıktan sonra, "annesinden kendisine intikal eden hakla", "birçok gencin faydalandığı Avrupa Birliği (AB) hakkından faydalanmak üzere" müracaat ettiğini söyledi.
"Torunum benden izin istediğinde kendisine, 'Hükümet bir yasaklama getirmedi. Bu müracaatı ihtiyaç altında yapan insanlar var. Herkesin devletine sırtını dönmeksizin istifade ettiği bir hakkı kullanmanda sakınca görmüyorum. Bu Rum'u kabul etmek anlamına gelmez. AB hakkımızı çeke çeke kurtarma, bunu da gasp ettirmeme anlamına gelir' diyerek onay verdim" diyen Denktaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Torunum Rauf'un bilgimiz dahilinde bunu yapması, pasaport almış olanlar için bir işarettir. Kimse hain değildir. Bu bir haktır, bir hakkın elde edilmesidir. Yoksa Rum tarafına yamalanmak, Rum tarafını kabul etmek değildir."
Daha önce ne demişti?
Cumhurbaşkanı Denktaş 1998'de Güney'den pasaport alınmasının "yasaklanması gerektiğini" söylerken 2001'de pasaport alanları "devleti yıkmak isteyenler" diye suçlamıştı.
Denktaş, 20 Nisan 2002'de Kıbrıs Cumhuriyeti yönetiminin pasaportları Kıbrıslıtürklere "casusluk karşılığında" verdiğini iddia etmişti.
14 Aralık 2003 seçimleri öncesinde Kıbrıs pasaportu alanların oy verme hakkı olup olmadığı konusunda bir tartışma da başlatan Denktaş, 2004'te "Rum tarafının pasaportu değildir. Onda bizim de hakkımız var" şeklinde bir açıklama yapmıştı.
İşte Denktaş'ın arşivlerden çıkan "pasaport" açıklamaları:
"Rum pasaportuna yasak"
Cumhurbaşkanı Denktaş, Rum pasaportu ile kimliğini yasaklayan bir yasa tasarısının hazırlandığını ve Bakanlar Kurulu'ndan geçirilerek, Cumhuriyet Meclisi'ne gönderildiğini söyledi.
Denktaş, gazetecilerle yaptığı açıklamada, Rum pasaportu ve kimliği taşıyanlara ceza verilmesini içeren söz konusu tasarıyla, elinde Rum pasaportu ve kimliği bulunduranlara iade etmeleri için 90 günlük süre verileceğini bildirdi.
Bu tip uygulamaların dünyada görüldüğünü ve bunun ilk olmadığını belirten Denktaş, bir soru üzerine, Rum kimliğinin yasaklanması ile Rum kesiminden sigorta parası alanların bir sorun yaşamayacağını kaydetti. (13 Nisan 1998)
"Devleti yıkmak isteyenler"
Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş bazı Kıbrıslıtürklerin Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportuna başvurduğunu işaret etti. Olaya tepki gösteren Denktaş , bunun "çok yanlış ve zararlı" olacağını söyledi.
Denktaş, Rum pasaportu alanların sayısının az olmasına rağmen Rumların moral bozmak için 2 bin kişinin pasaport aldığını iddia ettiğini söyleyerek, "İsimleri yayınlasınlar inanalım, ancak bu yanlışı yapan varsa bilsinler ki devlet buna karşı tedbir alır veya alacaktır, o zaman kendileri çok zararlı çıkacaktır. Bunun bilincinde olmaları gerekir" dedi.
Denktaş, "devleti yıkmak isteyenlere kapıyı açık bırakmayacaklarını, bu şekilde hareket edenlerin sadece kendilerini düşündüğünü" savundu.
Cumhurbaşkanı, bu insanların belki de çok sıkıntı içinde olduklarını ve böyle yaparlarsa kurtulacaklarını zannettiklerini, ancak bunun böyle olmayacağını ifade etti. Cumhurbaşkanı Denktaş, bu konudaki tedbirleri yakında alacaklarını ifade ederek, "Ben tekrar ikaz ediyorum. Yapmayınız, yanlıştır, hatadır" diye konuştu. (9 Mayıs 2001)
"Casusluk karşılığında"
Cumhurbaşkanı Denktaş, "Kıbrıs pasaportu denen pasaportun aslında Rum pasaportu olduğunu ve halkımızı içten vurmak için bir silah olarak kullanıldığını" iddia etti.
Denktaş "Pasaport nedir? Pasaport 'ben varım' diyen, 'devletim vardır' diyen bir belgedir.Devleti varolan insan kendisini yok etmeye çalışan başka bir devletin pasaportunu almaz.Bu bizim de pasaportumuzdur, çünkü biz de Kıbrıslıyız, biz de 60 Cumhuriyeti'nin insanıyız şeklindeki iddialarda bulunanlara soruyorum: 60 Cumhuriyeti eğer seninseydi, sen neredesin kaç yıldır? Seni attı o Cumhuriyetten, o pasaportu sana siyasi bir bilgi, casusluk karşılığında verdi yıllarca, 74'e kadar. Şimdi de bütün dünyayı kandırmak için 'veririm' diyor. 'Benim vatandaşlarımdır, beni severler' demek için veriyor, seni sevdiğinden değil... Dünyaya, 'Kıbrıstürkleri, benim vatandaşımdır' demek için veriyor.Yani içten seni silahla vurmak için veriyor..." diye konuştu.
Türkiye Cumhuriyeti pasaportuna vize istendiğinin hatırlatılması üzerine de Denktaş şöyle konuştu: "O kadarcık zorluğa da dayan be kardeşim artık ve bu ayıbı sürme kendi kendine ve devletine bu yarayı açma.Ayıp şeydir bunlar" (20 Nisan 2002)
"Rum pasaportu alanların seçme hakkı olmalı mı?"
Denktaş, Rumların Kuzey'deki seçimlerle ilgili bazı açıklamalarına da işaret ederek, "Bu tarafta Rum pasaportu cebinde, ne kadar oy kullanma hakkın var bunu tartışmamız, araştırmamız lazım" dedi. (3 Temmuz 2003)
"Rum pasaportunu kabul etmiyoruz"
Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, her ülkenin bir pasaport rejimi olduğunu belirterek "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin, adı 1963'ten beri 'Kıbrıs Cumhuriyeti' olmayan Rum idaresinin pasaportlarını kabul etmediğini" söyledi.
Cumhurbaşkanı Denktaş, "Vatandaşlarımız (Rum) pasaportu alabiliyor. 'Eskiden hakkım vardı, isterim, ileride kullanırım' diye, ama bu pasaportla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne girip çıkması mümkün değildir" diye konuştu.
Denktaş, pasaport meselesini, "halkın haklarını korur" elbisesi içerisinde kendi devletine ve Türk Hükümeti'ne karşı koz olarak kullanma eğiliminin büyük ölçüde devam ettiğine de işaret ederek, bunun büyük ayıp olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı, "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden KKTC pasaportu ile çıkan ve Türkiye'ye bu pasaportla giren bir arkadaş, Türkiye'den çıkışta cebinden birden bire diğer pasaportu çıkartıp, 'ben bununla çıkacağım' diyemez. Girdiği pasaportla çıkar. Dolayısıyla herkes, gideceği ülkenin pasaport rejimini evvela öğrenir, ona göre yola çıkar. Bunu öğrenmeden yola çıktığında başına bir zorluk gelirse, devletine ve yasaları uygulayan hükümete hakarete başlamaz ve halkı kışkırtmaya başlamaz" şeklinde konuştu.
Durum böyle iken Rum pasaportu alanlara anlam veremediğini belirten ve "O halde Rum pasaportu niye alıyorlar?" sorusunu sorarak, bu soruyu "ileride kullanmak üzere bazılarının ona göre hesapları varmış" şeklinde yanıtlayan Denktaş, şöyle devam etti:
"Eskiden gerçekten varolan 'cumhuriyetin' vatandaşı olarak hakları ise (Rum pasaportunu) alıyorlar. Bizde de buna aykırı bir yasa olmadığı için ses çıkarmıyoruz. KKTC vatandaşı bir Türk,.70 milyonun seyahat edebileceği kolaylık içerisinde Türkiye Cumhuriyeti pasaportu ile her yere gidebiliyor. Bu, büyük bir nimet, büyük bir kolaylık. Bunu bir tarafa iterek, 'hayır ben, zamanında varolan, zamanında vatandaşı olduğum, ama şimdi vatandaşı olmadığım bir kuruluşun pasaportunu muhakkak kullanacağım, bu benim hakkımdır, bunu kabul etmeyenler bana kötülük yapıyor' iddiasıyla yola çıkmak çok yanlıştır. Bunu telkin etmek ise maksatlıdır." (13 Ağustos 2003)
"Kazanılmış bir haktır"
23 Nisan kararından sonra rekor sayıda Kıbrıslı Türkün pasaport başvurusunu değerlendiren Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, "Bu kişiler Rum pasaportu değil, 1963'e kadar kurucu ortağı oldukları Kıbrıs Cumhuriyeti'nin pasaportunu alıyorlar" dedi.
O dönemde bir Rum gazetesine demeç veren Denktaş, Kıbrıslı Türklerin pasaport almak için KKTC vatandaşlığını reddetmediğine işaret etti, Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportunun 1963'e kadar Türkler için de kazanılmış bir hak olduğunu söyledi. (21 Mayıs 2003)
"Midesi kaldıran gitti aldı"
Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Kıbrıs'ta doğup büyüyen Kıbrıslı Türklerin 1960 anlaşmalarından kaynaklanan hakları nedeniyle Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportu almakta olduğunu, bunu fazla büyütmemek gerektiğini söyledi. "Midesi kaldıran gitti aldı " diyen Cumhurbaşkanı Denktaş, ihtiyacı olanın gidip bu pasaportları aldığını, bunu fazla büyütmemek gerektiğini söyledi. (16 Ağustos 2004)
"Bizim hakkımızdır, herkes rahat etsin"
Denktaş pasaport tartışmaları ile ilgili olarak, "Rum tarafının pasaportu değildir o. Bir varmış bir yokmuş, bir Kıbrıs Cumhuriyeti'nin pasaportu olarak seyrediyorlar ki onda bizim de hakkımız var. Dolayısıyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşı olan, Türk Cumhuriyeti vatandaşı olmak hakkını da ve şerefini de elde etmiş olan Kıbrıs Türkü, kendi şahsi çıkarları, ihtiyacı için Rum'un değil de kendisinin de hakkı olan bir pasaportu alıyorsa, bu Rum'un yaymaya çalıştığı gibi, 'Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti dağılıyor, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti insanı benim insanımdır' söyleyişini desteklemez. Bunu bilelim.. Ve herkes rahat etsin" diye konuştu. (17 Ağustos 2004) (BB)