Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) Irak'ı işgal ettiği Mart 2003'ten beri 25 gazetecinin can verdiğini belirten CPJ, Küba hükümetinin geçtiğimiz yılki operasyonlarda istenmeyen 29 gazeteciyi hapse koymasını; Zimbabve'de kalan tek bağımsız gazetenin yetkililerce kapatılmasını önemli gelişmeler arasında saydı.
Merkezi New York'ta bulunan CPJ, Türkmenistan, Bangladeş, Çin, Eritre, Haiti, Gazze Şeridi ile Rusya'yı Gazeteciler İçin En Kötü 10 Bölge içerisinde gösterdi.
Cooper: Gazetecilik, baskıyla yok edilemez
CPJ İcra Direktörü Ann Cooper, "Bu bölgelerde görev yapmak gerçek bir cesaret ve bağlılık işidir" dedi.
Cooper, "Gazetecilik, hayat ve ihtiyacımızı etkileyen gelişmeleri anlamamız için temel bir önem taşır. Habere bağlılık şiddet ve baskıyla ortadan kaldırılamaz" diye ekledi.
Irak işgalinin üzerinden bir yıldan fazla bir süre geçtiğini hatırlatan CPJ, bu ülkede öldürülen 25 gazeteciden 12'sinin 2004'te öldürüldüğünü, bunların hepsinin de Iraklı olduğuna dikkat çekti.
ABD 8 gazeteci öldürdü
Örgüt, ABD güçlerinin, gazetecilerin görev yapmalarının önünde ek bir tehdit oluşturduğunu savundu. Buna göre, en az 8 gazeteci, ABD askerinin açtıkları ateş sonucu yaşamını yitirdi.
CPJ açıklamasında, Türkmenistan totaliter rejimin muhaliflere hoşgörüsüz davrandığı; Bangladeş'te cinayet, yolsuzluk ve hukuksuzluğun basını ağır fiziki saldırılarla karşı karşıya bıraktığı; Çin'de yeni hükümetin bağımsızlık çabası veren medyaya baskılara artırdığını, İnternet erişimi ve haberciliğini hedef aldığını; Eritre'de, 2001'de bağımsız yayın kuruluşlarının tamamının kapatıldığında beri 17 gazetecinin gizli yerlerde hapiste tutulduklarını; Haiti'de, bir çete liderinin öldürülmesinden sonra başlayan çatışmalardan sonra basına yönelik şiddet Mart'ta İspanyol bir gazetecinin öldürülmesiyle sürdüğünü; Gazze Şeridi'nde, en az üç gazetecinin Nisan 2003'ten bu yana öldürüldüğünü ve İsrail güçlerinin özellikle Filistinli basın mensuplarını hedef aldığını ve tüm basının çalışma şartlarını zorlaştırdıklarını aktardı. CPJ, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in "müdahaleci demokrasisi" yoluyla bağımsız medyayı bürokratik oyunlarla sınırlandırdığını da duyurdu. (EÖ/BB)