Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir İl Binasına 17 Haziran 2021'de saldırı düzenleyen ve partili Deniz Poyraz'ı öldüren Onur Gencer hakkında açılan dava bir yılın sonunda dün (27 Aralık) karara bağlandı.
Deniz Poyraz'ın avukatlarının katılmadığı, yargılama mahkeme, Gencer'e indirimsiz olarak 'tasarlayarak kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Ayrıca, 'mala zarar verme suçundan 4 yıl, 'konut dokunulmazlığını ihlali' suçundan 2 yıl ve 'ateşli silahlar kanununa muhalefet' suçundan da 3 yıl hapis cezasına hükmetti.
Gencer, toplamda ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 9 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
TBB Başkanı Erinç Sağkan, davaya ilişkin bianet'e konuştu.
Sağkan, "Hepimiz hukukçuyuz davanın nasıl sonuçlanacağını biliyorduk" dedi.
TIKLAYIN-Deniz Poyraz Davası | Gencer'e ağırlaştırılmış müebbet ve 9 yıl hapis
TIKLAYIN-"Bu cinayetin fikri faili AKP ve siyasi ortağıdır"
"İlk defa böyle bir uygulama görüyoruz"
Dava avukatlarının duruşmaya katılmama karar ve yargılamanın avukatsız yapılmasını değerlendiren Sağkan, şunları söyledi:
"Bir önceki celsede, yetki belgesi olan avukatların duruşmaya alınmamasına yönelik bir ara kara vardı ve biz cuma (23 Aralık) günü bu kararla ilgili görüşme yaptık. Çünkü yetki belgesi uygulamasının avukatlık kanununa geçirildiği günden beri yıllardır ilk defa böyle bir uygulama görüyoruz.
"Bunun mevzuata aykırı olduğunu ve adil bir yargılama için, aynı zamanda yargının bağımsız ve tarafsızlığı açısından oldukça önemli olduğunu belirttik. Bu davanın böyle tartışma üzerinden ilerlemesinin doğru olmadığını anlattık fakat geldiğimiz noktada karar değişmedi.
"Ayrıca avukatların X-ray cihazından sinyal vermeden geçmesi istendi, bunu biz avukatların kabul etmesi mümkün değil duruşma salonları bizim görev alanlarımız, savunma yargının asli unsurudur.
"İçeri girerken ayakkabılarımızın, kemerlerimizin çıkarılarak aranmasına kadar bir uygulamayı kabul edemezdik. Bu tamamen hukuka aykırı bir uygulama, bütün bunların sonucunda avukatlar davaya katılmadı ve avukatsız bir yargılama yapıldı."
TIKLAYIN-"Karanlık ilişkiler ortaya çıkarılmadığı sürece adil bir karar çıkmayacak"
"Dosya usul hataları nedeniyle geri dönecek"
"Avukatsız yapılan bir yargılamanın adil bir yargılama olmadığını" vurgulayan Sağkan, şöyle devam etti: "Katılan vekillerinin soruşturmanın genişletilmesi yönünde bazı talepleri vardı, en azından bu talepleri son celse tekrar dile getirmeleri, mahkemenin de talepleri gözden geçirip buna ilişkin değerlendirme yapması çok kıymetliydi fakat bu heyet böyle bir şansı kaçırdı.
"Çünkü bu yargılama bu usul hataları yönünden muhakkak ki istinaftan veya Yargıtay’tan dönecek, buralardan dönmese dahi Anayasa Mahkemesi’nden ya da en son Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nden (AİHM) mutlaka dönecek.
"Sözünü ettiğimiz usul hataları esası etkileyen yönde olduğu için mutlaka hak ihlali olarak dönecek. Yargılama yeniden başa dönecek. Bugün burada yaşananları bir akıl tutulmaması olarak görüyorum aslında, bu hiç normal bir durum değil. Son derece sağlıklı yürütülecek bir yargılama, çok yanlış kararlarla bu hale getirildi.
"Avukatların bulunmadığı bir yargılamadan çıkan karar, doğru bir karar da olsa buna yargılama denilemez. Bu nedenle bugün yapılan yargılama adil bir yargılama olmaktan net olarak çıktı."
TIKLAYIN-Deniz Poyraz Davası'nda karara doğru | Cinayeti aydınlatmadan dosyayı kapatacaklar
"Kocaman mahkeme salonu tek avukat yok"
Sağkan, son dönemler oldukça sık karşılaşılan Ceza İnfaz Kurumlarında (CİK) yargılama yapılmasına değindi ve şöyle konuştu: "Fiziki şartların bir yargılama yapılmasına net olarak izin vermediği ortaya konması halinde duruşmaların adliyelerden başka yerlerde yapılması değerlendirilir.
"Fakat bu uygulama özellikle 15 Temmuz Darbe girişiminden sonra siyasi olarak nitelendirebileceğimiz davaların tamamında bu bir yöntem olarak tercih edildi.
"Ceza İnfaz Kurumu, görüntü olarak bile baktığınızda adil bir yargılamayı yansıtmayan, tamamen kamu gücünü ortaya koyan bir görüntü veriyor. Bu görüntüyü gören bir yurttaşın bu mahkemelerden çıkacak olan karara güvenmesini beklemek de çok hayalcilik olur.
"Bizim mesleğimizde simgeler çok önemli yargının bağımsız ve tarafsızlığı kadar, bağımsız ve tarafsız görünmesi de çok önemlidir. Bu görüntü de yargılamanın tarafsız ve bağımsızlığına ilişkin yurttaşlarımızda ciddi bir kaygı uyandırıyor.
"Şu an içeride kocaman bir salonda yargılama yapılıyor fakat içeride bir tek avukat yok. Böyle bakınca öne sürülen fiziki yetersizlik gerekçesinin de gerçekliği olmadığını görmüş olduk."
TIKLAYIN-Avukat Aslan: Onur Gencer devletin içindeki kötünün ta kendisi
(RT)