Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Ankara'da Dünya Ticaret Merkezi'nde düzenlenen HDP Gençlik Meclisleri 1. Olağan Kongresi'nde konuşma yaptı.
Diğer sistem partilerine göre HDP'nin önemli bir farkı olduğunu ve bu farkın gençliğin HDP'nin yüreği ve beyni olmasından öte geldiğini ifade eden Demirtaş, "Gençlik geleceğimizdir" şeklindeki sözü HDP olarak reddettiklerini söyleyerek, "Gençlik gelecek için bir yatırım değildir. Gençlik bu gündür. İşte bugünlerimizi inşa etmek için gençlik meclislerimizi kuruyoruz” dedi.
Fırat Haber Ajansı’nda (ANF) yer alan habere göre, Demirtaş’ın konuşmasından satırbaşları özetle şöyle:
Gazi katliamı
“1995 yılında İstanbul'un Gazi Mahallesi'nde devlet güçleri tarafından yapılan katliamın yıl dönümü.
“Ne yazık ki bu katliam ne ilk ne de son katliam. Egemenlerin siyasi anlayışları, parti ismi, lider ismi değişse de bütün ülke tarihi boyunca değişmedi.
“Cumhuriyetin kuruluş yıllarından bu yana 25, 38 katliamları, Ağrı, Zilan, Koçgiri, Maraş, Çorum ve bugün Cizre, Silopi'de yaşanan katliamlar. Bunların hepsi aynı hat ve aynı amaç doğrultusunda gerçekleştirildi.
“Şunu hiç kimse unutmasın; katliamlar, sadece anmak ve kaybettiklerimize minnet etmek, şükran duymakla geçiştirilecek kadar önemsiz değildir. Neden katliam yaptıkları ve hangi sonuçları doğurmak istediklerini iyi tahlil etmek lazım.
“Katlettikleri insanları yok etmek değildir temel amaçları. Ortaya çıkan ilk sonuç budur ancak asıl olarak geride kalanlara yöneliktir. Sadece ortadan kaldırmayı hedefledikleri muhalif kişi ve gruplara yönelik değildir. Toplumun geri kalanını teslim almak isterler.
“Şok doktrini”
“Devlet toplumun güvenlik korkusu içinde yaşamasını istiyor. Bu şok doktrinidir. Topluma kaldıramayacağı kadar seri ve şiddet eylemi dayatırlar.
“Kontrgerillanın etkili olduğu NATO ülkelerinde bu çok uygulandı. Bir anda şoka götürüp sandığa götürdüler. 'Bize oy vermezseniz katliamlar artar' mesajı verdiler. Şu anda kendini herkesin sahibi gören, ülkeyi yöneten bu anlayış demokratik, adil bir yarış sonucu iktidara gelmiş değildir.
“Zorla, devlet terörü ile yalan ve hileyle elde edilmiş bir seçim sonucunda ülke bu hale geldi. Yüzde 49 oy, halkın samimi desteği ile verildiyse niye bu kadar panikliyorsunuz?
“Bizim yüzde 11-13 oyumuz var, hiç korkmuyoruz. Bize özgüven ve moral veriyor. Sizin yüzde 50 oyunuz var ama Ayşe öğretmenden, bir futbolcudan, akademisyenlerden korkuyorsunuz.
“AKP darbesi”
“AKP elde ettikleri iktidar geçici olmasın diye bütün ahlaksızlara devam ediyor. Devletin gücünü parti çıkarı için kullanarak kalıcı bir devlet sistemi yaratmak istiyorlar. Her alanı, yargı, emniyet, meslek örgütleri, üniversiteler… Her alanı ele geçiriyorlar.
“Bunun adı bütün dünyada darbedir. Darbe ile toplumu ve yönetim mekanizmalarını ele geçiriyorlar ve kendilerini sürdürüyorlar.
“AKP'nin Türkiye'nin geleceğinde, özgürlük ve demokrasi içinde yeri yoktur. Böyle bir parti Türkiye'nin geleceğini inşa edemez.
HDP’nin hedef kitlesi
“Savaş olağanüstü bir durumdur. Olağan olan savaşı bitirmek, barış içinde yaşamaktır. HDP Gençlik meclislerinin bunu unutmaması lazım. Demokratik siyasette ısrarcı olmalı. Bu alan boşalırsa inanın toplumu daha fazla katletmenin önü açılacaktır.
“HDP Gençlik Meclisleri demokratik siyasette ısrar ederek örgütlenme çalışmaları yürütmelidir. Sizler geri adım atıp 'HDP ile olmuyor, demokratik siyaset ile olmuyor' derseniz tam da arzu ettikleri şeyi onlara teslim etmiş oluruz.
“Ülkede, bölgede neler yaşandığını bilen gençlik sizlerin hedefi olmamalı. HDP'nin hedef kitlesi geniş ve büyük yığınlardır. Milyonlarca genç politikadan uzaktır. Kendilerine hiçbir alan açılmadığı için sistem partilerinin çarkında acımasızca öğütülüp duruyorlar.
Çözüm süreci
"Erdoğan, ortada çözülmesi gereken bir durum olduğunu kabul ediyor. Bunu önce buzdolabına sonda buzluğa koyduğuna göre bunu çözmeyeceğiz itirafında bulunuyor.
“Bugün buzdolabında bu kadar katliam yapılıyorsa buzlukta daha fazla katliam yapılacaktır. Ben böyle okuyorum.
“Bu ülkede çözüm ihtiyacı halkın en temel ihtiyacıdır. Sarayın olmayabilir, hükümet buna ihtiyaç duymayabilir ama Türkiye'de herkes savaşın ağır faturasını ödüyor.
“Cumhurbaşkanı dolaba koydu, buzluğa koydu diye de bitecek bir iş değildir. Her zaman çözüm süreci bizim gündemimizdedir.
Yeni operasyonlar
“Yeni operasyonlar, yeni katliamlar demek. Çok sayıda insan ölecektir demek. Başka türlü bir çözüm üretemiyorlar. Bunun da adına çözüm diyorlar.
“Geride Moğollar gibi bir yıkıntı bırakarak buna bir başarı diyorlar. Bunların hepsi rüzgar ekmektir. Şiddet şiddeti büyütüyor.
“Hükümetten artık tek bir kişi bile barış demeye cesaret edemiyor. Konuşarak çözelim diyen tek bir kişi yok. Hepsi saraya teslim olmuş.
“Dünyada hiçbir hükümet haksız bir savaşı topluma dayatarak kazanamaz. Kendi şehirlerini tankla, topla yıkan hiçbir iktidar bunu üzerinden bir zafer elde edememiştir.
Dokunulmazlıklar
"Dokunulmazlıklarla ilgili MYK'de tutum belirlenecek. Anayasa'nın ilgili maddesi değişsin diyoruz ve bu konuda da ısrarcıyız. Vekillerin dokunulmazlığı sınırlandıralım. Bunu sınırlayalım.
“Yolsuzluk hırsızlık tecavüz ihaleye fesat kavuşturma suçlarına dokunulmazlık olabilir mi. Kaldıralım. Herkes mahkemeye hesabını verir. Bunu yapmayıp konuşmalarımızdan dolayı bizi linç ettirmek bütün olup bitenlerin sorumluluğun HDP'li bir kaç vekile çıkartmayı asla kabul etmiyoruz.” (EKN)
* Fotoğraf: Murat Kula / AA