Cumartesi Anneleri/İnsanları, Galatasaray meydanındaki 647. haftalarında, 25 yıl önce gözaltında kaybedilen Mehmet Ertak için adalet istedi; akıbetinin açıklanması, sorumluların yargılanması talep edildi.
Mehmet Ertak’ın oğlu Sertaç Ertak açıklama öncesi yaptığı konuşmada, 25 yıldır mücadele ettiklerini, bu süre boyunca birçok hak ihlaliyle karşılaştıklarını söyledi:
“Benim babam maden işçisiydi. Belki bir muhalifti. Suçu olsa dahi onu sizler öldüremezsiniz. Bir suçu varsa yargılarsınız, cezasını verirsiniz. Annelerimizin, bizlerin istediği bir mezardı bunu da bize çok gördüler.”
“Gözaltına alındığına, işkence gördüğüne tanıklık ettiler”
647. haftanın basın açıklamasını Cumartesi İnsanlarından Yeter İşler okudu, “Ertak’ı kaybedenlerden davacıyız!” demek için buluştuklarını söyledi:
“Şırnak’a bağlı Rezuk Mezrasında yaşayan, dört çocuğu olan 32 yaşındaki Mehmet Ertak, bölgedeki bir kömür ocağında işçi olarak çalışıyordu. Kardeşi dağa gittiği için tüm aile yoğun baskı ve tehdit altındaydı.
“Daha önce iki kez gözaltına alınarak ağır işkence gördü. 20 Ağustos 1992’de aynı yerde çalıştıkları üç akrabası ile birlikte işten eve dönmek üzere yola çıktı. Bindikleri araç kontrol noktasında resmi giyimli polislerce durduruldu.
“Kimlik kontrolü sonrasında gözaltına alınarak Şırnak Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. Üç kişi gözaltına alındığına, altı kişi de gözaltında işkencede gördüğüne tanıklık etti.
“Babası İsmail Ertak savcılığa başvurdu, tanıklar gördüklerini savcıya anlattı. Olay soru önergeleriyle Meclis’e taşındı. Buna rağmen, ailenin yaptığı tüm başvurular sonuçsuz kaldı. Mehmet Ertak’ın gözaltına alındığı inkar edildi.
“Şırnak Emniyet Müdürlüğü emrinde olarak çalışan JİTEM personeli Murat İpek, 1997 yılında yaptığı itiraflarında; ‘Ertak’ı Şırnak Emniyet Müdürü Necati Altuntaş ve Terörle Mücadele Şubesi Müdürü Mehmet Kaplan’ın emriyle öldürüp gömdük’ dedi. Yaptıkları tüm infazların dönemin OHAL Valisi Ünal Erkan’ın bilgisi dahilinde gerçekleştiğini söyledi.
“İç hukukta sonuç alınmayan Ertak’ın dosyasını Avukat Tahir Elçi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıdı. AİHM Ertak’ın gözaltında ölümünden ve kaybedilmesinden hükümetin sorumlu olduğuna, buna devlet yetkililerinin neden olduğu sonucuna vararak Türkiye’yi oy birliği ile mahkum etti.” (AS)
* Fotoğraf: Gazete Şûjin